This commit is contained in:
2023-11-12 00:15:41 +03:00
commit 50e2b26da8
65347 changed files with 2588709 additions and 0 deletions

View File

@@ -0,0 +1,40 @@
{
"name": "Maceracı",
"rarity": [
"1",
"2",
"3"
],
"2pc": "Maks. Can 1000 artar.",
"4pc": "Bir sandık açmak Maks. Canın %30'unu 5 saniyede yeniler.",
"flower": {
"name": "Maceracının Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Antik bir şehrin çetin ortamından kurtulmuş dayanıklı bir çiçek. Şimdi bir madalyon gibi gururla takılıyor.",
"story": "Hırslı maceracı kasvetli bir harabenin derinliklerinde buldu bu dayanıklı çiçeği.\nBu ölü topraklarda isyan edermişçesine filizlenen yaşamı görünce, öyle duygulandı ki az kalsın harabelerin derinliklerinde gömülü hazineleri unutacaktı.\nBir süre düşündükten sonra, çiçeği koparıp bir broş gibi giysisine iliştirdi ve karanlığın içine doğru yol aldı."
},
"plume": {
"name": "Maceracının Kuyruk Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bu kıtada nadir olarak görülen egzotik bir kuşun tüyü.",
"story": "Bir zamanlar hiç görülmemiş canavarların peşine düşen ve ormanları dolaşan bir maceracı vardı.\nAğaçları pervasızca yarıp ilerlerken, maceracının ayağı bir ağaç köküne takıldı.\nKendine geldiğinde, karşısında gördüğü kız öyle güzeldi ki onunla beraber olmak için bu macera dolu hayattan vazgeçebilirdi.\nKızın saçları tüylerle bezenmişti, sanki bir rüyadaydı."
},
"sands": {
"name": "Maceracının Cep Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "İster hiçliğin dibi olsun, isterse kayıp bir şehrin harabeleri, insan güneş ışınlarının ulaşamadığı yerlerde zamanın nasıl geçtiğini anlamıyor.",
"story": "Eskiden bir maceracıya ait olan cep saati. Maceracılar Loncasının felsefesine uygun bir şekilde basit ve kullanışlı olması için usta bir saatçi tarafından tasarlandı.\nMaceracı günlerinin çoğunu karanlıkta geçirirdi. Saatin çıkardığı ritmik ses zamanın geçtiğine dair tek kanıtıydı.\nÇok sevdiği o macera dolu yaşamdan vazgeçip normal bir hayata alıştıktan çok zaman sonra bile,\nbu unutulmuş cep saati, dolabın içinde sessizce bir sonraki macerayı bekledi."
},
"goblet": {
"name": "Maceracının Altın Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bir maceracının keşiflerinden birinde elde ettiği bir ganimet. Biraz hasar almış olsa da çok değerli bir hazine.",
"story": "Maceracının su içtiği eskimiş, altın bir kadeh. Antik bir harabede bulunduğu söylenir.\nKadehin dışına antik semboller kazınmış, üzerine soluk bir mücevher kakılmıştı.\nMaceracı, daha sonraları göçebe yaşam tarzından vazgeçti.\nBu eski altın kadehin karşılığında da eline parlak yeni Moralar geçti."
},
"circlet": {
"name": "Maceracının Bandanası",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Alna sarılan kumaş bir bandana. Tozla kaplı ve terle sırılsıklam olan bu bandana yine de bir maceracının gururunu yansıtıyor.",
"story": "Bu yeşil saç bandının aslında özel bir tarafı yok. Kumaşının bir hayli sağlam ve emici olması haricinde tabii.\nSaç bandının sahibi de en az saç bandı kadar normal ve sıradan bir insandı.\nOysa yukarıdaki yıldızlarda ve aşağıdaki hiçlikte saymakla bitmeyecek sırlar gizli.\nÖlümlüler tarafından keşfedilmeyi bekliyor hepsi."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Arkaik Taşlar",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Toprak Hasarı Bonusu.",
"4pc": "Kristalleştirme Tepkimesi ile bir Element Parçası elde edildiğinde, 10 saniyeliğine tüm grup üyeleri o element için %35 Hasar Bonusu kazanır. Bu yöntemle aynı anda yalnızca bir tür Element Hasarı Bonusu kazanılabilir.",
"flower": {
"name": "Çatlak Uçurum Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Uçurum kenarındaki boşluklarda yer alan minerallerden doğan bir çiçek. Rüzgarda dans eden taç yapraklarıyla canlı gibi görünüyor.",
"story": "Bir uçurumun aşılmaz yarığında açan bir çiçek.\nToprak özüyle şekillenen muhteşem bir yaşam.\n\nHalk efsanelerinin birinde şöyle denir:\nGünlerden bir gün, birisi Toprağın Efendisi'ne çorak toprakta yaşam olmadığını söyledi.\nBunun üzerine, Toprağın Efendisi de iri kayalar arasında bile en saf altından yapılmış çiçeklerin çıkmasını emretti.\n\nBelki de Toprak Hükümdarı, gerçekten bir zamanlar böyle bir mucize yaratmıştır.\nBelki de bu, kadim dünya hakkındaki pek çok hikayeden biridir.\nYa da yaşamdan yoksun dağlardan doğan ve\nBulut Denizi'nin kızgın dalgalarına göğüs geren\nmüreffeh liman da bu mükemmel çiçeklerden biri olabilir."
},
"plume": {
"name": "Sarp Zirve Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Büyük bir balık kartalından sert bir tüy. Bazalt ucu bazen küçük bir esintiyle parlar.",
"story": "Dağları düzleştiren dev kanatların arkada bıraktığı bir tüy.\nUzun zaman önce koyu siyaha dönse de, bu tüy hâlâ sivri bir bıçak kadar keskin.\n\nKadim zamanlarda, dünyada kargaşa hüküm sürerken, Rex Lapis'in dağları koparıp kocaman yırtıcı kuşlara dönüştürdüğü söylenir.\nKayadan ve yeşimden oyulmuş bu kuşlar, şekil alır almaz uçmaya başladı.\nGökyüzüne doğru yükselerek bulutları delip geçti ve çok sayıda taşlık dağı dümdüz etti.\n\nBu kayadan yapılmış uçurtmanın kanatlarını çırpıp okyanusa daldığı ve\nsivri bir mızrak gibi gökyüzünden inerek\ndenizin ve içindeki canavarların kalbine düştüğü söylenir...\n\nAyrıca okyanustan çıkan taştan sütunların, bugüne değin kuşları çekmeye devam ettiği biliniyor."
},
"sands": {
"name": "Dayanıklı Yeşim Güneş Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Tek parça yeşim taşından oyulma bir güneş saati. Zamanın akışını sessizce gösteren bir desenle kaplanmış.",
"story": "Yeşimden yapılmış, krallara layık bir güneş saati.\nZamanı ve gelgitleri sessizce takip eder.\n\nÇok eski zamanlardan beri ayakta kalan kayalar bile, nihayet zamanla parçalara ayrılacak ve toz ile çakıla dönüşecek.\n\nEfsaneye göre Toprağın Efendisi, toprağın parlayan yıldızlarını kullanarak zamanı gösteren cihazlar oluşturdu. Bunların amacı, kadim insanlara her anın değerini öğretmekti.\nZaman geçtikçe bu güneş saati, o zaman eğitimine devam eden genç bir alim olan Kunwu'nun elinde değer kazandı.\n\n\"Ben gençken, klasikleri okuyup en yüksek bilgeliğe ulaşmak için Sumeru'ya gitmeyi hayal ederdim.\"\n\"Ancak bu güneş saati elime geçtiğinden beri, günler boyunca uğraşıp incelememe rağmen onda tek bir kusur bulamadım.\"\n\"Ben de taktik değiştirerek yeni bilgiler edinmek ve bu kutsal aletin yaratıcısına meydan okumak için usta bir zanaatkar aradım.\""
},
"goblet": {
"name": "Yalçın Kayalık Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bir zamanlar ağzına kadar dolu olan göz kamaştırıcı ve saygın bir şarap kadehi.",
"story": "Taşınmaz bir kayadan oyulmuş şarap kadehi.\nHükümdarların tanrısal içeceğiyle dolu olduğu söylenir.\n\nDayanıklılığını koruması için bazalt, parıltısı için ise kristal vardır içinde.\nÖlümlüler arasında tanınmadan gezmek için enfes lezzetler şarttır.\n\nHalk efsanelerinde Rex Lapis'in\nşarap içebilmek için bir kaya yaratıp,\nyeşimi ve güzelim bir taşı oyarak kendisi için şarap kadehi yaptığı söylenir.\n\nHatta bazıları, bu kadehlerden yedi adet olduğunu söyler."
},
"circlet": {
"name": "Münzevi Bazalt Maskesi",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bazalt ile zarifçe oyulmuş heybetli bir maske. Gözleri boş ve soğuk bir şekilde hiçliğe bakıyor.",
"story": "Tanrıların birbiriyle çarpıştığı yıllarda, Rex Lapis'in sonsuz katliam yaptığından bahsedilir.\nTanrılar arasındaki amansız mücadeleleri gören kimse, onu kibarlıkla bağdaştıramazdı.\n\nDoğruyu yanlıştan ayırt ederdi ve asla hedefini kaçırmazdı. O çalkantılı günlerde, kendisine düşman kesilen eski dostlarına bile merhamet etmezdi.\nRex Lapis'in duygusuz suratı, o hikayelere konu olan çağ boyunca bir kere bile değişmedi.\n\nAncak durum normale döndüğünde, o değişmeyen yüzünün değiştiği söylenir.\nÇünkü sözleşmenin şartları, o suratı takınmasını gerektirmişti."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Vahşi Savaşçı",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "+%12 Kritik Oranı.",
"4pc": "Can %70'in altındayken Kritik Oranını ek %24 artırır.",
"flower": {
"name": "Vahşi Savaşçı Gülü",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Zarif ve kırmızı bir çiçek. Vahşi Savaşçının niteliklerini temsil eder.",
"story": "Vahşi savaşçı cinnet geçirmeden önce bazen tek başına gül bahçesine uğrar, kafasını dinlerdi.\nNe bir ailesi olmuştu hayatında, ne sevgilisi ne de bir dostu.\nSavaş meydanında değilken buraya gelir, bahçedeki narin çiçeklerle pür dikkat ilgilenirdi.\nDikenlerle çevrili kan kırmızısı çiçekler, tutunabileceği tek daldı belki de."
},
"plume": {
"name": "Vahşi Savaşçı Çivit Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Efsanevi bir kuzgunun bir kısmı kızıla boyanmış gece mavisi tüyü.",
"story": "Zamanında aklı yerinde olan vahşi savaşçının memleketi, tanrılar ile ölümlüler arasında patlak veren savaşa kurban gitmişti.\nGül bahçesi alevlere boğulmuş, alametin kuşları yöre insanının etiyle karnını doyurmuştu.\nAlevlerin arasından yeniden doğan savaşçının aklında artık intikam dışında bir şey yoktu. Kana susamıştı, öfkeden çılgına dönmüştü.\nSavaş meydanının dört bir yanına dağılmış siyah tüyler, onun intikamı ve öfkesiyle kırmızıya bürünmüştü."
},
"sands": {
"name": "Vahşi Savaşçı Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Sonsuz bir döngü içinde Vahşi Savaşçıya savaşta ve bu dünyada geçirdiği zamanı hatırlatan bir kum saati.",
"story": "Bir gün her şeyin sonu gelecektir. Asla yenilmeyecekmiş gibi duran vahşi savaşçının bile.\nEllerine bulaşmış kan nihayet kuruduğunda, vahşi savaşçı da sendelemeye başladı.\nSon rakibiyle savaş meydanında karşılaştığı andan itibaren, hayatı son bulmaya mahkumdu.\nMeydanda kan bir nehir gibi döküldü, batan güneşin ışığında kum saati ala büründü."
},
"goblet": {
"name": "Vahşi Savaşçı Kemik Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bilinmeyen bir canavarın kemiklerinden yapılmış bir kadeh. Zorlu mücadeleden sonra bir ganimet olarak alınmış.",
"story": "Kana susamış vahşi savaşçı geçtiği her yeri yakıp yıktı. Hem insanlarla hem canavarlarla savaştı, tanrılara bile meydan okudu.\nKurak ve ölü topraklarda devasa bir canavarla karşılaştı.\nDemirden maskesi öfkesini gizleyemedi ve böylece sonu gelmeyen bir savaş başladı.\nSaatler, günler, yıllar geçti. Nihayet canavar mağlup olmuştu.\nVahşi savaşçı canavarın kırılmış boynuzundan iliğini emdi. Bu, galip gelenin zafer içkisiydi."
},
"circlet": {
"name": "Vahşi Savaşçı Savaş Maskesi",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Çetin savaşlardan dolayı sol tarafı çatlamış korkunç bir demir maske.",
"story": "Memleketini yakıp kavuran alevlerin arasında kendini kaybeden vahşi savaşçının yüzü, artık tanınmayacak bir haldeydi.\nDemirden maskesi derisiyle birleşmiş, yüzündeki zalim ifade kalıcı hale gelmişti.\nBir gün vahşi bir dövüşün ortasında rakibi, savaşçının korkunç maskesini ortadan ikiye böldü.\nMaskede oluşan çatlak, demire yapışmış derisini de yırtıp parçaladı.\nFakat ne hissettiği acı ne de akan kanı, vahşi savaşçının kararlı adımlarını durduramazdı.\nKatılaşmış siyah pıhtılarla dolu yüzü, yeniden taze kanla kaplanana dek kükremeye devam etti."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Kış Gezgini",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Buz Hasarı Bonusu.",
"4pc": "Bir karakter, Buzdan etkilenen bir düşmana saldırdığında, karakterin Kritik Oranı %20 artar. Düşman Dondurulmuş durumdaysa Kritik Oranı %20 daha artar.",
"flower": {
"name": "Kardelenin Hatırası",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Bir zamanlar buzullarda yetişen, buzlarla kaplı ve soyu tükenmiş bir çiçek. En gururlu ve kibirli savaşçılar bile onun önünde boyun eğerlerdi.",
"story": "Ebedi ayazda açmış ve nazik bir çift el tarafından koparılmış bir çiçek.\nBu çiçeği gördükten sonra, yağan karların bile aslında ne kadar sıcak olduğunu fark edebilirsin.\n\n\"Bu dördüncü freski senin için hazırladım. Suretin sonsuza dek bu duvarda kalacak.\"\n\"Bu fresk için ve herkesin iyiliği için seni bekleyeceğim. Dönebilmen için dua edeceğim...\"\n\nKız, boş duvarın önünde gülümseyerek durdu ve kahramanın göğsüne ufak bir çiçek iliştirdi.\nZarif ve telaşsız biriydi. Ölüm, karşısında dikilse bile hiçbir tepki vermezdi.\n\nBuzkıran'ın cesareti unutuldu ve Kuzey'in fırtınalarında gömülü kaldı.\nO zamandan beri karlar erise de bu çiçek hiç solmadı."
},
"plume": {
"name": "Buzkıranın Azmi",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Soğuk aurası olan bir tüy. Karla kaplı ovalarda ve buzul tepelerde esen rüzgarı adeta iliklerine kadar hissedebiliyorsun.",
"story": "Buz gibi soğuk bir tüy. Aslında bu kış soğuğunda buralarda yaşayamayacak olan yırtıcı bir kuştan düşmüş.\nTüye dokununca kar fırtınasının içinden yükselen çığlıkları duyabiliyorsun adeta, çaresiz kalmış fakat pes etmemişlerin çığlıklarını.\n\nNe dinlenecek ne de barınacak bir yeri olmayan kuş, fırtınalara göğüs germişti.\nBu tüy ise yoğunlaşan buz ve karın arasında kalmış, inci gibi buz taneleriyle kaplanmıştı.\n\nUçan bir şahinden buz gibi soğuk rüzgarların şiddetle yolduğu bir tüy.\nBir süre havada süzülmüş, daha sonra buzun ağırlığıyla yere çökmüştü.\n\n\"İnanıyorum ki bu hayat dolu kuşlar da seni takip edecek ve yazlık sarayın yemyeşil bahçesine dönecek.\"\n\"Büyük bir soğuk dalgadan kaçanlar ve yuvalarını kaybeden o çocuklar, seninle beraber hayallerindeki yuvaya kavuşacak.\"\n\nOmuzlarında bu denli büyük bir yük taşıyan kahraman, yüzüne kamçı gibi çarpan karın ortasında durdu ve tüyün renginin ne olduğunu çözmeye çalıştı.\nBuzun içine hapsolmuş tüyün rengi her adımda biraz daha solup gidiyordu, tıpkı kahramanın görevi gibi."
},
"sands": {
"name": "Buzlar Diyarının Akıbeti",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Savaşçılarının dönüşünü bekleyen bir ulustan kalan bir saat. İçinde akan kum değil, asla erimeyen buz parçalarıdır.",
"story": "İnce karlarla dolu kadim bir kum saati.\nEn soğuk kış bile zamanın akışını donduramaz.\n\n\"Gökyüzünden inen soğuk hava, zamanın kendisini dondurabilir.\"\nDağlar altında gömülü şehrin dört bir yanında bu efsaneye inanılırdı.\n\nKahraman, rüzgar ve buz duvarının tepesine ulaştığında, gece çökmek üzereydi. Dışarıda kar fırtınası esiyordu.\nBu beyaz rüzgarı, ne güneş ne de ayın ışığı kolayca delebilirdi.\nEn kasvetli fırtına bile zaman ırmağını donduramaz.\n\nO irade karların yedi kat altında gömülü de olsa solmayacak.\nEn yüce kahraman bile bir gün unutulacak."
},
"goblet": {
"name": "Buzul Nakışlı Asalet",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Buzdan oyulmuş, kış kadar soğuk ve yakıcı bir kadeh. Önceki sahibi ondan dondurulamaz içki içerdi.",
"story": "Yabancı, dondurucu kış soğuğunda bir başkası uğruna umudun peşinde düştü yollara.\nİçkisini içtiği bardak bile buzdan oyulmuştu.\n\nBardaktan içtiği acı şarabın her yudumu, sanki bir buz parçası yutmuş gibi batıyordu boğazına.\nŞüphesiz sıradan biri bu histen rahatsız olurdu fakat suskun kahramanımız için bu bir keyifti adeta.\n\nBuz kadar sessiz bir savaşçıydı kendisi, yıldızlardan inen soğuk rüzgarların yolunu bedeniyle kesiyordu.\nOnun tarafından korunmaya dayanamayan ressam kız, sevdiği adama son talimatlarını verdi:\n\n\"Olur da korku ve çaresizlik içinde boğulmuş hissedersen kendini, olur da geri dönemeyecek hale gelirsen...\"\n\"O halde lütfen hayatına devam et. Kıyametimize ilerlerken eşlik etme bize. Sen de karların arasında solup gitme.\"\n\nYolculuğuna hazırlanmak için acı şarabından bir yudum aldı savaşçı. Kızın yaşlı gözlerine daha fazla bakamadı.\nArdından karlarla ve hikmetlerle dolu bir ülkeye doğru bitmek bilmeyen bir yolculuğa koyuldu."
},
"circlet": {
"name": "Kırağının Yankısı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Soğuğu fethetmek isteyen kadim bir kahramanın tacı. Önceki sahibinin kara kışa karşı olan cesaretinin bir kanıtı.",
"story": "Kahraman, gömülü şehrin kurtulma ihtimali olduğu umuduna sıkı sıkı tutunarak çıkmıştı yola.\nKış tacını takmış ve amacına giden yola koyularak uçsuz bucaksız kar fırtınasının arasında gözden kaybolmuştu.\n\nDağlık şehirle yaptığı anlaşmanın ve onların masum gözlerinin yükünü omuzlarında taşıyordu kahraman. Yine de bir kez olsun buz perdesinin ötesindeki bilinmezliği düşünüp korkuyla titremedi.\nBir zamanlar yemyeşil olan dağ yamacı ve göklerden artık inmeyen lütuf... Bunları düşünmek bile kahramana ne olursa olsun devam etme gücü veriyordu.\n\n\"Buzla mühürlenmiş kapıyı geçip koridorlardan derinliklere yürüyünce,\"\n\"Gümüş beyazı bir dalı koparacak ve bu karlı diyara umut getirecek.\"\n\nKız halkını teselli etmek için şarkılar söyleyip kahramanını yad ediyordu.\nOnun geri döneceğine, yanında hayat dolu bahar havasını ve sarsılmaz umudu da getireceğine inanıyordu.\n\nFakat karların arasında yürüyen kahraman zamanında dönemeyecekti.\nKahraman, kar fırtınaları arasında toza dönüşen topraklarda, nefret dolu sözlerle anılacak ve kaçıp gitmekle suçlanacaktı."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Kanlı Şövalyelik",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%25 Fiziksel Hasar.",
"4pc": "Bir düşmanı yendikten sonra, 10 saniyeliğine Yüklü Saldırı Hasarını %50 artırır ve Dayanıklılık maliyetini 0'a düşürür.",
"flower": {
"name": "Kanlı Demir Çiçek",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Kan ile siyaha bürünmüş ve çelik kadar sertleşmiş kuru bir çiçek. Muhtemelen önceki sahibi için bir hatıraydı.",
"story": "Kurtardığı genç bir kızın şövalyeye verdiği sıradan bir beyaz çiçek.\nDöktüğü kanlar yüzünden kuruyup sertleşmiş durumda.\n\nGösterdiği cesaretten dolayı ona teşekkür eden genç kız, ona bir de ödül takdim etti.\nKızın tüm verdiklerini geri çevirse de sonunda saf beyaz çiçeği kabul etti.\n\n\"Bir şövalye için kahramanlığın kendisi zaten bir ödüldür.\"\n\"Bu çiçek benim madalyam olacak. Başka bir şeye ihtiyacım yok.\"\n\nÇiçeği kalbinin üzerine taktı.\nTıpkı zırhı gibi, kalbi de bir kış gecesi kadar zifiri karanlıktı.\nTıpkı kalbi gibi, çiçek de tavlanmış bir kılıç kadar sertleşmişti."
},
"plume": {
"name": "Kanlı Siyah Tüy",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bir şövalyenin pelerinine sabitlenmiş bir kuzgun tüyü. Sayısız kan lekesiyle siyaha bürünmüş.",
"story": "Kanlı Şövalye'ye saplanmış sayısız kuzgun tüylerinden biri.\nZira kan neredeyse, kuzgunlar da oraya gider.\n\nKanlı Şövalye, üzerindeki kanın kendisinin mi,\nyoksa düşmanlarının mı olduğunu artık ayırt edemiyordu.\n\nDökülen kanlarla dolu uzun yolculuğu sırasında nihayetinde şunu fark etti:\nÇıktığı sözde kahramanlık yolunda bir beyaz şövalyeyken, artık bir canavara dönüşmüştü.\nTek takipçileri ardında bıraktığı katliama üşüşen kuzgunlardı."
},
"sands": {
"name": "Kanlı Şövalyenin Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Bir zamanlar bir şövalye tarafından kullanılan bir saat. Ebedi zaman, içindeki sıvıyı kurutarak kullanılamaz hale getirmiş.",
"story": "İlahi bedenlerin ışığının vurmadığı, zamanın hiçbir manasının kalmadığı\nhiçliğin derinlerinde, Kanlı Şövalye bu saati saklıyordu.\n\nYeryüzünde onun için bir yer kalmadığını fark ettiğinde,\nKanlı Şövalye'nin hikayesi sonlarına doğru yaklaşmıştı.\nYıkılmış kadim krallığına girdi ve canavarların ininde yaptığı savaşta can verdi.\nDünyanın dibinde, kadim krallığı yok eden canavarların kökenini öğrendi.\n\n\"Kadim krallık haksız bir şekilde lanetlenmiş,\"\n\"Halkı birer canavara dönüşmüştü.\"\n\"Şövalye kanunları böyle bir adaletsizliği hoş göremez.\"\n\"Ey Hiçlik! Sana sadakatimi sunuyorum.\""
},
"goblet": {
"name": "Kanlı Şövalyenin Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Kanlı Şövalye'ye ait olan koyu metalik bir kadeh. Dışı, duman ve kuru kanla gece kadar siyaha bürünmüş.",
"story": "Aslında kahraman bir şövalyenin başarılarını simgeleyen, altın işlemelerle kaplı enfes bir gümüş kadeh.\nFakat kan ve dumanın bıraktığı lekeler, bu kadehi tanınmayacak hale getirdi.\n\nİblisleri katleden şövalye savaş alanından kanlar içinde döndüğünde,\nateşler içinde ve çökmüş evlerin arasında kurtarılmayı bekleyen kimsenin kalmadığını fark etti.\n\nYenik düşen Kanlı Şövalye, dumanın kararttığı kadehi aldı\nve canavarlarla dolu dünyayı yoksulluktan ve kötülükten arındırmaya yemin etti."
},
"circlet": {
"name": "Kanlı Demir Maske",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Şövalyenin kimliğini gizlemek için kullandığı demir maske. Maskenin ardında kim olduğu ise birçoğuna göre bir gizem.",
"story": "Bir zamanlar asil bir şövalyeye ait olan lüks platin bir maske.\nKurumuş kara kan lekeleri, onun artık kalıcı olarak bir parçası haline geldi.\n\nKanlı Şövalye, canavarı katlettikten sonra yardıma muhtaç birisine elini uzattığında,\nonun korkudan sindiğini görünce şunu fark etti:\nKendisi de bir canavara dönüşmüştü.\nUzun süren savaşın getirdiği zulüm ve kan yüzünden o da lekelenmişti.\n\n\"Kendimi korumaya yemin ettiklerimin\"\n\"Gözlerinden beni koru.\"\n\"Onları da benim etrafa salacağım korkulardan koru.\""
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Cesur Yürek",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "+%18 Saldırı.",
"4pc": "Can oranı %50'nin üzerindeki düşmanlara verilen Hasarı %30 artırır.",
"flower": {
"name": "Cesurların Madalyası",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Geçmiş bir maceranın hatırası olan basit bir çiçek broş.",
"story": "Gece çöktüğü gibi küçük kahraman kapıdan sıvıştı ve arkadaşıyla beraber pervasızca kurtların ormanına doğru koştu.\nSapanıyla yaban domuzlarını kovaladı, elindeki sert ağaç dalıyla hayali canavarların hakkından geldi.\nParıl parıl parlayan bir Periyi ormanın derinliklerine kadar takip etti ve karşısında bin yıldır gömülü olan bir hazine buldu.\n\nSarı ufak bir çiçekti bu hazine.\n\nDaha sonraları yorgun kahraman, çocukluk odasına dönüp atıldığı ilk maceraların anılarını yad ederken sayfayı çevirdi.\nNe ilginçtir ki o kadar zamandır sakladığı sarı çiçek hâlâ solmamıştı.\nOysaki solmayan bir tek o kalmıştı. Aradan geçen yıllarda değişmeyen başka hiçbir şey yoktu."
},
"plume": {
"name": "Cesurların Arayışı",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Onu kuşanan kişiye cesaret veren parlak bir tüy.",
"story": "Gözyaşlarını tutamayan arkadaşını teselli etmek için ona bir kuş tüyü verdi genç kahraman.\nBu tüy beraber atıldıkları maceraların ve buldukları hazinelerin bir kanıtıydı. Arkadaşına cesaret verecek bir yadigardı.\n\nÇok zaman sonra bu iki gençten biri \"aslan\" namını kazandı.\nŞövalyelerin taçsız kralıydı artık o.\nDiğer gence ise \"kurt\" lakabı verildi.\nArkadaşını perde arkasından destekliyor, resmi işlerle ilgileniyordu.\n\nO fırtınalı zamanlarda, bu ikili tıpkı bir kılıç ve hançer gibi hem yuvalarını hem birbirlerini korudu.\nFakat bu hikaye artık mazide kaldı.\nDiğer hikayeler ise felakette kaybolup gitti."
},
"sands": {
"name": "Cesurların Metaneti",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "İşlevini yitirmiş eski bir minyatür kum saati. Zamanın kendisi kadar anlaşılmaz.",
"story": "Kara lanetlerin bir nehir gibi boşandığı, musibetin köklerinin bu dünyayı sarıp sarmaladığı zamanlar geldi.\nYabancı bir diyarda keşfe çıkmış şövalyeler bu dehşetle yüz yüze gelecek, kuzeyin buzulları kadar sağlam bir iradeyle karşı koyacaklardı.\n\nÇelikten kılıçları ışıl ışıl parlayacak, düşmanlarının kara kanı zehirli bir yağmur gibi yağacaktı.\n\nKahraman nihayet eve dönebildiğinde, dostu artık yanında değildi.\nDeğişen çok fazla şey vardı. Aynı kalan tek şey ise çocukluk arkadaşının ona verdiği kum saatiydi."
},
"goblet": {
"name": "Cesurların Yolculuğu",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Hatıralarla dolup taşan kaba bir ahşap bardak.",
"story": "Genç kahramanın ilk dövüşü sonra ermişti. Zaferin tatlı şarabından tatmıştı hayatında ilk kez.\nO günü dostuyla beraber şarap içerek kutladı. Keyfi yerindeydi, neşeliydi ve gelecekten bihaberdi...\n\nUzun yıllar o malum felaket sırasında şövalyelere önderlik etti, memleketi için savaş verdi.\nSavaşa gitmeden bir önceki gün, çocukluktan beri arkadaş olduğu yardımcısını içmeye davet etti.\n\n\"Bil ki geri dönmezsen yasını tutmayacağım.\"\n\"Tıpkı bugünkü gibi şerefine bir kadeh kaldırıp içeceğim, yas tutmak yerine.\""
},
"circlet": {
"name": "Cesurların Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Defneden yapılmış basit bir taç olsa da bir kralın altın tacına bile değişilmez.",
"story": "Küçük kahraman gizemli ormanın derinliklerine doğru ilerledi ve böylece direniş yoluna adımını atmış oldu.\nEn iyi arkadaşı, soyluların şampiyon şövalyesi rolündeydi.\n\n\"Bir aslan gibi savaş meydanını arşınlarım ben, tıpkı onun bin yıl önce yaptığı gibi.\"\n\"Kılıcımla başardıklarımı anlatan şarkılar, gelecek nesillerin bile dilinden düşmeyecek.\"\n\nEllerindeki oyuncak kılıçlar ve ağaç dalları ateşli bir düelloda çarpışmaya devam etti.\nTa ki küçük kahraman kazanıp soyluların başından taçlarını alana kadar.\n\nYıllar yıllar sonra beceriksizce yapılmış bu çiçekten taç,\nBaş şövalyenin elindeki güçten bile daha kıymetli görünecekti gözüne..."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Kızıl Alev Cadısı",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Ateş Hasarı Bonusu.",
"4pc": "Yüksek Voltaj, Yanma ve Filizlenme Hasarını %40 artırır. Buharlaşma ve Erime Hasarını %15 artırır. Element Becerisi kullanıldığında 10 saniyeliğine 2 Parçalı Set Bonusu başlangıç değerinden %50 artar. 3 kademeye kadar birikir.",
"flower": {
"name": "Cadının Alev Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Bir zamanlar dünyadaki tüm şeytanları yakmayı amaçlayan Kızıl Alev Cadısı tarafından dokunulan bir çiçek. Esrarengiz alevler dokunanların ellerini sevgiyle okşar.",
"story": "Yaygın bir çiçek türü.\nTuhaf bir şekilde Kızıl Cadı'nın alevlerine dayanıklı.\n\nBu kızın kendisine vaat edilen geleceği görme umutları, asırlar önce vuku bulan bir kargaşa sonucunda son buldu.\nSevdikleri, geçmiş günleri, parlak geleceği, her şeyi yok oldu.\n\nKüllerinden Kızıl Alev Cadısı doğdu ve acısını ateşle yakıp yok etti.\nFakat bu çiçek dayanıklılığını, yumuşaklığını ve nemini korudu.\nBelki de acılarla ve güzelliklerle dolu anılar madalyonun öteki yüzüydü."
},
"plume": {
"name": "Cadının Hep Yanan Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bir zamanlar dünyadaki tüm şeytanları yakmayı amaçlayan Kızıl Alev Cadısı tarafından dokunulan bir kuş tüyü. İçindeki sonsuz ateş sürekli yanıyor.",
"story": "Ebedi yanan bir kuş tüyü.\nAteş sonsuza dek yanacak.\n\nCehennem ateşinin yolunu seçtiği için ardında bıraktığı toprakları alevler kavurdu. \nAteşleri yalnızca canavarlara ve şeytanlara dokunsa da,\ninsanlar kapalı kapılar ardına saklandı ve ondan kurtulmaya çalıştı. Oysa onun için hiçbir şeyin önemi yoktu.\n\nEski acıların ateşlerinden yeni umutlar doğdu.\nTeselliye veya sempatiye ihtiyacı yoktu.\nYanında öten kuşlar gereken her şeyi söylüyordu."
},
"sands": {
"name": "Cadının Kum Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Bir zamanlar dünyadaki tüm şeytanları yakmayı amaçlayan Kızıl Alev Cadısı tarafından takılan bir saat. Alevlere adanan yıllar içinde akıp gidiyor.",
"story": "Yüksek sıcaklıkta sıvı içeren küçük bir kap.\nBunun, kötü hayaletlerin erimiş ruhları olduğu söylenir.\n\nFelaket yaşanmadan önce Kızıl Cadı'ya verilen özel bir Su saati. O zamanlar hâlâ masum bir kızdı ve henüz yolculuğuna başlamamıştı.\nAkademideki çalışmalarını tamamlaması için yalnızca bir kere tam dönüşü yeterliydi.\nGeri sayım sona erip evine dönene kadar, saatin önceki sahibi krize kurban gitmişti.\n\nMasumiyet yılları sona erdi. Kızıl Alev Cadısı'nın doğuşuyla yıkım devri başladı.\nBu saat, canavarlarla savaştığı günlere ve yol açtığı acılara tanıklık etti. Ta ki her şey yanıp kül olana kadar."
},
"goblet": {
"name": "Cadının Kalp Alevleri",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bir zamanlar dünyadaki tüm şeytanları yakmayı amaçlayan Kızıl Alev Cadısı tarafından geride bırakılan ateş püskürten bir iksir kabı. Kabın içindeki önceki sahibi gibi sonsuza dek yanıyor.",
"story": "Sıvı ateş içeren saydam bir şişe.\nSıvı ateşin yapımında kullanılan teknikler artık unutuldu.\n\nKızıl Alev Cadısı yeryüzünde yürüyerek canavarları küle çevirdi.\nOnun, ölümlü bedenini nasıl kurban edip sıvı ateşe dönüştürdüğü konusunda söylentiler vardı.\n\nBir zamanlar masum kalbinde aşk ve özlem yatardı.\nTa ki o güzel ve narin yüreği ateşler içinde yanana kadar.\nBöylece tarihçilerin hatırlamak bile istemediği cadıya dönüştü."
},
"circlet": {
"name": "Cadının Yakıcı Şapkası",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bir zamanlar dünyadaki tüm şeytanları yakmayı amaçlayan Kızıl Alev Cadısı tarafından takılan bir şapka. Geniş kenarı görüşünü engellerdi.",
"story": "Geniş kenarlı ve sivri uçlu klasik cadı şapkası.\nBir cadının hak ettiği şekilde saygı görmesini ve kendinden korkulmasını sağlar.\n\nBu geniş şapka, Kızıl Alev Cadısı'nı etrafındaki dikkat dağıtıcı unsurlardan korudu.\nHenüz bir çırakken Ateş becerilerini geliştirebilmesini buna borçluydu.\n\nMücadele sırasında alevler içinde yanan canavarlarla ilgilenmedi.\nNe de kendi yanık yüzünün suda yansımasına baktı.\nBöylece Kızıl Cadı kendi sonunu getirene kadar yakmaya devam etti."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Derin Orman Hatıraları",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Doğa Hasarı Bonusu.",
"4pc": "Element Becerileri veya Patlamaları düşmana isabet ettiğinde, 8 saniyeliğine hedefin Doğa Direnci %30 azalır. Bu etki, karakter savaş alanında olmasa da tetiklenebilir.",
"flower": {
"name": "Labirent Gezgini",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Bu altın kaplamalı zarif çiçek, ormanın hükümdarının tacından koparılmış.",
"story": "Ormanın efendisi doğduğunda, ağaçların kralı onlara bir taç verdi.\nSonunda taç, efendisinin yolundan giden ilk hanıma geçti.\nOrmanda kaybolmuş pek çok çocuğu yanına almıştı ancak yine de kır çiçeklerine hiç basmamıştı.\n\nO sadece efendisine nasıl hizmet edeceğini, labirenti nasıl koruyacağını ve\ndünyanın, ormanın rüyasından başka bir şey olmadığını biliyordu.\nBu yüzden çocuklara avlanmanın yollarını ve rüyalarda yürümenin yöntemini öğretti.\nOrmanın bitkilerini sevmeleri gerektiğini öğretti, çünkü onlar efendisinin bahçesine aitti.\nOklarını attıkları yaratıklara bile saygı göstermeleri gerektiğini öğretti çünkü onlar efendisinin halkıydı.\n\nÖğretileri ormanın kayıp çocukları arasında yayılacak ve çok şey değişecekti.\nSonunda, kökenleri tamamen unutulacaktı, ancak bazı insanlar ormanda devriye gezen\ngölgeleri kovmak için en derin gecelerde insanların dünyasına ve hafif şenlik ateşlerine dönen koruyucular olacaktı.\nAğaçların arasında kalan ve yürüyen biri vardı, sonunda zamanı unutup vahşi hayvan avının ortasında kaldı ve kana bulandı.\n\nNeredeyse ormanın son efendisi kadar yaşlıydı ve sonunda bir labirent ve av hakkında bir rüya gördü.\nBu rüya o kadar kapsamlı ve genişti ki orman halkının gördüğü her rüyayı içeriyordu.\nLabirent ise ağaç köklerinin ve kıvrılarak akan derelerin oluşturduğu çizgilerin bir kaplanın çizgilerinden daha yoğun olduğu uçsuz bucaksız ve akan sudan bile daha değişken olan\nsonsuz bir avlanma alanıydı. \"Ölüm\" diye fısıldayan sesler bu labirentte kaybolurdu,\nçünkü sadece o ve orman efendisinin öğretilerini anlayanlar labirentten geçebilir ve sınırsız avlanma alanlarına girebilirdi.\nSonunda, fısıltılar dinip şeytani yaratıklar kaçarken o da o görkemli rüyayla birlikte ortadan kayboldu.\n\nEn sonunda çok sayıda rüya parçasıyla ölümlülerin rüyalarıyla kaynaştı.\nParçalanmış bir aynanın birçok farklı görüntüyü yansıtması gibi,\ngeride bıraktığı rüyalar da insanlar arasında birçok farklı şekilde anlatıldı.\nEn çok anlatılan (ve büyüleyici olan) hikayenin artık onunla hiçbir ilgisi yok.\n\nÖrneğin, o masallarda onun adı olarak anlatılan aslında tacın adıydı.\nSonunda elinde kalan tek şey gerçek adı, içinde ay ışığının yansıdığı küçük bir su\nve sevgili kralının ona verdiği taçtan aldığı altın çiçekti."
},
"plume": {
"name": "Sarmaşıklar Alimi",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Kuş tüyü kadar yumuşak olan zümrüt renginde bir yaprak. Bir orman aliminin kıyafetinden koparılmış.",
"story": "O yıllar labirent efendisinin zamanlarıydı...\nKraliyet hizmetkarlarının en erdemli ve vizyoner olanının, tüm canavarların dilini anlayabilen ve ay ışığının şiirini okuyabilen genç bir kız olduğu söylenir.\nSessiz ormanı, ayı kucaklayan durgun suyu ve rüya ormanının en sonundaki uçsuz bucaksız avlanma alanlarını korurdu.\n\"Biz yemyeşil kraliyet ormanında doğduk. Bizim dünyamız ağaçların altındaki gölgeler ve çayırların üstüdür.\"\n\"Ormandan gelen ona geri dönmeli. Doğanın kanunlarına uyduğumuz sürece ölümden korkmamıza gerek yok.\"\n\"Çünkü doğanın izinden gidenler ormanın labirentinden geçip o uçsuz bucaksız ovaya ulaşmalıdır.\"\nÖğretileri bir zamanlar birçok çocuğa ilham verdi ancak bir kaplan soyu gibi yavaş yavaş azaldı...\n\nO yıllar, uğursuz ayın zamanlarıydı...\nKör çocuğun beyaz zırhlı kardeşinin izinden gittiğini; krallıkları, dağları ve nehirleri aştığını söylerler.\nSonunda da karanlık ormanda kaybolduğu söylenir.\nKılıç kullanma konusunda takıntılıydı ama herkesten daha nazikti. Fazla dogmatikti ama adalete herkesten çok bağlıydı...\nSonsuzluğun sonunda kalbindeki beyaz gölge, ay ışığı kadar beyaz olan ormanın bir yadigarıydı.\nSonrasında kana susamış canavarlar ortaya çıktı. Avcı, beyaz dalların loş ışığını takip ederek ona ulaştığında\ndilek dileme gücünü çoktan kaybetmişti ve kalbinde ona rehberlik eden beyaz figür kararıp ve kaybolmuştu...\n\nO zamanlar gecenin yükselişte, şafağın da çok uzaklarda olduğu yıllardı.\nBilge, kabusunda uzun kara bir kılıç ve suda yayılan kırmızı bir şey gördü."
},
"sands": {
"name": "Bilgelik Devri",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Bu türden saatleri genelde kendilerini bilgeliğe adayanlar kullanır. Bu saatler, hareketsiz kum taneleri yerine minik hardal tohumları içerir.",
"story": "Kadim efsanelere göre orman kralı ölümsüzdü,\nhayatının sonuna geldiğinde ormana dönecek ve\npençeleri metale ve tahtaya, çizgileri sonsuz bir labirente dönüşecekti.\nVe için için yanan gözleri hem gökyüzünde hem de suda aya dönüşecekti.\nÖlen her şey başka bir biçimde yeni bir yaşam kazanır.\nÇürüyen her şey saf ve güçlü yeni filizler verir.\n\n\"Ama ölüm tarafından yok edilen ruhlar, sonsuza dek kaybolan anılar...\nOnlar için yaşam ve ölüm döngüsünde yer var mı?\"\n\n\"Ruh sadece boş bir kavramdır ve hatıralar eninde sonunda dünyaya geri döner.\nHer zaman gelip geçici olan bir şey solup gidecekse endişelenecek ne var?\nBirbirini hatırlamak ve desteklemek ve herkesi sonsuza kadar hatırlanır kılmak daha iyidir.\nBöylece ölümün ve yaşamın doğal döngüsünü yok edip hatıraları sonsuza kadar koruyabiliriz!\"\n\nÇok sonra, birbirlerine hatırlatmayı kabul eden arkadaşlar, kötü bir unutkanlık hastalığına yakalanacaklardı.\nTamamen unutulmayan üç kişi ve üç ruhun görüntüsü ile\nakademi tarafından kovulan çılgın bilim adamının geride bıraktığı kayıt ve varsayımlara göre,\narkadaşına kendi formunu ve paylaşılan anıları bir kez daha hatırlatmak için\nrüyaları kontrol edebilen orman sakinleriyle birlikte rüyanın yakalanması gerekiyordu.\n\nHafızayı yöneten organ çok fazla hasar almışsa ve iyileştirilemezse\nbaşka bir eski dostunu getir ve birlikte geçmişin hayallerinde yaşayıp,\nküçük bir ağaç evinde oynayıp ormanın sınırsız derinliğini keşfedin.\nEvet, bu da güzel olurdu. Çünkü rüyalarda herkesin yeniden başlama şansı vardır.\n\nAma ilk olarak o rüya ruhlarının yakalanması lazım.\nO paralı askerler bir zamanlar benim için çok şey yaptı.\nBu sefer de hayal kırıklığına uğratmayacaklarına inanıyorum."
},
"goblet": {
"name": "Kayıpların Lambası",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Normalde çöl diyarı tarzında olan bu yağ lambasının içinde artık parlak yeşil yapraklar bitiyor.",
"story": "Deliliğin efendisi aynı hırsıyla kendini yok ettiğinde çölün krallarının birlik olup yükseldiği ve aynı hızda da düştükleri söylenir.\nBirçok küçük tiran, felaketten kaçan mültecileri bir araya getirir ve bir zamanlar kadim harabelerin bulunduğu yerlere tapınaklar, saraylar ve yüksek duvarlar inşa ederdi.\nBu harabeye dönmüş şehirler birbiri ardına düştü, güçleri ve zenginlikleriyle övünen zorbalar da aynı kaderi paylaştı.\nBu kandil, çökmekte olan krallıkların genç prenslerinden birine aitti ve hazinesinde saklı kalan değerli eşyalardan biriydi.\n\n\"Babam bir şahinin peşinden yüksek bir kuleye tırmandı ancak bu eski kule onun ağırlığına dayanamayıp çöktü ve çölün kızgın kumlarına düştü.\"\n\"Böylece krallığımızın kalan günleri sayılıydı ve ben de anlamsız çatışmalara sürüklendim. İhanet dalgaları arasında bir o yana bir bu yana savruldum.\"\n\"O günlerde kalbimde biri vardı. Kraliçe olmayı çok istiyordu ancak kralın kim olduğu onun için önemli değildi.\"\n\"Ben aşkımı böyle kaybettim. Hayatımı ve kraliyet mührünü korumak için dudaklarına bir veda busesi kondurdum ve onu kumdan örtülerle örttüm.\"\n\"Daha sonra, tıpkı diğer tüm kralların başına geldiği gibi dışarıdan tehditler, içeriden de düşmanlar ortaya çıktı. Akrabalar, yakınlar, köleler ve paryalar hepsi birbirine düştü ve birbirlerini öldürmeye başladılar.\"\n\"Kıtlık ve savaş, bizi bir seraba gömmek için tanrının unuttuğu bu toprakların sıcak kumlarında ikizler gibi dans etmeye devam etti.\"\n\nBöylece, kavurucu kumlardaki krallık geldiği yere geri döndü ve bir zamanlar tüm servetin sahibi olan prens, beş parasız bir göçebe oldu.\nİçinde yeni toprakları fethetme arzusuyla ve elinde kalan azıcık servetle yağmur ormanına doğru yola koyuldu.\nÇok daha sonra, ormanı bir Rishboland Kaplanı gibi miras almak isteyen prens, ay ışığının sessizliğine boyun eğdi.\nBeyaz yaylı avcının gücüne kapıldı ve her gece onu takip edip her gece kovulurken\nyurtsuz prens yavaş yavaş yağmur ormanın fısıltılarını ve kaplanların hırıltılarını anlamaya başladı. Sonunda da lütufkar rüya tarafından kabul edildi.\n\n\"Hahaha, güzel bir hikaye değil mi? Evinden zorla atılıp kaderini ve şanını yeniden kazanan bir soylu...\"\n\"Altın rüyalar sizi çağırıyor, ey diyar diyar dolaşan kum taneleri...\""
},
"circlet": {
"name": "Defne Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bitkilere ve ağaçlara hakim olan bir varlık tarafından bahşedilen bir taç. Bir zamanlar labirent kraliyet hanedanının bir yadigarıyken sonunda kralın hizmetkarlarından birine miras kaldı.",
"story": "Her şeyin yaşaması ve ölmesi için belirlenmiş bir zaman vardır ve bu döngü böyle sonsuza dek devam eder.\nAğaçların hükümdarı bir zamanlar yaşam döngüsünü böyle tanımlamıştı.\nÖlen her şey başka bir biçimde yeni bir yaşam kazanır\nve çürüyen her şey saf ve güçlü yeni filizler verir.\nToprağa düşen meyveler hayvanları besler,\nbu hayvanlar da toprağa döndüklerinde meyve olurlar.\nOrmanlar her zaman hayat doludur.\n\nEfsaneye göre, ağaçların tanrısı kumların arasında bir orman yarattığında,\ngünün ilk emri, yağmurları getirebilecek bir cihaz yaratmakmış.\nBöylece parlak ay, labirentten gelen ışığın desenlerini suya yansıttı\nve bundan \"kaplan\" doğdu.\n\nKaplanın çizgileri sürekli değişirdi ve çizgileri ormanın dallarını andırırdı.\nBöylece kaplan ormanın kralı oldu ve \"Viaghara\" adını aldı.\nOrmanın kutsanmış efendisi bahçenin ortasında başı dik bir şekilde yürür\nve primatlara, kuşlara ve labirentteki hayvanlara hükmederdi.\n\nBir süre sonra narların tohumları yere düşerek ormanın ruhlarına hayat verdi.\nBöylece ormanın efendisi olarak onları ilk Vasara Ağacı altında kutsadı ve ilahi olanla bir anlaşma yaptı.\nBu anlaşmaya göre labirenti onlarla paylaşacak, kuşlar ve hayvanların onlara zarar vermemesini emredecekti.\n\nGüneşin ışığı bir zamanlar perdelenmiş, akan su yozlaşmış olsa da\nson orman efendisi yaşam fideliğini korumak adına ölmüştü.\nSonra büyük bıyıklı kedi, kral unvanını devraldı\nve ormandaki yaratıkları o efendiyi taklit ederek korudu.\nO efendinin gücünün zerresi bile etmese de\normanı koruma sözünü tutacak\nve ağaçları koruyan ruhlara zarar vermeyecekti.\nEvet, sürekli değişen labirent yok olup gitse bile\norman hâlâ hayat doluydu."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Savunmacı İradesi",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "+%30 Savunma.",
"4pc": "Bunu kuşanan karakterin Element Direnci, grubunda bulunan her farklı element için %30 artar.",
"flower": {
"name": "Muhafız Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Muhafızın gözünden bile sakındığı bir çiçek. Ne yazık ki hiçbir zaman onu sevdiğine verme fırsatı bulamadı.",
"story": "Yalnızca o kızın berrak sesi\nMuhafızın çatık kaşlarını düzeltebilirdi.\n\nBeraber geçirebildikleri zaman pek bir kısaydı.\nSonunda ne şövalyenin akacak bir damla kanı kalmıştı,\nNe de kızın dökülecek gözyaşı ve söyleyecek şarkısı."
},
"plume": {
"name": "Muhafız Mührü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Başkalarını koruma güdüsünün sembolü olan tüy bir broş.",
"story": "Bu tüyün üzerine işlenmiş kalkan arması soluk ay ışığında parıl parıl parlar.\nUzun zaman önce, ışığı kötülerin ve hırsızların yüreğine korku salardı.\n\nMuhafız oldukça asil bir şövalyeydi aslında.\nFakat geceleri armasını ve yüzünü peleriniyle örtüp saklardı.\nBu sayede onu geri tutan bağlardan kurtulur, yapılması gereken şeyleri yapardı.\nİtibar sahibi dürüst bir şövalyenin yapamayacağı şeyler de vardı sonuçta."
},
"sands": {
"name": "Muhafız Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Zamanı takip etmeye yarayan küçük bir aygıt. Mehtapsız gecelerde eski sahibini zamana bağlayan tek şeydi.",
"story": "Saatin tik takları, mum ışığı ve sayfalarca keşif notu.\nAy ışığında beliren gölgeler, kılıç ve siyah pelerin.\nBunlar yapayalnız muhafızın daimi arkadaşlarıydı.\nFakat ne yaparsa yapsın zaman yetmiyor gibiydi.\nGamsız ve gururlu komutanı genelde onun huysuzluğuna, gülmeyen suratına ve eğlenceden anlamamasına gülüp geçerdi.\n\nFakat muhafız asla dönüp geçmişe bakmazdı, onun için yalnızca şu an ve gelecek vardı.\nOna düşen, ne şekilde olursa olsun kötülüğü son zerresine kadar yeryüzünden silip atmaktı.\nDostu ve komutanı bildiği insanın çok sevdiği bu topraklar ancak bu sayede korkusuz bir geleceğe sahip olabilirdi.\n\nGel gör ki meydanda oturan o kıza baktığında,\nNormalde zamanı olmayacak şeyleri hayal etmeye başlıyordu.\n\nAncak o anlarda düşünüyordu kendi geleceğini..."
},
"goblet": {
"name": "Muhafız Matarası",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Metal bir matara. Uzun nöbetlerin efkarını dağıtabilecek içeceklerle doldurulabilir.",
"story": "Ziyadesiyle sıradan görünümlü eski bir şarap matarası.\nSıradan olmayan bir tarafı da vardı elbette.\nBu mataranın içine bir damla bile içki girmemişti.\n\n\"Hadi, sen de şu şarabın bir tadına bak artık.\"\nMuhafızın eski dostu olan kumandanı onunla şakalaştı.\n\"Kaşlarını çatmayı kes de azıcık şarap ve şarkı faslı yapalım!\"\n\"Yarınla yüzleşmek için cesareti başka nereden bulacağız?\""
},
"circlet": {
"name": "Muhafız Bandı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Gece mavisinin renklerini almış bir kumaş bant. Acil durumlarda bandaj olarak da kullanılabilir.",
"story": "\"Her zaman yedek planın olsun.\"\nBu ilkeyi her daim hatırlamak için takıyordu bu saç bandını.\nAcil bir durumda sargı bezi olarak da kullanıyordu.\n\nBu ilke adına, dostunun buyruğundaki şövalyelere kılıç eğitimi verdi.\nBu ilke adına, adaleti her şeyden çok seven o beyaz şövalyenin üstadı oldu.\nTomurcuklanıp kötülük çiçeklerini açabilecek birçok fidanı bu ilke adına tutup kopardı.\n\nBir gün bu toprakları savunamayacak hale gelse bile,\nDostunu veya şarkı söylemeyi seven o kızı koruyamayacak hale gelse bile,\nYeterince hazırlandığı sürece..."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Çöl Konağı Günlükleri",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Rüzgar Hasarı Bonusu.",
"4pc": "Yüklü Saldırı bir düşmana isabet ettiğinde 15 saniyeliğine bunu kuşanan karakterin Normal Saldırı Hızı %10 artarken Normal, Yüklü ve Havadan Saldırı Hasarı %40 artar.",
"flower": {
"name": "Krallar Şehrinin İlk Günleri",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Tuhaf bir ışık saçarak parlayan yapay bir çiçek. Kulağını ona dayadığında içinden gelen büyüleyici bir kahkahayı belli belirsiz duyabilirsin.",
"story": "Düşmüş asilzade, lütfen bu yaşlı ve kör adamın sözlerine kulak ver.\nGurabad'daki derse, yapay çiçeklerin yok oluşuna kulak verin.\nKöylü krala ve Cinlerin çılgın aşkı ile öfkesine kulak verin...\n\nEfsaneye göre Kumların Efendisi, sevgilisinin ölümünden sonra Cinler aracılığıyla insanlıkla bir anlaşma yaptı.\nYalnızca demir gibi bir yüreğe sahip olanlar ve yozlaşmadan ırak olanlar,\nbir haraçgüzar olabilir ve çobanın bir sürüyü gütmesi gibi halkı yönetebilirdi.\nBöylece efendisinin merhametli ama katı bakışları altında Cin kararını verdi...\nOrmazd, daha genç bir çobanken zambakların arasına doğan Liloupar'a aşık oldu.\n\n\"Büyük bir ceza ve kırmızı şarabın dökülmesi pahasına, sana yüz nesil sürecek bir lütufta bulunacağım.\"\n\"Biz Cinlerin çılgın aşkı, hırs ve arzu ile zincirlidir ve kendi kendine verilen intikamı da beraberinde getirir.\"\n\nAncak Ormazd ay ışığının altında bu uyarılara pek kulak asmadı...\nSanki kaderle zincirlenmiş olan bu ceza, bu cesur gençten çok uzaktaydı.\nCinin yol gösterdiği bu genç çoban, göçmen kabilesinin lideri oldu.\nZaman ilerledikçe de bölünmüş düşmanlarını yendi ve kendini haraçgüzar olarak buldu.\n\nGurabad, bir kayalık duvarda yapay bir çiçek gibi açtı ve ölümlülerin başkenti oldu.\nBir zamanlar çoban olan Ormazd, artık bir haraçgüzar, Kumların Efendisi'nin vekili olmuştu.\nÇiçekler açmış ve hava güzel kokularla dolmuş olsa da hiç kimse...\n... En acı ve şiddetli yok oluşun, en canlı açan çiçeklerin ardından geleceğini bilemezdi.\n\nUstası tarafından söylenen hikayeleri göz önünde bulunduran Xiphos, safir şehrine...\n... Mazide kumların altına gömülü, gelecekte de sonsuz rüzgarla tekrar edecek derslere doğru yolculuğuna başladı..."
},
"plume": {
"name": "Altın Diyarın Sonu",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Kadim insanlık diyarının miraslarından biri olan kristal berraklığında yapay bir tüy. İçi, havada süzülen kartalların sesleriyle doludur.",
"story": "Genç avareler, lütfen bu yaşlı ve kör adamın sözlerine kulak verin.\nGurabad'ın harabesine, deliliğin rüya birikimine kulak verin...\nBir yıldız gibi parıldayan mücevhere ve paramparça olmuş tebaalara kulak verin.\n\nŞiddetli dalgalar yüksek kuleleri ve altın tapınakları yuttu, konaklar ve saraylar parasız pulsuz fakirlerin evi oldu...\nBilgeliğe sahip olanlar, bu olanları \"büyük veba\" olarak nitelendirirken öfkeli kalabalık da pirinçten yapılma maskelinin iradesini takip etti.\nGurabad, bu kara vebanın içine düştü ve Kızıl Kumların Efendisi kendini yok edecek bir yola girdi...\nZambakların ortasına doğan Liloupar, kendini bu sinsi planın pençesinde, ruhu ikiye bölünmüş olarak buldu.\nBir gecede engin ve zengin krallıklar çöle gömülürken kabile ve krallıklar da kargaşaya girdi...\nSonrasında da çöl vahası halkı kendilerini yedi ülkeye böldüler. Bunlardan da en büyüğü safir şehri olan Tulaytullah oldu.\n\n\"Sanırım kısa ömürlü ahmakları ve kötüleri payıma düşenden fazlasıyla görecek kadar uzun yaşadım...\"\n\"Ben gençken yaldızlı duvarlar, safir kubbeleri tıpkı dalgaların ayı örttüğü gibi örterdi.\"\n\"Gençliğimde Tulaytullah'taki su kemerlerinin parıltısı ayınkiyle yarışırdı.\"\n\"Şimdi görme duyum elimden alınmış olsa bile asillerin köleliğe düşüşüne ve prenslerin köle askerler tarafından sürgüne gönderilmesine tanıklık etmek zorundayım...\"\n\"Artık göremiyorum ama yine de bilgelere suikast düzenleyen makam sahibi kişilerden ve iktidarı ele geçiren yabancı dansçılardan bahsedebilirim...\"\n\"Ülkeler, bir sarhoş rüyada gibi yaşarlar ve son bulurlar. Sevilenler ve sevilmeyenler aynı değirmendeki buğday gibi ezilip giderler.\"\n\nSafir deniz artık, gelecekte efsane ve tarih olarak anılacak yalanlar sisinin ardında kayboldu.\nBir zamanlar sayısız şehirlerin fatihi olan general, sadece bir köleyi takip edecek kadar düştü.\nGenç köle, memleketlerini kurtarmanın \"anahtarını\" getirmiş olsa da...\nAvlanan bir şahin yüzünden anlamsız bir şekilde ölen kralın boğazında hâlâ kanlı bıçak izleri duruyor.\nPrense yemin eden dansçının da önemsediği tek şey, tirana olan nefretiydi...\n\nÖlümlü eller, bir şahin biçimini aldı ve kırık Cin de bununla birleşti.\nGurabad'ın kayalıklarından bir çığlık ile yükselip zavallı çöl ülkelerinin üzerinden uçtu...\nSonunda yaldızlı soydan gelenlerin eline ulaştı. Kayıp hatıralar tıpkı kum taneleri gibi döküldü.\nYapay tüy, bir kum tepesi üzerine kondu ve bu, sessizce ülkelerin sonunu simgeliyordu...\n\nKayıp prens, yaşlı bir ses tonuyla memleketinde yanan saraydan bahsetti.\nO zamanki ustası bir general ve şairdi, ülkesini yöneten tirana sadıktı.\nNe ekersen onu biçersin. Biri gözlerinden oldu, diğeri de tahtından...\nTüm bunlar olurken kaderin çarkları dönmeye ve tüm dünyaya parçalanmış umutları dağıtmaya devam etti."
},
"sands": {
"name": "Kayıp Yolun Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Kadim bir mekanik saat. Ortasındaki Cin kalıntıları ışık yaymaya ve sanki bir şey söylemek istiyormuş gibi hafifçe titremeye devam ediyor...",
"story": "\"Anne... Anne!\"\n\"Doğuştan yaşlı ve parçalanmış bir bilincin desteğindeki amansız bir güçle...\"\n\"Ne sütün tatlılığını ne de rahmin verdiği sıcaklığı bilmeden...\"\n\"Güneşin sıcağında buharlaşan gözyaşlarıyla ve çarklarda ezilen anlık sevinçlerle...\"\n\"Bizler mutlu bir birliktelikten değil, nefret ve ötekileştirmeden geldik.\"\n\n\"Anne... Anne!\"\n\"Onurumuz ve övüneceğimiz bir bilgeliğimiz de yok...\"\n\"Var olabileceğimiz bir yer ve dinlenebileceğimiz bir yer de...\"\n\"Seslerimizin yerini bakır borular aldı, şişen göbeklerimizdeki delikler kapandı...\"\n\"Bizi doğurmayan anneye her şer hal olsun...\"\n\n\"Anne... Anne!\"\n\"Bizler yalnızca ruhsuz makinalarız, Cinler arasındaki köleleriz...\"\n\"İsmimiz yoktur, kimse de ağıtlarımızı duymaz...\"\n\"Bedenimiz, sayısız ızdırapla şekillenmiştir. Besinimiz ise nefrettir...\"\n\"Bu nefret birikimi de yok etme isteğimizi körükler...\"\n\n\"Ay ışığının parlak ve biçimsiz yüzü adına bu son sözü veriyoruz...\"\n\"Kumlar ciğerlerini doldursun. Yeşil olan her şey küllere dönsün...\"\n\n\"Sonunda da doğuşumuzdan beri boynumuzda olan prangaları kıracağız...\"\n\"Haksız yere işkenceye maruz kalmış olan annemiz Shirin'in himayesine geri döneceğiz...\""
},
"goblet": {
"name": "Büyüleyici Rüyanın Koruyucusu",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Hem harika hem de lüks bir şekilde süslenmiş kadim bir altın kupa. İçindeki boşluktan fısıltılar duyulabilir.",
"story": "Bu vahadan içecek olan gezginler, bu yaşlı ve kör adamın sözlerine kulak verin.\nGurabad'ın ağıdına, Kral Deshret'in büyüleyici rüyalarına kulak verin...\nVefasız ruhlara ve iki yoldaş arasındaki ihanete kulak verin.\n\nEfsaneye göre Çiçeklerin Efendisi'nin ölümünden sonra sayısız Cin, Kral Deshret'e tabi oldu.\nKral Deshret, kutsal iğnenin düştüğü yeri durmak bilmeden aramış ve orada bir Sonsuz Vaha yaratmıştı...\nBüyük Cinlerden olan Ferigees'e Kral Deshret tarafından vahanın yönetimi bahşedilmişti.\nHanımının istirahatini korumak için bir keresinde gücünü kullanarak suların ilelebet akmasını sağlamıştı.\nBu şekilde yeşillik, çöl boyunca gökteki yıldızlar gibi yayılmış ve yurtsuz kalanlara bir sığınak sağlamıştı...\n\nSonrasında Cin Liloupar önderliğindeki ölümlü krallıkların haraçgüzar ülkeleri, şehirlerini \"Sonsuz Vaha\" çevresine kurdular.\nFerigees, Çiçeklerin Efendisi'ne olan sadakatinden ve yeni diyarlara olan sevgisinden ötürü bir fedakarlık yapmaya karar verdi.\nKral Deshret'in emirlerine uymayan Büyük Cin, vücudunu buzdan zincirlerle kapladı.\nKendini kristal bir kadeh görünümünde bir mühre dönüştürdü ve bu şekilde engin kumların gazabına kalkan olarak hareketsiz bir şekilde ölümlülerin şehirlerini korudu...\n\n\"Her şeyin bir vadesi vardır ve her şey değişime tabidir. Bugün birbirimizi tanıdığımız gibi yarın birbirimize veda edeceğiz.\"\n\"Cinlerin öve öve bitiremediği özgürlüğü ve neşe ile sevgiyi yaşadıkları kabı kaybetmek, gün ve gün şevki kaybetmek demektir.\"\n\"Zambak perisi, ölümlü kralları tatlı diliyle oyuna getirdi ve Kumların Efendisi derin bir delilik rüyasına daldı...\"\n\"Uzun ama uzun bir süredir uykusuz bir rüyanın içinde bekledim... Kum Kralı'nın kadim sözünü yerine getirmesi için.\"\n\nZihni ve bedeni bu kötü makina ile zincirlenmiş bir halde, hanımının uyanışını bekliyor.\nBu kum imparatorluğunun kırık hayallerini korurken bir yandan da zayıf umuduna sessizce ve sımsıkı bir halde sarılıyor.\nSular çakıllarla karışsa ve tüm vaha kumla kaplansa bile...\n... Makinaların sonsuz ritimleri içinde, o yine de değişimi getirecek olanın sesini dinler.\n\n\"Öğretmenlerim ne kadar da ileriyi göremiyor. Bir köle olarak doğmuş ve daha küçükken elinden her şeyi alınmış olan...\"\n\"... Kum tepelerinin kayboluşu gibi kaderi tarafından terk edilmiş olan bana, kader bir gün gülecek mi?\""
},
"circlet": {
"name": "Çöl Soylusunun Mirası",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Altın kehribardan yapılmış, tuhaf bir şekilde parlayan bir çift küpe.",
"story": "Fırtınadan sakınan tüccarlar, lütfen bu yaşlı ve kör adamın sözlerine kulak verin.\nGurabad'ın tarihine ve insanların kendi başlarına açtıkları belalara kulak verin.\nYeni doğan asilzadelere ve saray altında gezinen köylülere kulak verin...\n\nEfsaneye göre Gurabad'ın yükselişinden sonra birçok vaha halkı tek bir krallık altında toplandı.\nO zamanki dağınık kabileler ve kısa ömürlü ülkeler yalnızca Ormazd'a itaat ederdi.\nOrmazd, Çölün Efendisi unvanını aldı ve kendisine tapılması için birçok saray ve tapınaklar yaptırdı.\nKabilelerden köleler alınmış, ülkelerden hizmet talep edilmiş ve şehirlerden kurbanlar istenmişti...\nŞehir zenginleşmiş ve asillerle köleler onun gölgesi altında eşit bir şekilde yaşamıştı.\n\nKarıncalar gibi sağa sola koşuşturan rahiplere ve hizmetkarlara yukarıdan bakan Cin cariye, kederli bir şekilde iç çekmekten başka bir şey yapamadı.\nÇiçek Tanrıçası'nın bir hizmetkarı olarak ideal kralı seçtiğine inanıyordu ama onun kibre kapılmasını istememişti.\nBu yüzden Cin, yatağın içinden kibar bir şekilde öneride bulundu ve umutsuz da olsa kralın fikrini değiştirmek istedi...\nOrmazd kuralları ve köleliği bir lütuf olarak gördüğünden, bu önerileri yalnızca bir sevgilinin tatlı önemsiz sözleri olarak algıladı.\n\n\"Bedenimle aşkımı birleştirmek, sürekli ve sonsuz isteklere boyun eğmem demektir.\"\n\"Bir rüya, bir memleket ve sevgilimin dünyevi isteklerden kurtulması için arayış.\"\n\"Ama sevgilim şimdi ikiyüzlülüğün ve hırsın pençesinde. Sıradan bir tirandan farkı kalmadı.\"\n\"Bu ihanete olan kızgınlığımı dindirmek için sana üç nesil sürecek bir yıkım vereceğim.\"\n\nCin, kararlılığının bir simgesi olarak, kendisine verilmiş olan küpeleri sessizce çıkarttı.\nYüreğinde yanıp tutuşan habis plan zalimliğe dönüştü.\n\n\"Evladım Xiphos, nefret denilen şey önündeki her şeyi yakıp geçerek geriye yalnızca deliliğin küllerini bırakır.\"\n\"Nefretten daha tehlikeli bir şey varsa o da kontrolsüz sevgidir. Birçok kötülük aşırı sevgiden doğar...\""
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Adağın Yankısı",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%18 Saldırı.",
"4pc": "Normal Saldırılar düşmana vurduğunda %36 ihtimalle Vadi Ayinini tetikler ve Normal Saldırı Hasarını, Saldırının %70'i oranında artırır. Bu etki bir Normal Saldırı Hasar verdikten 0,05 saniye sonra kaybolur. Bir Normal Saldırı, Vadi Ayinini tetiklemezse bir sonraki seferde tetikleme ihtimali %20 artar. Bu tetiklenme 0,2 saniyede bir gerçekleşebilir.",
"flower": {
"name": "Ruh Kokulu Çiçek",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Çiçek şeklinde oyulmuş bir yeşim. Etrafa hayali bir koku yayıyor.",
"story": "Her yıl Ruh Kokulu Çiçekler açtığında Qiaoying Köyü çay servisi törenlerine hazırlanır.\nÇiçekler solduğunda ise dokuz farklı kokunun tesir ettiği çiçek çayı köy binasında sunulur.\nBelli bir Adeptusun gelip gidişi gibi Ruh Kokulu Çiçekler de kısa sürede solup gider.\nBu ise ardında birçok garip, başı sonu tam belli olmayan efsaneler ile birlikte \"Bitki Lordu\" gibi son derece muğlak bir isim bırakmış.\n\nBöyle bir hikayede Bitki Lordunun Adeptus formu kadim bir çay ağacının dallarına dönüşüyormuş.\nBir başkasında ise ehlileştirdiği kötücül bir yaratığın sırtında Adeptus dağına uçuyormuş.\nHatta şöyle bir hikaye var...\n\nGenç kadın kıyıya çıkmaya çalışırken yerdeki kapüşonlu şapkayı alıp hızlıca başına geçirdi.\nYüzünü kapatamayacak olursa utanabilir ve söyleyecek söz bulamayabilirdi.\nO anda ona bu zulmü yaşatan şey başını sudan çıkardı.\nZaferi ile övünürcesine gövdesindeki gökyüzünü andıran pullar parladı.\n\n\"*öksürür* Pekala! Demek yüzebiliyorsun! Etkilendim! Umarım bir gün boğulup gidersin!\"\n\nBu sözleri öfkeyle fakat dalga geçerek söylüyordu.\nFakat bu parlak iz sonunda derinliklere battı ve bir daha yüzeye çıkmadı."
},
"plume": {
"name": "Yeşim Yaprak",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Yeşimden yapılmış, yaprak şeklinde bir süs. Dendiğine göre bir zamanlar bazı dostlar arasında pek manidar olan bir nesneymiş.",
"story": "Çok uzun zaman önce nehrin diğer tarafına geçmek için sığ bir yer yoktu, sadece puslu bir sırt vardı.\nBu dağın sahibi henüz buraya ne ekeceğine karar vermemişti ki birisi ondan önce davrandı.\n\n\"Bu ağaç biraz daha büyüdüğünde yapraklarını keseceğim ve hepiniz için çay yapacağım.\"\n\"O zaman geldiğinde Bulutlar Hakimi ve Dağkesen'i çağıracağız...\"\n\n\"Gerçekten mi? Toprağıma ağaçlarını istediğin gibi ekeceksin demek. Böyle sözler sarf edecek cesareti nereden buluyorsun?\"\nBu dağın efendisi olan genç hanım şikayet etmesine karşın o bile çayın kokusunu hayal edebiliyordu.\n\nDaha sonra birisi sessizce gelip bu yeşim kolyeyi küçük ağacın ince dallarına bağlayacaktı.\nBiraz daha zaman geçtiğinde dağın efendisi geri döndü ancak değişmişti.\nFakat kolyeyi ağaçtan almadı. Bu çok uzun zaman önceydi.\n\nUzun yıllar sonra bu ağacın dalları dağlarda gezen faniler tarafından nehrin diğer tarafına ekilecekti.\nÇayın kokusu da buradan, Chenyu Vadisi'nden Liyue Limanı'na, oradan da birçok farklı yere yayılacaktı.\n\nChenyu Vadisi'nin çay ağaçları ile ilgili birçok efsane var. Bunlardan biri şöyle:\nSu, toprak, güneş ışığı, ne olursa olsun bu tür bir ağaç sadece Chenyu Vadisi'nde yetişir.\nBunun nedeni ağacın geçmiş zamanlarda eski dostların, çay filizinin yanında verdiği sözü unutmamasıdır."
},
"sands": {
"name": "Ayin Simgesi",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Yeşimden yapılmış yuvarlak bir süs. Bir efsaneye göre eskiden ayinlerin başlayacağını gösteren bir sembol olarak kullanılırmış.",
"story": "Bu yeşim süs eşyasının uzun zamandır mühürlü olan kutsal dağdan geldiği söylenir.\nDenizden ayrı düşen bir Yıldız Kabuğunun dalgaların sesini hatırlaması gibi,\nSüs eşyasından akan suların sesi geliyor.\n\nBu tür söylentileri genellikle hanlarda duyabilirsiniz...\n\"Herkes bilir, efsaneye göre dağlardaki en büyük hazine hafif yağmurları getiren işlenmiş yeşim parçasıdır.\"\n\"Fakat dünya dertlerle çalkalandığı zamanlarda iblisler onun gücünü ele geçirmeye yeltenmiş.\"\n\"Böylece dağın efendisi onu paramparça etmiş, her parçayı gizleyebilmek için farklı şekillere sokmuş.\"\n\"Ardından efendi bunları su altına, tepelere gizledi, hatta bazıları tapınaklara verildi.\"\n\"Chenyu Vadisi'nin efsanelerinde bu yeşim süs eşyaları bir ilahın antlaşmasının lütfunu taşır.\"\n\"Bunca yıldan sonra bile kimse onları bulamadı...\"\n\nRahip bu yeşim bileziği üzerinde dikkatle saklıyordu.\nFakat belirli yıllarda sofistike zevklere sahip olmayan bir arkadaşa ayrılacağı günün akşamında gizlice gösterirmiş.\nRahip bileziğin desenlerinden, nereden geldiğinden ve ataları ile bir ilah arasında gerçekleştirilen antlaşmadan söz edermiş,\nFakat arkadaşı havan ve tokmakla ot dövmekle meşgul olduğu için bir kelimesini bile anlamamış.\n\n\"Her yıl böyle kıvranıp duruyoruz ve bu hikayeyi kim bilir kaç kez dinledim.\"\n\"Döndüğün zaman bana çay ikram edeceğini söylememiş miydin? O zaman konuşalım.\"\nFakat sulardan gelen şey, geleceğini düşündüğü şey değildi ve sonunda bir kez daha o sulara gömüldü...\n\nBugüne kadar Yilong Limanı'nın zanaatkarları hâlâ bu şekilde sade süs eşyaları yapıyor.\nTüccarları ziyaret edenler de genellikle bu yeşim bilezikleri kulaklarına koyarmış ve efsanede anlatıldığı gibi,\nDağlara yağan yağmurun sesini gerçekten duyup duyamayacaklarını merak ederlermiş."
},
"goblet": {
"name": "Pınarların Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "İçindeki tatlı suyun dolup taştığı bir çay bardağı. Kim bilir, belki bir Adeptusun verdiği bir hediyedir, belki onlardan kalan bir yadigar, belki de geride bıraktıkları sıradan bir eşya...",
"story": "Bu aslında bir arkadaştan küçük çaydanlıkla bağlantılı bir hediyeydi.\nKadehteki pınar asla kurumaz, bu nedenle geçici olarak konaklamak için ideal bir yerdir.\nGüneşin ve ayın yansımasını muhafaza edebilir, yüzen balıkları bünyesinde barındırabilir.\n\nYakshaya yakıştırılan makus talih ile karşılaştırıldığında çok daha şanslı olduğuna inanıyordu.\nFakat kadim ayinleri miras almanın bedeli karada çok az zaman geçirmek oldu.\nO günlerde, tatlı sular Liyue'de bu kadar yoğun akmıyordu.\nDağların eteğindeki liman şehri ve ovadaki toplanma alanı onun için uzak bir hayalden başka bir şey değildi.\nFakat belanın kendisini bulacağından korkan bu kişi, elinde çay fincanı ile yola çıkmaya karar verdi.\n\nAdı geçen bu \"Liyue Limanı\" kesinlikle bir köy merasimini andırıyordu, kusurlarla doluydu.\nBu yolculuk tartışmalar, mücadeleler ve zorluklarla dolu olacaktı.\nİş konuşmaya gelince ikisi de hünerliydi, bunun farkındaydı ancak söz konusu kalabalıklar olunca tecrübeli sayılmazlardı.\nBu dünyada onlar kadar küçük, kıskanç ve aynı şekilde refahtan korkan iki Adeptus bulamazdınız.\n\n\"Fakat geçmişte birbirimize sayısız sözler verdik. Bu gerçekten güzel bir şey.\"\nAyrılırlarken bunu düşünüyordu.\n\"En azından yolculuk ilginç olacak. Onu bazı eski dostlarla tanıştırabilirim.\"\n\nSonraları maltız ve çaydanlık sık sık kullanıldı. Çay fincanının şekli de insanların ilgisini çekmeye başladı.\nBu sayede herkes masasına ay koyabiliyor ve ayı avuçlarının içinde tutabiliyordu."
},
"circlet": {
"name": "Süzülen Küpeler",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Tek bir yeşim parçasından yapılmış bir çift küpe. Son derece pürüzsüz bir dokuya sahip.",
"story": "Chenyu Vadisi birçok dağa, ırmağa ve hikayeye ev sahipliği yapar. Bunların arasında en ünlüsü şudur:\nUzun zaman önce bir iblisin eline geçen paha biçilmez bir mücevher varmış; ardından taş suya fırlatılmış ve oracıkta dibe batmış...\n\nGeniş nehirler gibi efsaneler de farklı kollara ayrılır. Bu efsanenin kollarından biri şöyle:\nBu mücevher bir zamanlar kutsal bir dağdan gelen yeşimmiş ve Rex Lapis'in eliyle şekillenmiş.\nSulara batıp kaybolan taş ise daha değersiz bir yeşim ya da basit bir fincan olabilir.\nBazıları bu hikayedeki \"yeşim\" taşının aslında çok güzel bir insanı ifade ettiğini söylüyor.\n\nEfsanelere göre insanlar zamanında şunu da görmüş:\n\nGüneş ışığında kuyrukları mücevherler gibi parlayan sayısız koi,\nSuda yaşayan yaratıkların olduğu göllerin ve nehirlerin zincirlerinden kurtulmuş,\nGökyüzünde, rüzgarla birlikte özgürce uçuyormuş.\nBir kişiye ait bir çift yeşim küpe de şekil değiştirmiş."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Parçalanan Kader Amblemi",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%20 Enerji Yüklemesi.",
"4pc": "Element Patlaması Hasarı, Enerji Yüklemesinin %25'i kadar artar. Bu yöntemle maksimum %75 Hasar bonusu elde edilebilir.",
"flower": {
"name": "Muhteşem Tsuba",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Efsaneler, bu süslü el koruyucusunun bir zamanlar Şogun'a ihanet eden Oniye hediye edilen bir kılıca takıldığını söyler.",
"story": "Anne, kendisine her zaman kibar davranmış ve kıymetli bir kılıç vermiş olan Şogun'a keskin dişlerini gösterdi.\nSonunda Mikoshi Klanına dönen tek şey, çok sevdiği o kılıca ait tsuba oldu.\n\nAnnenin bu hayattaki tek dileği, yaşam ve ölüm denilen yazgıların üstesinden kınına sığmayan hırsıyla gelmekti.\nGün geçtikçe soyu azalan savaş Onilerinin namını sonsuza kadar yaşatacak işler başaracaktı.\nGünah kapkara bir kaplanda vücut bulup onu yutacak olsa, o günahın karnını yarıp dışarı çıkardı.\n\nKahramanlığını Elektrik Mitsudomoe sancağı altında herkese ispat edecekti.\nSavaş kıyafeti juunihitoe'ye bulaşan kan lekelerini temizleyebileceğini düşündü.\nAma öfkeyle atan kalbiyle birlikte kıyafeti de simsiyah olmuştu...\n\nO zamandan sonra, aile mirasının varisi olması gereken büyük oğlu şehirden uzaktaki bir köyde inzivaya çekildi.\nO kızla tanışana kadar, kendine dost bellediği dağlar ve ormanlardan başka kimsesi yoktu.\n\n\"Ne üzücü. Geçmişini arkanda bırakmayı o kadar istiyorsan, sana yeni bir isim verebilirim.\"\nKapkara kanatları olan kız, onun geçmişini dinledikten sonra alay edercesine gülümsedi.\n\"O halde adın artık Iwakura olacak. 'Kayadan taht.' Bir insanın ağzından çıkan sözlerle zarar görmeyecek bir isim.\"\n\"Sen, damarlarında Oni kanı akan ölümlü, hoşnut ol. Gül biraz!\"\n\"Yougou Tengu tarafından verilen isimlerin kutsal güçlerle kutsandığını bilmelisin.\"\n\"Ayrıca, 'kaya' ismi sana çok yakıştı, sağlam zihnine ve güçlü kaslarına da uygun.\"\n\n\"Pekala 'Iwakura', gelecek yıl kiraz çiçekleri dökülmeye başladığı zaman burada bir düello yapalım.\"\n\"Oni evladı, kılıç kullanmakta ustalaş ve Yougou Tengu'nun çarpışmaktan utanmayacağı gerçek bir rakip ol.\"\n\"Neredeyse unutuyordum! Eğer bana dokunmayı başarırsan gizemli kılıcının adını 'Tengu Galibi' koyabilirsin!\"\n\"Sonuçta o seviyeye gelmişsen 'tengu karşısında galibiyet' almanı sağlayacak bir kılıcın var demektir.\""
},
"plume": {
"name": "Kopmuş Tüy",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bu, bir zamanlar bir tengu savaşçısının siyah tüyüydü ve kadim bir kılıç ustasının hatırası olarak saklanırdı.",
"story": "Kılıç ustası olmaya yalnızca bir adım uzaklıkta olan adamın etrafı, kılıcının saldırısıyla birlikte etrafa saçılan siyah tüylerle kaplandı.\n... Yıllardır dokunulmaz olan kızı sonunda yakaladım...\n\n\"Of, kıl payı kurtardım. Gerçekten güzel savaştın.\"\n\"Kılıcın senin kuvvetine dayanabilmiş olsaydı...\"\n\"Kesinlikle ölmüş olurdum. Yine de...\"\n\nGelecek yıl, düellomuzu farklı bir yerde yapalım mı Teruyo?\nKızıl kiraz ağaçlarının dökülmesini izleyebileceğin birkaç yer daha biliyorum...\nTengunun titreyen elini tutarken, yok ettiği bu küçük tapınağa baktı.\nKestiği siyah tüylere bakarken, bu kelimeler Michihiro'nun dilinden bir türlü dökülemedi.\n\n\"Sonuçta bana dokunmayı başardın. Bu, kesinlikle senin zaferin.\"\n\nZaferin kimin olduğu henüz belli değildi. Seneye tekrar görüşelim, demek istedi.\n\n\"Kılıcın, artık bir tengunun hızını bile geçebiliyor.\"\n\"Bu on üç yılda yaptığımız düelloların birini bile unutmayacağım.\"\n\"Ama bir Tengu olarak, klanım için yerine getirmem gereken görevler var.\"\n\"Düşünüyorum da ben, senin adını Oni soyunun lanetinden kurtulabilmen umuduyla değiştirmiştim.\"\n\"O savaştan sonra, insan olmayanların soyu gittikçe azalmaya başladı.\"\n\"Her neyse. İnsanlar için yazılmış mutlu sonlara göz dikmemeliyiz. Ama sen farklısın.\"\n\"Sen artık Iwakura'sın. Artık omuzlarında Oni soyunun yükünü taşımak zorunda olan 'Mikoshi' değilsin.\"\n\n\"Hoşça kal Michihiro, lütfen unut beni.\"\n\"Kılıcını Iwakura soyu için kullan... Sadece Iwakura'ya ait olan yolları açmak için...\""
},
"sands": {
"name": "Fırtına Kafesi",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Siyah zemin üzerine boyanmış hercai menekşe desenleri, parlak deniz kabukları ve karmaşık altın işlemeyle süslenmiş olan mühürlü bir kafes.",
"story": "Uzun zaman önce, Seirai Adası'nın semaları kara bulutlarla kaplanmadan önce, anılar bir nefes gibi gelip giderdi.\nNihayetinde sarsıntıları ve fırtınaları içinde tutan seçkin kutu, vadedilen kişiye teslim edilemezdi.\n\n\"Yay koptuğu için mi geldin yine? Tam bir baş belasısın.\"\n\"Kılıçtaki hünerini saymazsak yalnızca ahmak bir kumarbazsın, öyle değil mi?\"\n\n\"Hıh. Beni küçümseme. Okçuluğu bir tengudan öğrendim, unuttun mu? Oldukça da ünlü biri.\"\n\"Ama kılıç kullanmakta o kadar iyiyim ki... Okçuluğumun o kadar dikkat çekmemesinin tek sebebi bu.\"\n\"Aslında düşündüm de okçuluğum böyle ziyan oluyor. Sana öğretmeme ne dersin?\"\n\nZamanında o aptalın kırılan mühür kafesini, bir yandan o ağır sözleri söylerken tamir etmiştin...\nZamanında başkalarını uzaklaştırmak için ağır sözler söylesen de hafifçe gülümsemeden edemezdin.\n\n\"Lütfen ama. Sen artık sorumlulukları olan bir Hatamoto'sun. Neden hâlâ başını belaya sokmaya çalışıyorsun ki?\"\n\"Ayrıca evlisin, çok da tatlı bir eşin var. Neden hayatını aylaklık ederek ve kumar oynayarak geçiriyorsun?\"\n\nAyrıca zaten...\nSorunu tam sormak üzereydin ama cümleni tamamlayamadın ve bir daha bu konuyu açmamaya karar verdin.\nEğer Leydi Saiguu yanında olsaydı, o soruyu çaktırmadan ve neşeli bir şekilde sormanın bir yolunu bulurdu...\n\n\"Neyse, bir önemi yok. Bir günlüğüne de olsa kendime tatil verdim bugün.\"\n\"Tüm bu tapınak işlerini arkamızda bırakalım ve deniz kenarına gidelim, tıpkı sen küçükken yaptığımız gibi.\"\n\nBöylece seni gemilerin limana gidiş gelişini hipnotize olmuş şekilde izlediğin o limana sürükledi.\nTapınağın Teruyosu hakkında söylediklerini, ustasının bütün güzelliğini ve yeteneğini nasıl almış olduğunu dinledin.\nKendi kafasını kestiği dehşet verici kabuslarını dinledin...\nİkiniz de biliyordunuz ki bu sözler, yetişkin olmanın bunalımını gizlemek için söylenen sözlerdi.\n\nUzun, çok uzun zaman sonra...\nDaha önce ikinizin huzurlu vakit geçirdiği o limanda oturup yosun tutmuş resiflere bakarken...\nKumarbazın girdiği iddiayı yine kazanabilmesi ve iyi olması için dua etmek uğruna...\nBir kez daha, elinde kendi ellerinle yaptığın mühür kafesinle, çıkmaya korktuğun o yüksekliklere çıkmayı göze aldın.\nKalbinde o anılara geri dönebilme umuduyla, fırtına ve yıldırımın gücünü topladın."
},
"goblet": {
"name": "Kızıl Matara",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bir zamanlar dünyaca ünlü bir dövüş sanatları ustasının içtiği karmaşık tasarımlı bir matara.",
"story": "Iwakura Michihiro, gizli kılıç tekniği Tengu Savuran sayesinde Kujou Klanının kılıç eğitmeni oldu.\nAyrıca \"Douin\" unvanını aldı ve başarılı kılıç ustaları yetiştiren bir okul açtı.\nNasıl içileceğini çoktan öğrenmiş olan Michihiro, Kujou Malikanesindeki görev yerine gidiyordu...\nTengu Savuran tekniğini tamamlamasıyla birlikte, büsbütün bir harabeye çevrilmiş olan uzaktaki bir tapınağa girdi.\nBurada, bu terk edilmiş tapınağın avlusunda Yougou'nun Tengusu ile son on üç yılda, on üç defa çarpışmıştı.\nKendini \"Yogou'nun Teruyosu\" olarak adlandıran siyah kanatlı tenguyla çarpışmasını hatırladı.\n\nOn üç yıl bir rüya gibi geçip gitti.\nGölge düşmüş bu geçidin içinde kızıl kar taneleri uçuşuyor.\nArtık uzaklardasın.\n\nGökten düşen karlar gibi, Kutsal Kiraz Ağacı da yapraklarını döküyordu.\nUzak tapınak, taptığı tanrısını kaybetmişti ama öyle ya da böyle ayakta duruyordu.\nKaynak suları kadar berrak bir kahkaha dağlarda yankılandı.\nAncak ikisi, bir daha asla bu ıssız alanda bulunmayacaktı."
},
"circlet": {
"name": "İşlemeli Kabuto",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Soylu bir samuray tarafından takılan sağlam ve sert bir miğfer.",
"story": "\"Bay Douin, merak ediyordum da kılıcın gerçekten yıldırımı kesebiliyor mu?\"\nGenç Kanjou Başkanı Hiroshi, kılıcını kınına koyarken böyle söyledi. Douin donuk bir ifadeyle cevap verdi:\n\"Olur mu öyle şey? Bu, en fazla havadaki bir Tenguya zarar verebilir.\"\n\"Böyle söylesem bile daha önce bir tenguyu yenebilen kimse olmadı. Bir kere bile.\"\n\n\"Öyle mi? Bu durumda gizemli kılıcının adı 'Tengu Savuran' nereden geliyor?\"\nDouin'in cevapsız kaldığını görünce zamanında Ritou'yu inşa etmiş olan Kanjou Başkanı şöyle söyledi:\n\"Ah, o yaşlı Kujou önce davranmasaydı, seni işe almayı çok isterdim.\"\n\"Seirai'den Ako Domeki bile kılıcının karşısında duramaz...\"\n\nO tengu, fırtına bulutlarını dağıtarak ona yeni bir ad ve yeni bir hayat verdi.\nPaslı kılıcı Douin'e fırlatıp kendisine, bir tenguya saldırmasını söylemişti.\nKılıcı kırıldıktan sonra tengudan duyduğu son sözler bunlar oldu..."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Kayıp Cennet Çiçeği",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "Element Ustalığını 80 artırır.",
"4pc": "Kuşanan karakterin Çiçeklenme, Aşırı Çiçeklenme ve Filizlenme tepkimelerinin Hasarı %40 artar. Ayrıca kuşanan karakter Çiçeklenme, Aşırı Çiçeklenme veya Filizlenme tetiklerse yukarıdaki etkiye ek olarak %25 bonus daha kazanır. Bu etkinin her bir kademesi 10 saniye sürer. Aynı anda 4 kademeye kadar birikebilir. Bu etki her bir saniyede bir defa tetiklenebilir. Bu etki, kuşanan karakter savaş alanında olmasa da tetiklenebilir.",
"flower": {
"name": "Ay-Khanoum Enginliği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Kadim ve soyu tükenmiş güzel bir çiçeğin görünümü verilmiş ametist bir çiçek.",
"story": "Sadece Cinlerin hatırladığı bir zamanda Çiçeklerin Efendisi gökler tarafından sürgün edilmişti.\nGörkemli bedeni, talan edilmiş bir kabuğa dönüşmüş, insanlar da akılları başlarından alınarak cezalandırılmıştı...\n\nEfsaneye göre Çiçeklerin Efendisi çorak topraklarda yetmiş iki gün yürüdü...\nAmansız çakıllar topuklarını yardı, yaraları berrak pınarlara, sınırı olmayan nehirlere dönüştü.\nO zamandan beri o nehirler, gece mavisi zambakların yetiştiği yeşil bahçelere dönüştü.\nSu zambakları Cinlerin anasıdır ve Cinler, sarhoş edici rüyalardan ve üzüntülü hatıralardan doğmuştur.\n\nİlk Cinler bilge yaratıklardı. Masum rüyalara ve bir o kadar da tatlı aşklara daldılar.\nYeni Cinler, yaratıcılarına teşekkür etmek için hanımlarını kolundan tuttu ve ona yabani kasımpatıdan bir çelenk verdi.\n\n\"Ey Çiçeklerin Efendisi, bahçelerin efendisi, sana bizi terk etmemen için yalvarıyoruz!\"\n\"Lütfen rüya ana, şarabın ve unutuluşun hanımı, bu bahçenin kraliçesi olarak kalman için sana yalvarıyoruz.\"\n\nCinlerin bu nezaketinden etkilenen sürgün tanrı, bu çiçek bahçesinde kalmaya karar verdi.\nUğradığı her yerde aya benzeyen muhteşem mor çiçekler açtı ve onlara da \"Padisarah\" adı verildi."
},
"plume": {
"name": "Soluk Ziyafet",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Uzun süre önce soyu tükenmiş olan bir kuş türünden kalma bir tüy. Çiçek Tanrıçası'nın kadim müritleri bunu altın ve mücevherlerle işlemiş.",
"story": "Yalnızca Cinlerin ağıtlarının duyulduğu bir zamanda Vahaların Hanımı son kararını verdi.\nO anda kaderinin, bir bulmacadan ziyade gizemli bir kapıyı açan bir anahtar olduğunu öğrendi.\n\nKral Deshret'in sözlerinde ve arzularında, bu dünyayı yöneten saçma düzeni aşabilecek bir ihtimal gördü.\nKutsal taht tarafından bahşedilen lütfu reddeden kızıl taçlı kral, kendi iradesiyle yeni bir yol arayışına girdi...\nOnun gösterdiği gelecek harap ve kasvet içindeydi. Kral ufacık bir taviz bile vermeyi reddetti.\nYolculuğun tehlikelerle dolu olduğunu ve en sevdiklerinin gözleri önünde yok olabileceğini bile göze alarak...\nKızıl Hükümdar asil bir yalan seçti ve müritlerine unutulmaya giden bir yolda rehberlik etti.\n\n\"Rüzgarlara zincir vurmaktan başka bir isteğin yok. Kutsallığın mabedinde insanlık, tanrıların tanrısı olacaktır.\"\n\"Böylesine gerçekçi olmayan bir rüya eninde sonunda bitecekti. Yalanların döndüğü harabelerde insanlık, kralların kralı olacaktır.\"\n\nÇiçeklerin Efendisi, arkadaşının aptallıklarına boyun eğdi ve tanrının tutkularında yanıp tutuşan görkemli bir isyanı fark etti.\nBinlerce kişinin bilgeliğini bir araya toplayan bir fikir ve onların rüyalarını güçle birleştirmeye yönelik büyük bir girişim.\nBurada yatan şey yalanlardan daha fazlası, burada yatan şey umut kıvılcımları gibi yanan insanlığın geleceği...\n\nRüyalardan eninde sonunda uyanılır ve içinde bulunan manzaralar da kaybolur gider. Açan çiçeklerin gerçek anlamı da tıpkı böyledir.\nİnsanlık, yalnızca bir tanrının yanılgısının getirdiği yıkımdan geçerek kutsal iradeye karşı gelmeyi öğrenebilir...\nTıpkı Tanrı Kral'ın bu gizli isyanı düzenlediği gibi, hayatta kalmak da yalnızca bireysel iradeyle gerçekleşebilir.\nÇiçeklerin Efendisi, insanların duygularının önemsizliği şöyle dursun, bir aşkın bir şarap kadar tatlı olacağını hiç düşünmemişti.\nNe kadar zeki de olsa, bu küçük varlıkların ne zaman gerçeği anlayacağını bilemiyordu...\n\n\"... Bu sözde tanrılar, en başından beri sana gereksiz gelmiyorlar mıydı?\""
},
"sands": {
"name": "Zamanda Donmuş Bir An",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Bu kum saatinin içindeki kumlar, saati hangi yöne çevirirsen çevir sanki zamana karşı geliyorlarmış gibi hiç kıpırdamazlar.",
"story": "Sadece Cinlerin iç çektiği bir zamanda Çölün Efendisi, sevgilisi için bir mezar yaptı.\nKumun derinliklerindeki gömülü mücevherleri güç kaynağı olarak kullanarak ve Cinlerin yardımını alarak bir Sonsuz Vaha yaptı.\n\nUzun zaman sonra \"Sonsuz Vaha\" efsanesi çöldeki göçebe kabileler arasında yayıldı.\nAvareler bu yerin sürekli yeşillik içinde olduğunu ve uykudaki Çiçek Tanrıçası tarafından yönetildiğini iddia ederler.\nAvareler, Cinlerin son annesi olan Ferigees'in vaha kapılarını koruduğunu ve...\n... Yanına gelen her ölümlüyü iyi ya da kötü olsun şefkatle kutsadığını söylüyorlar...\n\nTanit, Uzza, Shimti ve diğer kabilelerin liderleri kendilerine \"Çiçek Tanrıçası'nın Kızları\" derler.\nOnlar temelden inançla ve kanla birbirlerine bağlıdırlar ve efsanevi Padisarah bahçesinin hayali de onları bir araya getirmiştir.\nDört bir yana yayılmış ve zor durumda olan çöl kabileleri, Sonsuz Vaha ve sonsuz bilginin peşindedir.\n\nTanrıçalarının geride bıraktığı kehanete göre, medeniyet yanıp kül olsa bile insanlık yine kendi azmiyle muvaffak olacaktır...\nTanrıların önderliğinden mahrum olsalar ve uzun süre önce ölmüş tanrıçalarının hatırasıyla birlikte olmaya zorlansalar bile,\nBu gözyaşlarıyla dolu tuz çölü, insanlığın ilerleyişini ve ebedi yalan olan \"Sonsuz Vaha\" arayışlarını durduramadı.\n\n\"Efendim... Neden kum tepelerini akışının durdurdunuz? Neden onları uçuran rüzgarlara engel oldunuz?\"\n\"Tıpkı bu kum saati gibi, bu kristal kum taneleri de bir araya gelecekse varlıklarının ne manası var o zaman?\" \n\"Sonsuzluk cennet değildir, aksine çözünmesi imkansız olan ve çıkarılamayan bir lekedir.\"\n\"Çiçek gibi açanlar, çiçek gibi solarlar. Çiçeklerin mevsimi, 'ölüm' gibi olaylardan etkilenmez.\"\n\nBir keresinde üç yoldaş sağdan soldan muhabbet ediyorlardı, çölün rüzgarları onların sözlerini almış ve zamanın ötesine taşımıştı...\nUzaktaki çölde bir yerlerde, zamanla taşlaşmış olan bir vahanın hayali halen bir kabilenin zihninde yer eder ama...\n... Bu göçebe insanlar, kum tepelerinin arasında yaşam ve ölüm döngüsüne devam etmektedir..."
},
"goblet": {
"name": "Sırdaşın Büyülü Şişesi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Mor kristalden yapılmış küçük bir şişe. Zümrüt bir kapak ile sıkıca mühürlenmiş.",
"story": "Cinlerin sessiz olduğu bir zamanda Kral Deshret, en derin arzularını Çiçeklerin Efendisi'nin önüne döktü...\nAy ışığının çehresi nar şarabı damlacıklarının arasında gezinirken en sevdiği arkadaşı sonunda Çiçeklerin Efendisi'ni ikna etti.\n\nO gece Kral Deshret'in ne konuştuğunu halen kimse bilmiyor. En yaşlı Cin bile onun ne dediği konusunda sessizliğini koruyor.\nKral Deshret'in karanlıkta ortaya çıkardığı, en bilge tanrıları bile şok edebilecek olan o gizli arzuları kimse bilmiyor.\nAma Çiçeklerin Efendisi bu konuşmadan sonra bir aydınlanma yaşadı. Bu, çok daha önceden onun öngördüğü ve hesabını yaptığı bir şeydi.\nÇöl ve vahalar en özerk olan yerlerdi ama isyankar düşüncelerin en büyüğüne de onlar sahipti.\n\n\"Söylediğin sırları, sana ve Bilgeliğin Efendisi'ne duyduğum sevgiden dolayı saklayacağım.\"\n\"En büyük arzularını dindirmek için sana bir köprü yapacağım ama kristal safir çividen korkmamalısın...\"\n\"Seni çok derindeki bilgilere götüreceğim ama daha önce de uyardığım gibi bu takastan büyük bir kayıpla çıkacaksın...\"\n\"Her ne olursa olsun dersimi yüreğinde sakla. Göğün elçilerinin çarptırıldığı cezaları hatırla.\"\n\"Şunu bilmeni isterim ki, bu dünyada bir umut varsa eğer, bu umut en sıradan ölümlüler içinden çıkacaktır.\"\n\nZifiri karanlığın içinde, en iyi arkadaşına gökler ve hiçlik hakkında her şeyi öğreneceği yolda rehberlik etti.\nBedenini bir yol ve vahaları da takas için kullandı ve sarsıcı ışığın, en derin arzularını oluşturmasına izin verdi...\n\nTanrılarından birini kaybeden gökte bir fırtına koptu, gökyüzünü sarı kumlar kapladı ve her şeyi yuttu.\nKral Deshret, gökleri yutan kum fırtınalarının içinden geri döndü. Çiçeklerin Efendisi ise bir daha hiç görülmedi.\n\n\"... Az önce seni rüyamda gördüm... Sanırım kristal labirentin duvarlarından geçiyordun... Görebildiğim tek şey ise... Sadece kumdu...\""
},
"circlet": {
"name": "Ametist Taç",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Ametist ve zümrütle süslenmiş bir taç. Çiçek Tanrıçası'nın kadim rahipleri tarafından takılan bir başlığa benziyor.",
"story": "Sadece Cinlerin şarkı söylediği bir zamanda, Çiçeklerin Efendisi bir keresinde Kızıl Kumların Kralı ile karşılaştı.\nKralların güç uğruna birbirleriyle çarpıştıkları bir çağda, Kral Deshret tahtının diğer iki kralla paylaşılmasına müsaade etti.\n\nCinler, üç arkadaşın birlikteliğini kutlamak için zümrüt ve yakut işlemeli bir tahtı miras olarak bıraktı.\nSonsuz Vaha'nın ve açan Padisarahların anısına, Çiçeklerin Efendisi ametistten yapılma bir taç taktı.\n\n\"Ama 'sonsuzluk' kelimesi tam bir yalandan ibaret. Sarhoşluk ve aşk, hatıraları yalnızca kırık rüyalara dönüştürebilir.\"\n\"Bir keresinde bana neden sürekli iç çektiğimi sormuştun. Bu gece hazır ay da parlakken sana maziyi anlatayım...\"\n\n\"Sükunet ve barışın olduğu uzun bir zaman önceydi. O zamanlar ilahi elçiler insanlarla açıkça konuşur ve göklerden haber getirirlerdi...\"\n\"Ama zamanla istilacılar gökten indiler ve beraberlerinde yıkım getirdiler, nehirleri kuruttular ve vebaları yaydılar...\"\n\"İstilacılar, önceki soydaşlarıma savaş getirmiş olsalar da aynı zamanda bizleri bu diyara bağlayan prangaları kıracak olan yanılsamaları da getirdiler...\"\n\"Ama göklerin efendisi, yükselen sanrı ve atılım dalgalarından korkarak yeryüzünü onarmak üzere ilahi çivileri indirdi ve ölümlüler diyarını yok etti...\"\n\"Sonrasında bizler sürgünün acısına katlandık. Göğe ve aydınlanma gücüne giden bağımız kesilmişti...\"\n\n\"Felaketten beri göğe tekrar bakmamam için uzun süredir lanetliyim. Şimdiye kadar kendimi tutabilmiş olmam benim için büyük bir şans...\"\n\"Ama memleketim, yıldızlar ve uçurum arasındaki bir felaketin kristallerin yüzeyinde sürekli belirmesi gibi hep beni çağırıyor.\"\n\"Uyarılarıma kulak ver, sakın Dörtlü Gölgenin Efendisi'ni arama ve yıldızlar ile hiçliğin gizemlerini sorma.\"\n\"Yoksa ceza çivisinde de gösterildiği gibi kendini bir felaketin pençesinde bulursun.\"\n\nBuna rağmen Kral Deshret, arkadaşının uyarılarını reddetti ve bu uyarıları ihlal edeceğine dair sessizce yemin etti.\nAy ışığının altında arkadaşının gözlerini silerken kendi arzularını da Çiçek Tanrıçası'na anlattı..."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Kumarbaz",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "Element Becerisi Hasarını %20 artırır.",
"4pc": "Bir düşman yendiğinde %100 ihtimalle Element Becerisi Bekleme Süresi sıfırlanır. 15 saniyede bir uygulanabilir.",
"flower": {
"name": "Kumarbazın Broşu",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "İçine zar saklanabilen, büyük ve lüks bir çiçek.",
"story": "Kumarbazlar kazandıkları servetle hava atmaya bayılır. Servetin tek gecede ellerinden kayıp gitme ihtimalini düşünmezler bile.\nO da kulaklarına yabancı diyarlardan gelmiş kocaman bir çiçek takardı. Görenler gözlerini alamazdı.\nFakat çiçeğin içine gizlenmiş hileli zarı hiçbiri fark etmezdi.\nKumarbaz, acil durumlarda bu zarı çiçeğin arasından gizlice çıkarırdı.\nTetikteki konukların gözlerinin önünde, hileli zarı oynadıkları zarla değiştirerek oyunu kendi lehine çevirirdi."
},
"plume": {
"name": "Kumarbazın Tüylü Aksesuarı",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Büyük bir kuşun kuyruk tüyü. Elindeki kozu saklamak için mükemmeldir.",
"story": "Bu renkli tüy, bir zamanlar bir kumarbazın şapkasını süslerdi. O kadar gösterişliydi ki gerçek soylular ona tiksintiyle bakardı.\nFakat tüyün altına gizlenmiş incelikli mekanizmayı kimse fark edemezdi.\nZamanı geldiğinde, kumarbaz oyundaki bir kartı buraya saklar ve oyunun seyrini değiştirecek gizli kartla değiştirirdi.\nKarşısındakini hor gören mağrur soylular ise kartı görünce şaşkınlıktan bakakalırdı."
},
"sands": {
"name": "Kumarbazın Cep Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Bir zamanlar sahibini ölümcül bir darbeden kurtarmış olan parçalanmış bir cep saati.",
"story": "Kumarbazın hilesinin işe yaraması için zamanlamanın mükemmel olması gerekirdi.\nO yüzden göğüs cebinde her zaman bu altın cep saatini taşırdı.\nOynadığı sayısız oyunda, en kritik anlardan son derece hassas zaman algısı sayesinde kurtulmuştu."
},
"goblet": {
"name": "Kumarbazın Zar Kabı",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bu kap yalnızca bir amaç için üretildi. Kesinlikle ama kesinlikle içinde gizli bir bölme yok.",
"story": "Her kumarbazın az da olsa batıl inancı vardır. Mesela çoğu, özel yapılmış zar kaplarına pek bir meraklıdır.\nBu da onun özel yapılmış zar kabıydı. Lakin beklentilerin aksine hileli bir kap değildi, içinde gizli bir mekanizma yoktu.\nAtılan zarın ne geleceği yalnızca kadere bağlı değildir, işin yarısı da kişinin kendi elindedir.\nGelgelelim ki kendisi kumar masası dışında asla zar atmamıştır."
},
"circlet": {
"name": "Kumarbazın Küpeleri",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Takıldığında zihni sakinleştiren ve durumu mantıklı bir şekilde değerlendirmeye iten bir çift mavi küpe.",
"story": "Bu gösterişli küpeler, kumarbazın geçici servetinin en iyi simgeleyen şeylerden biriydi.\nMücevherin parıltısı, gökyüzünü veya bir gölü seyretmek kadar huzur veriyordu insana.\nKumarbaz, oyun sırasında soğukkanlı kalabilmek için küpelerin üzerine hafif bir sakinleştirici sürerdi.\nUcunda ölüm olan bir kumar oyunu sırasında sakin ve soğukkanlı kalabilmek kazanmanın sırrıydı."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Yaldızlı Rüyalar",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "Element Ustalığını 80 artırır.",
"4pc": "Bir Element Tepkimesi tetiklendikten sonraki 8 saniye boyunca bunu kuşanan karakter, gruptaki diğer karakterlerin Element Türlerine göre güçlendirmeler elde eder. Kuşanan karakterle aynı Element Türüne sahip olan her bir grup üyesi için Saldırı %14 artarken Element Türü farklı olan her bir grup üyesi için Element Ustalığı 50 artar. Bu güçlendirmeler en fazla 3 karakteri kapsar. Bu etki her 8 saniyede bir tetiklenebilir. Bunu kuşanan karakter savaş alanında olmasa bile etkilerini tetikleyebilir.",
"flower": {
"name": "Demirden Düşler Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Dövülmüş koyu altından yapılmış bir çiçek tomurcuğu. Kızıl çekirdeği hiç açmayacak taç yapraklarıyla kaplı.",
"story": "\"Altın rüyada hiç kimse acının tadına bakmak zorunda kalmayacak.\"\nKadim efsaneler birbirinden hiç ayrılmayan üç arkadaşı anlatır.\nBir tanesi gül gibi kurudu ve çamurda çürüdü.\nKum fırtınaları, çiçeklerin krallığını sadece bir hikayeye, şarkı içinde bir rüyaya çevirdi.\n\nArkadaşlardan biri çölün bir köşesinde şimdiye kadar görülmemiş büyük bir vaha yarattı.\nBir diğeri tüm zekasını ve enerjisini çölün ortasında sonsuz bir serap yaratmak için kullandı.\nKimsenin yüzünde acı ve ayrılığın izi kalmamalı.\n\n\"Ay avuçlarından kayıp gittiğinde ve yalnız gümüş ışık, kum okyanusundaki labirentten çekildiğinde,\nrüyadaki arkadaşının yakıcı bir güneş gibi nasıl parladığını hatırlaman ümidiyle.\"\n\nBöylece saplantılı anılar, yanan yeni dünyadan dumansız bir ateş gibi yükseldi.\nBir gözüyle geçmişe, öbür gözüyle düşler dünyasına bakanlar işte böyle kaybolurlar.\nBu yüzden o bilgeliğin derinliklerine baktı ve yumuşak fısıltıları dikkatle dinledi..."
},
"plume": {
"name": "Yargı Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bu özel tüy bir zamanlar suçluluğu ölçmek için kullanılırdı ama asıl işlevini yitireli çok oldu.",
"story": "\"Yeni bir dünyada her şey güzel olacak.\"\nKadim zamanlarda gökler sessizliğe büründü ve dünya efendisini kaybetti.\nMedeniyet ve refah geçmişte kaldı, dünya boğucu bir karanlığa gömüldü.\n\nDaha sonra, zamanın bile tersine çeviremediği yasa, çöldeki tüm hayatı yeniden şekillendirdi.\nYürek tüyle tartılır, bilgelik dökme demirle ölçülür ve ikisi birlikte özverili hükmederdi.\nTanrı Kral'a itaat, çöldeki bu cennete kazınmış kan yasasına dayanırdı.\nHükmün idealleri derin bir üzüntüyle çarpıtıldığında rical de suç ortağı oldu.\nSarayın temelden çöküşünü görmezden gelmek karanlık ve öngörülemeyen bir geleceğe doğru hızla gitmek demekti.\n\n\"Tüm hainler acımasızca yargılanmalı\nve hüküm kesinlikle ölüm olmalı.\"\nDaha sonra, kurallar kibir ile yozlaşıp prangaya dönüştü\nve zavallı yurttaşların kaderi Tanrı Kral'ın seçimlerine zincirlendi."
},
"sands": {
"name": "Mazideki Yıllar",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Çölün kadim hikayesini anlatan koyu altın renkli bir güneş saati.",
"story": "\"Altın görüş en eski haliyle ortaya çıkacak.\"\nBaşlangıçta, çeşitli kabileler çölde yaşarlardı. Kökleri toprağa bağlıydı.\nKan kanunlarına uydular ve hafızalarına kazınmış olan o kıtlık zamanından korktular.\n\nDaha sonra zaman, kum taneleri gibi uçup gitti ve Tanrı Kral'ın büyük gölgesi her yeri sardı.\nO unutulmuş çağda, tanrılar yeryüzünü şekillendirerek vahaları ve akan pınarları yarattılar.\nTanrı Kral'ın peşinden, kabileler yüksek duvarlar, tahtlar inşa edecek ve müreffeh derebeyliklerde toplanacaklardı.\nTanrı Kral'ın simasını taklit eden derebeylikler, uzun zaman önce krallarının ve rahiplerinin olduğu günleri de hatırladılar.\nO günlerde bilge krallar göklerden kehanetler aldılar. O topraklar henüz felaketin ne olduğunu bilmezdi...\n\n\"Bilge kral, bilgeliğiyle altın geçmişi canlandıracak\nve sonsuz gücüyle zamanı durduracak.\"\n\nGerçi eninde sonunda kum denizinin kralı ve insanlarının altın çağı gelecekti.\nAltın rüyalar sizi çağırıyor, ey diyar diyar dolaşan kum taneleri. Orada ne keder ne de ayrılık var."
},
"goblet": {
"name": "Bal Tadında Son Bir Ziyafet",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bir zamanlar büyük ve kadim bir ziyafette kullanılmış bir şarap kadehi. Mazideki ihtişamından bir eser kalmamış.",
"story": "\"Bolluğun sevinçleri acıyla bitmeli,\nve tatlı anılar bir bulut gibi geçip gitmeli.\"\nBaşlangıçta ziyafetler, çiçeklerin ve mehtaplı gecelerin hanımına; iktidar, çölün kralına ve hayat ise bitkilerin muhafızına aitti.\nParlak gümüş ay, parıldayan altın güneş ve zümrüt tarlalar gibi üç Tanrı Kral da arkadaşlıklarını yeminle bağladı.\n\n\"O günlerde ay ışığı, mutluluklarını bülbüle ve güle anlatırdı.\"\n\"Ve o kadar korkmuş ve utanmışlardı ki, karşılık olarak hiçbir şarkı söyleyememiştiler.\"\n\"Barış ve rahatlık hüküm sürdü ve bu kaygısız cennette ne bölünme ne de talihsizlik vardı...\"\n\"Keşke parıldayan bir serap kadar güzel bu harika günler sonsuza kadar sürseydi ve ayrılığın acısını tatmak zorunda kalmasalardı.\"\n\nDaha sonra zaman, gece ile gündüz arasındaki sözleşmeyi bozdu ve kadim yemini yok etti.\nAy ışığının aydınlattığı gece kuma gömüldü ve güneş acımasız bakışlarıyla her yeri sardı.\nTanrıların ziyafetini paylaşan rahipler ve halk, o güzel ve bir rüya kadar kısa olan o anı hatırladılar.\nAma sonunda, rüyalar aklın pençesinden kurtulamadı ve onları bin parçaya ayıran cansız bir makinaya atıldı,\nve o makinanın kalbinden ve karanlık kabustan yeni bir zihin ortaya çıktı...\n\n\"Tüm düşünceler bir, tüm planlar bir olsun.\"\n\"Böylece insanlık efendilerin efendisi ve tanrıların tanrısı olacak.\"\nBöylece ağıt, kralların en yalnız kralı için yakıldı\nve yaldızlı kumlar ise kendisini bekleyen feci sonucu çoktandır biliyordu."
},
"circlet": {
"name": "Kum Kralının Gölgesi",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bu altın işlemeli korumalık bir zamanlar çöl rahipleri tarafından kullanılırdı. Çöl halkının efsanevi hükümdarının kullandığı bandın benzerini üretmek için yapılmışlardı.",
"story": "\"Hükümdar güneş gibi parlayan bir ışıkla gelecek\nve halktan gül dikenlerinden örülmüş tacı alacak.\"\nİlk ilahi sütun gökten indi, ağaçları ve çayırları akan kumların altına gömdü.\nAltın güneş battı sonra tekrar yükseldi, kum denizini gösterişli bir ölüm örtüsüyle kapladı.\n\nDaha sonra, zamanın zehirli rüzgarları ölülerin uykusunu böldü ve geçmiş zamanlara dair sanrılara neden oldu.\nO lanetli zamanda, birçok şehir bereketli vahaların üzerinde büyüdü.\nRahipler, Tanrı Kral'ın ideallerini takip ederek ütopyaları adaletle yönetecek, bolluğu her yere yayacaklardı.\nBir keresinde, bilge ölümlü kral ve din adamları ilahi kehanetleri şahsi olarak aldı. Onlar ülkenin efendileriydi.\nBugün de vahalarda vekil olarak hüküm sürenler tanrıların gölgeleridir.\n\n\"Kraliyet nişanları ve ilahi asalar, hünnap gibi ülkenin her tarafına dağılmış durumdalar\nve onun gölgesi altında tebaası gelişip bilgi sahibi olacak ve yaşamaya devam edecektir.\"\n\nBir süre sonra, yanıltıcı deliliğin yanı sıra saçma kararlar verilecekti;\ninsanları acı bir sona doğru yönlendirmek için güzel beklentileri yem olarak kullanmak gibi."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Gladyatörün Son Yemini",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%18 Saldırı.",
"4pc": "Bu yadigar setini kuşanan karakter bir Kılıç, Çift Elli Kılıç veya Mızrak kullandığında Normal Saldırı Hasarı %35 artar.",
"flower": {
"name": "Gladyatörün Anıları",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Kimse efsanevi gladyatörün neden bu çiçeği göğsüne taktığını bilmiyor. Bu çiçek, acımasız savaşçının tek zayıf noktasıydı.",
"story": "Gladyatörün ustasının yavaşça kopardığı sıradan bir çiçek.\nOndan bir broş yaptı ve gladyatörün göğsüne iliştirdi. Bu çiçek gladyatörün narin yanının sembolü oldu.\n\nGladyatör yaşayan bir efsane olmadan önce genç ustasıyla bahçede gezinirdi.\nUstası bir çiçeği kopardı ve sessiz köleye verdi.\n\"Her hediye iyilik olsun diye verilmez. Bazen sadece bir anlık hevesle sunulur.\"\nÇok uzak bir gelecekte bir gün, gladyatörün kurnaz ustası ona bu sözleri söyleyecekti.\n\nYenilmez gladyatör, sonunda yabancı kızın önünde diz çöktü.\nO anda yıllar önce gördüğü bir hayali hatırladı.\n\"Ne güzel çiçekler! Bu çiçekleri görmek için ne zaman yola çıkabileceğim?\"\n\"Yabani çiçeklerin güzelliğini görmek isterim.\""
},
"plume": {
"name": "Gladyatörün Kaderi",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Özgür bir kartal gibi uçan hayallerin tüyü. Gladyatörün efsanevi hayatının sonunda, bu veda hediyesi onun göğsüne gerçek özgürlüğü bilen bir kartal tarafından bırakılmıştı.",
"story": "Galip gladyatör için yolun sonu nihayet gelmişti.\nGenç mücadeleci, gladyatör karşısında son kez saygıyla durdu.\n\nZaferin verdiği kibir ve özgürlük arzusu, sabah sisi gibi havada dağıldı\nve şafak ışığı, sonunda kan kırmızısı bulutların arasından arenayı aydınlatırken gladyatör uçan bir kuş gördü.\n\nÖzgürlüğüne kavuşmasına sadece bir kapışma kalmışken gladyatör, adı sanı duyulmamış bir kıza yenildi.\nKalabalığın arasında duyulan çığlıklar ve feryatlar arenayı gök gürültüsü gibi kapladı ancak galip gelen kız rakibini infaz yoluyla küçük düşürmeyi reddetti.\nKılıcını rakibinin boğazına geçirmeyi ve yaşamını bir köle gibi sonlandırmayı kabul etmedi.\n\nGladyatörün iyileşen yaraları görünmez tüylerle kaplıydı.\nNihayet bir kuş gibi özgür olan gladyatör, yeni bir yolculuğa çıktı.\nÇiçeklerin açıp kuşların uçuştuğu yere doğru yola koyuldu."
},
"sands": {
"name": "Gladyatörün Özlemi",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Gladyatörün kanlı arenada geçirdiği günleri takip eden bir saat. Onun için özgürlüğe giden bu uzun yolda geçirdiği günleri sayıyordu.",
"story": "Gladyatör bu kum saatini kendisi yaptı. Her mücadele öncesinde kum saatini çevirirdi.\nKum saatinin kumları artık akmadığında, gladyatör kendi kanında yatarak can vereli epey olmuştu.\n\nGladyatör, arenaya girmeden önce bu kum saatini bir kenara koyardı.\nMücadele sona erip kalabalık onu alkışlamaya başladığında, kum saatindeki kumlar hâlâ akardı.\n\nGladyatör, son mücadelesinde genç bir kızla karşı karşıya geldi.\nOnun gözlerinde, hem utangaç bir genç kızı hem de şiddetli bir dişi aslanı gördü.\nGenç kız ise gladyatörün ayaklarında yılların eskitemediği kırılmaz prangaları gördü.\nBu, yaşlı gladyatörün yıllardır görmediği bir mücadele oldu. Şiddetli olsa da tatmin ediciydi.\nAncak mücadele aniden sona erdi. Kılıç gladyatörün kalbine saplandı ve kum saatindeki kumlar akmayı kesti."
},
"goblet": {
"name": "Gladyatörün Sarhoşluğu",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bir zamanlar şampiyon olan bir gladyatörün altın kadehi. Düştüğü o kader anına kadar onun görkemiyle dolup taştı.",
"story": "Altından yapılmış göz alıcı bir kadeh. Şampiyon gladyatörün ustasından bir hediyeydi.\nŞampiyon gladyatör, ister kaliteli şarabı isterse mağlup ettiği rakiplerinin kanlarını bu kadehten içti.\n\nGladyatör bir zafer daha kazandı. Vücudu yara bere içindeki gladyatör zaferini ustasına adadı.\nZafer, onur ve kalabalığın alkışları kaliteli şaraptan daha fazla başını döndürüyor, acısını dindiriyordu. \n\nUstası şölene katılmasına izin verdi ve ona bu kadehi armağan etti.\nOnun için özel olarak yapılmış şahane bir kadehti bu. Ustasının ona ne kadar önem verdiğinin göstergesiydi.\nAncak kibrin altın zincirleri gladyatörü de sarmış, arzu denilen zehirli yılan dişlerini boğazına geçirmişti.\nZafer şarabını tatmak için duraksayan gladyatör, o anda özgürlüğe kavuşma şansını kaçırdı."
},
"circlet": {
"name": "Gladyatörün Zaferi",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bir zamanlar seyircilerin gök gürültüsü gibi alkışları eşliğinde kanlı kollarını gururla geren efsanevi bir gladyatörün miğferi.",
"story": "Gladyatörün tüylerle kaplı kaskı.\nCoşkulu seyirciler için bu kask yenilmezliğin sembolüydü.\n\nEfsanevi gladyatör sayısız mücadele vermişti. Kılıcının önünde ne bir insan ne de bir canavar ayakta kalabilmişti.\nZafer kazandığı her gün, şampiyon gladyatör kapıdan geçerken kalabalık onu kahraman gibi karşılardı.\n\nBir köle ancak zafer anlarında kendisini bir usta gibi hissedebilirdi. Fakat özgürlüğün soluk ışığının karanlığa gömülmesiyle bu, beyhude arzusunun bedelini ağır ödedi.\nZafer gününde gladyatör bir an için hücresinin dışındaki dünyayı gördü. Özgürlüğe bir adım yaklaşmıştı.\n\nOysa kaskı arenaya düştüğünde, hem gladyatör hem de seyirciler anladı ki her şey uydurmaymış.\nZavallı hayatını ona adaması hiçbir şeyi değiştirmedi. Ustası onu her zaman değersiz bir köle olarak görecekti."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Altın Kumpanya",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "Element Becerisi Hasarını %20 artırır.",
"4pc": "Element Becerisi Hasarını %25 artırır. Ek olarak, karakter savaş alanında değilken Element Becerisi Hasarı %25 daha artar. Bu etki, karakter savaş alanına geldikten 2 saniye sonra kaybolur.",
"flower": {
"name": "Altın Şarkı Çeşitlemesi",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "İstiridye, sedef ve altın yapraktan yapılmış, gururla açan bir çiçek.",
"story": "Kaderin şarkısı bir zamanlar su yollarından geçer ve medeniyet ile düzenin ahenkli melodisini her yana yayardı.\nNotaların ulaştığı yerlerde vahşetin yerini aydınlanma aldı ve düzeni olmayan ilkel topraklar tamamen yeni bir şeye dönüştü.\n\nGüçlü deniz meltemleri esti ve köksüz su zambakları da meltemle birlikte savruldu.\nDenizdeki otlar kadar kısa ömürlü olan bir kabilede genç müzisyen bir savaşçıyla tanıştı.\nYıldızlar kadar çok olan fetih şiirlerinin arasında bu şarkı çok da dikkate değer bir şey değildi.\nAncak dalgalar şövalyelerin arasındaki arkadaşlıklara tanıklık etti ve onları nasıl bir son beklediğini önceden haber verdi.\n\nGenç müzisyen, barbarların adi tutkularından henüz kurtulamamıştı ve fethedilen yerdeki bir hizmetkar ile arkadaş oldu.\nHizmetkarın adını kimse bilmiyordu ama ilerleyen zamanlarda \"Cassiodor\" adıyla her yerde bilinir olacaktı.\nDaha sonra genç savaşçı, altın başkentin en yüksek şehri olan altın Capitolium'a kadar genç müzisyene eşlik etti.\nOrada zorlu dersleri ve denemeleri tamamladılar. Sonrasında Tanrı Kral tarafından yükseltilerek onurlu efendi oldular. \n\n\"Gurur, bu ihtişamlı krallığın halkının göğüslerinde tıpkı bir altın çiçek gibi açar. Tanrı Kral'ın gözlerinin baktığı yerlerde artık ne bir sefalet ne de bir vahşilik olacaktır.\"\n\"Gurur, krallığın onurunu koruyan bir kalkandır ve ışıltılı uçları olan bir mızrak ucudur. Tanrı Kral'ın rakipsiz otoritesini savunur.\"\n\"Düzen ancak böyle bir otoritenin komutasında oluşabilir ve düzenin hüküm sürdüğü yerde sanat da güzellik de özgürce yetişir.\"\n\"Zayıflık, aptallık ve vahşilik güzel altın topraklarda asla kabul görmeyecek veya müsamaha gösterilmeyecektir. Bu tür şeyler ya itaat edecek ya da yok edilecektir.\"\n\n\"Dostum, kardeşim, o yoksul günlere özlem falan duyma sakın, ayrıca kafan o geçmişteki insanların yalan ve aşağılık haysiyetlerine takılıp kalmasın.\"\n\"O basit bedenden ve zayıf ruhtan çıktın, saf bir çelik gibi pirüpak oldun. Ufacık şeylere neden bu kadar çok üzülüyorsun ki?\"\n\"Dostum, kardeşim, o değişmeyen melodilere, ta kalbinin içinden gelen kurmalı ritme kulak ver. Tanrı Kral'ın sana fısıldayışı bunlar.\" \n\"İhtişamlı krallığın tek derdi gelecekteki kusursuz bir dünyadır ve bu gelecek, geçmişin insanları için kaçınılmaz yıkım şarkıları çalacaktır.\""
},
"plume": {
"name": "Altın Kuşun Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Gümüş ve altın tel işlemelerle yapılan altın bir tüy. Üzerine kristal berraklığında bir safir yerleştirilmiştir.",
"story": "Denizden esen meltemler dindiğinde gökyüzünü alacakaranlığın pembe ışıltısı kaplar.\nDeniz kuşları binlerce gemi direğinin olduğu bir yerde asla durmazlar, sadece etraflarına tüyler saçarlar.\n\nBir zamanlar çok ahenkli ve ihtişamlı olan senfoni, tıpkı hiçbir imparatorluğun barış içinde sonsuza dek hüküm süremeyeceği gibi sona erdi.\nSular genişledikçe güç, sadece ilerleme ve düzen getirmekle kalmadı beraberinde kibri, şiddeti ve sömürüyü de getirdi.\n\"Eski zamanların insanlarının\" olduğu uzak bir şehirde, gizli sürgünlerin yapıldığı vadilerde ve hatta Capitolium Dağının eteklerinde...\nNağmelere ayar veren asil müzisyenler ve ışıltılı zırhlar içerisindeki demir ordu halkın elindeki her şeyi almaya geldi.\nHenüz yenilmemiş olanlar ve daha elinden bir damla su dahi kaptırmamış olan güçlüler bir araya geldiler ve sonuna kadar direneceklerine dair birbirlerine söz verdiler.\n\n\"Her şey tam da korktuğum ve üzüldüğüm gibi oldu kardeşim. Yükseklerde şarkılar söylerken aşağıdakilerin de sesini duyman gerekirdi.\"\n\"Evlerinin ve doğalarının kendilerinden çalındığını herkes görmek istemez, herkes bizim melodilerimizi kabul edemez.\"\n\"Onlara bir keresinde 'eski zamanların insanları' demiştin, ancak geçmişe dair bağlılık yemini edenlerin bile kolay kolay göz ardı edilemeyecek bir azmi ve itibarı vardır.\"\n\"Bir zamanlar başkalarını fethetmeyi ve onlara hükmetmeyi düşünmüştük, ancak o zaman bizim görkemli krallığımızın ihtişamı nasıl...\"\n\n\"Zayıflık! Zayıflık! O korkakça şefkatin zihnini bulandırmış senin! Kalbin iyice yumuşamış ve bildiğin tam bir zayıf noktan haline gelmiş!\"\n\"Barbarlık ve ihmal Fontaine'de kol geziyorsa ve herhangi bir şekilde oradaki suları zehirliyorsa onları bulup yok etmemiz gerekir.\"\n\"Vahşiler eğer bizim ihtişamlı altın düzenimizin bir parçası olmak isterlerse onları kabul etmeliyiz, tıpkı yüce efendimizin bizi kabul ettiği gibi.\"\n\"Ancak Lanetli Ejder Scylla kulelerimizi yıkıp müzisyenlerimizi öldürdüğü için zehirlenmiş ve vahşi kabileler artık kurtarılmayı veya kabul edilmeyi hak etmiyor.\"\n\"Artık hiçbir değerleri kalmadığı için, daha önce topraktan nasıl bulaşıcı hastalıkları ve yangınları arındırdıysak onların da aynı şekilde topraktan ve sudan arındırılmaları gerekmektedir.\"\n\nTam da o anda altın çağ birden sona ermişti ve sona gelmez savaşlar ve isyanlar baş gösterdi.\nFethin ve yıkımın naraları ile barbar kabilelerin acı yakarışları taht odasını doldurmuştu. Tanrı Kral bir hışımla uykusundan uyandı."
},
"sands": {
"name": "Altın Çağın Başlangıcı",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Altın ve gümüş işlemeleri olan hoş bir güneş saati. Kadran üzerinde zaman artık akmıyor gibi duruyor.",
"story": "Şafak vaktinde esen meltem coşkulu ve özgür bir şekilde şu kadim ilahiyi söyler:\nZaman artık ilerlemiyor, şarkıcıyla birlikte geçmişe dönüyor.\n\nakan sular, ihtişamlı krallığın parlak kubbesinin yanından geçiyor,\nhafif yaz rüzgarı yüksek duvarlarla çevrili yeşil malikaneden esiyor.\nİster filikalardaki aristokratlar ister esir getirilen barbarlar olsun,\nhepsi güzel bir çağın müzikleriyle mest olup hatıralara dalmış...\n\nÇünkü bu, bolluk ve bereketin altın dünyasıydı, adil ve şanlı kralın çağıydı.\n\n\"Yalnız bir adadaki ufacık bir krallıktan geldim. Küçük bir kulübede doğrum ve sazlıklarla otlarla yapılan bir köyde büyüdüm.\"\n\"Parlak zırhlar içerisindeki savaşçılar evime geldiğinde \"fetih\" haberini verdiler.\"\n\"Ben aslı astarı genç bir çocuktum ve saf bir şekilde bu devasa yarı tanrıları başkente kadar takip ettim.\"\n\"Çevir parmaklarım ve güzel sesim sayesinde esaret prangasından kurtuldum.\"\n\"Tanrı Kral'ın onayını aldıktan sonra ancak medeniyetin ve düzenin gücüne şahit olabildim.\"\n\"Etim ve kemiğim kurusun ki, adım ve kabilem unutulsun ki gün gelecek ve tüm dünya sadece 'Boethius' adını bilecek!\"\n\nBöylece barbarlıktan doğan çocuğun altın sarayın karşısında nutku tutulmuş ve büyük otoritenin biz hizmetkarı olmuş.\nEski vahşi geleneklerini terk etmeye çalışmış ve yeni doğmuş bir bebek gibi her şeyi yeniden öğrenmeye başlamış...\nYaptığı her şey, kendisini onurlu ve ihtişamlı bir kişiye dönüştürmek içindi, bu harika medeniyetin bir parçası olmak içindi.\nBaşka hiçbir şey için emek sarf etmedi çünkü bu, bolluk ve bereketin altın dünyasıydı, adil ve şanlı kralın çağıydı."
},
"goblet": {
"name": "Altın Gecenin Kargaşası",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Zamanında içinde yakut kırmızısı güzel bir şarap olan kadim gümüş bir kap. Şimdilerdeyse içi deniz suyuyla dolu.",
"story": "Sakin deniz kabardı ve gemi sessiz malikane ile tapınak arasında gitti geldi.\nGündüz vakti çok ihtişamlı duran altın kubbe soluk ay ışığının altında tüm parlaklığını yitirdi.\n\nTanrı Kral birden uykusundan fırladı ve parlak yıldız ışığı çoktan kaybolmuştu.\nŞiddet ve yabancılık karanlıktan çok daha karanlık oluşturarak büyük kubbeye gölge düşürdü.\nBüyük korku ve pişmanlık içerisinde en sadık muhafızlarını ve en iyi müzisyenlerini çağırdı\nve parçalanmış topraklara yeniden barış getirebilmek umuduyla onlara son emrini verdi...\n\nFakat hızla akan bir selin önüne geçilemediği gibi, derinlerde yatan kibir ile ön yargılar da bir gecede tersine döndürülemedi ve Harmostlar ile yöneticileri yıktı geçti...\nTüm asil fedakarlıklar ve özverili planlar kötülerin ellerinde felakete uğradı ve en sonunda hepsi yerle bir oldu.\nİster Uğursuz Ejder Prensin barbar orduları ister imparatorluğu kurtarmak için sonuna kadar kararlı olan Tanrı Kral olsun,\nhaşin bir rüzgar her birini savurup bir kenara attı. Lüks saraylar ve yemyeşil malikaneler bile harabeye döndü...\nYol gösterici Altın şarkı olmadan bir zamanların ihtişamlı krallığının asil halkı biçimsiz devlere dönüşmüştü...\n\nAltın gecenin son karmaşası yerini sakinliğe bıraktıktan sonra Harmost Boethius moloz yığınlarının arasına yattı.\nOnun cansız mırıldanmalarını bir tek moloz duyabiliyordu, yaptığı ihanetin günahını da yine bir tek molozlar kaydetmişti...\n\n\"Bir anlık çılgınlıkta hepimize ihanet etti.\"\n\"Düzen de insanların pişmanlığı da kolay kolay değişmez.\""
},
"circlet": {
"name": "Altın Kumpanya Ödülü",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bir hükümdarın tacındansa bir sahne dekoruna benzeyen kadim bir taç.",
"story": "Denizin derinliklerindeki dingin sessizliklerin arasında ihtişamlı krallığın yükselen şehri vardı.\nOrada ise kudretli ve kadim rüyadaki üzgün bir hayalet gibi duran soluk bir altın kale vardı.\nO altın çağın muhteşem operası sona erdi, artık o ahenkli ve bütünleştirici müzik hiçbir yerde yankılanmıyor.\nHırsın ve ihanetin yarattığı enkazın üzerine \"eski zamanların insanları\" yepyeni bir krallık inşa etti.\n\n\"Yazıklar olsun, kusursuz düzen bir kez daha barbarlığın ayakları altında kaldı. Zayıflık ve cehalet imparatorluğun kadim topraklarını ele geçirdi!\"\n\"Ruhlar ve kaynaklar, kaynaklar ve şövalyeler... Çocukların abuk sabuk sözleri şiirlerin yerini, yarım yamalak şarkılar ise müziklerin yerini aldı.\"\n\"Tanrı Kral'ın bir anlık çılgınlığıyla sonsuz ihtişam mahvoldu ve yeniden dirilen vahşiler onun hatıralarına tepeden baktılar...\"\n\"Vahşilik, eninde sonunda büyük krallıkları geri almak zorunda mıdır? Aptallık ve cehalet en sonunda medeniyet ve mantıktan daha baskın mı gelmelidir?\"\n\nO soluk kaledeki altın tiyatroda, notalarını kaybetmiş olan müzisyenler bir daha geri dönmeyecek olan geçmiş için ağıt yaktılar.\nSessiz ve aç olan devler bu ağıtları dinleyerek masum ruhları avlamak ve onları midelerine indirmek için beklediler.\nBüyük altın senfoni bir defa daha çaldığında samimi ve sadık olanlar Altın Kumpanyadan hak ettikleri ödülleri alacaktır.\nKusursuz düzenin insanları efendi ve hizmetkar olarak ikiye ayıracağı, refahın ve güzelliğin de krallığı bir kez daha ihtişamlı hale getireceği...\nO güne kadar sabredin... O güne kadar sabredin...\nAltın Kumpanyanın her bir üyesinin ödül olarak bütün geleceği kazanacağı güne kadar sabredin."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Derinliğin Kalbi",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Su Hasarı Bonusu.",
"4pc": "Element Becerisi kullandıktan sonra, 15 saniyeliğine Normal Saldırı ve Yüklü Saldırı Hasarı %30 artar.",
"flower": {
"name": "Yaldızlı Broş",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Parlaklığını yitirmiş bir pelerin broşu. Bir zamanlar onu süsleyen altın kaplama, çetin dalgalar ve rüzgarlarla uzun zaman önce aşınmış.",
"story": "Deniz tuzlu rüzgar esintisi yüzünden rengi solmuş bir broş.\nOkyanus dalgalarında gezip duran bir adamın bile\ndeğer verdiği eşyaları ve anıları vardır.\n\nBüyük savaş gemisi demir aldı ve yola koyuldu. İkinci Kaptan, bir kez daha Kaptan ile birlikte limandan ayrıldı.\nKaptanın tuhaf arayışı ve solup giden anıları üzerine,\nİkinci Kaptan balinalar ve dalgalarla bir nakarat oluşturarak kendi bestelediği berbat denizci şarkısını mırıldandı.\n\n\"Soyadından vazgeçen alçak ve onu avlayan cadı (asla) denize ulaşamadı!\"\n\"Varis olamayan bilge üvey kardeş sonunda lider oldu (oldu mu gerçekten?)\"\n\n\"Söylenemeyen sözler... Yanılgılar için gerçeklerden de mi vazgeçmiştim?\"\n\"Her şeyi kaybedip her şeyden vazgeçtikten sonra dalgaların içine doğru batmak...\"\n\"Nihayetinde, bu kötü bir son sayılmaz. Hahahahaha!\""
},
"plume": {
"name": "Nostalji Rüzgarı",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Kızıl dalgalar ve iniltili deniz rüzgarlarıyla taşınmış bir tüy. Zamanla şekli ve rengi değişmiş.",
"story": "Kırmızı tüy uğursuzluktur, hatta belki de ölümün bir alametidir.\nBir gün büyük bir deniz yaratığının cesediyle birlikte kıyıya vurdu.\n\nAlaycı İkinci Kaptan, Liyue'den değildi. Aksine, aristokrasiyle yönetilen gri bir ülkeden geliyordu.\nHerkes onun da bir zamanlar soylu biri olduğunu ama soyunun adını kirletmiş olduğu için dışlandığını söylüyordu.\nAma bu asılsız bir söylentiydi çünkü limana ilk geldiğinde üstünde ince bir kılıçtan başka bir şey yoktu.\nVe bir de pelerinine iğnelenmiş safir mavisi küçük bir tüy.\n\nDaha sonra gezgin, Kaptanla bir araya gelip denize açılarak kocaman dalgalarla ve benzer büyüklükteki deniz yaratıklarıyla mücadele etti.\nBir zamanların gök mavisi tüyü kanla kırmızıya boyandı ve devasa okyanusun tuzuyla kaplandı.\n\nSon anında,\niçkiye doyduğu o günleri net bir şekilde anımsamıştı.\nÜst üste gelen dalgaların gün yüzüne çıkardığı kumlardaki hazine gibi..."
},
"sands": {
"name": "Bakır Pusula",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Eski bir pusula. İbresi, çok çok uzaktaki bir sahili, var olmayan bir limanı gösteriyor.",
"story": "Bir denizci tarafından kullanılan bronz pusula.\nGezerek geçen hayatın karmaşasında,\nsahibinin gönlündeki arzunun olduğu yönü gösterir.\n\nSert Kaptan bir zamanlar devasa gemisine yön vermek için bu pusulayı kullanır,\nayrıca onun sayesinde gemiyi okyanusun tehlikeli sularından geçirip kocaman girdaplara hükmederdi.\nBitmeyen nefretini, engel tanımayan kahkahasının ardına gizleyen kişinin de yön bulmasına yardım etti.\nKendisini kaybetmiş ve umutsuz olup da ölümü ve alkolü arayana da...\n\n\"Sanırım hepiniz sonunda darağacından kaçamayan hırsızın şarkısını söylüyorsunuz, değil mi?\"\n\"Ait olduğun bir yer olduğu sürece, bir balığın midesinde olmak bile sorun değil.\"\n\"Hey, sen gemiye geldiğinde bir anlaşma imzalamamış mıydın?\"\n\"O anı şarapla birlikte akıp gitmedi, değil mi?\"\n\"Pekala o zaman, şimdi o anlaşmayı yerine getirme zamanı.\"\n\n\"Öyle mi? Pekala, artık bir önemi yok zaten...\""
},
"goblet": {
"name": "Uğultulu Derinliklerin Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Denizden çıkarılan soluk bir şarap kadehi. İçinin renksizliği, dalgalar altında geçirdiği günleri ortaya koyuyor.",
"story": "Soluk ama incelikle işlenmiş bir şarap kadehi,\ndenizin derinliklerinde kumlar onu aşındırmış.\n\nZarif kadeh İkinci Kaptanın elinden düşmüştü ve suya düştüğünde ufak dalgalar yaratmıştı.\nAzalmakta olan ışıkta balık sürülerinin arasında gördüğü neydi?\nGizli bir buluşma yerinin çiçek vitraylı pencerelerinin demirlerinin önünde, sessiz patikalar arasında neyle karşılaşmıştı?\nKoyu altın renkli kadeh, deniz canavarının ve İkinci Kaptanın rüyalarına doğru battıkça battı...\n\n\"Günün birinde, bende bıraktığın bu aşağılayıcı izin karşılığını alacaksın.\"\nMehtap, safirden gözleri ve o çarpıcı yara izini aydınlattı.\nHatırasında, onun sureti güzel, soğuk ve gururlu bir şekilde parlıyordu.\nFakat o zaman ne dediğini unutmuştu ve birden umutsuzluğa kapıldı.\n\n\"Düşündüm de geçmişi kaç defa unuttum...\"\n\n\"Ha, geçmişi nasıl anlattığının bir önemi var mı ki?\"\n\"Tüm ölümler boşuna. Zaten batmış olan bir şeyi kurtaramazsın.\""
},
"circlet": {
"name": "Şarap Lekeli Denizci Şapkası",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Şimdi bile alkol kokan, şarap lekeli, eski bir denizci şapkası.",
"story": "Alkol kokusuyla kaplı bir denizci şapkası.\nŞekli ve tasarımı sahibinin statüsünü temsil eder.\n\nAyyaş İkinci Kaptan, sabahtan akşama kadar sarhoş bir hülyada kaybolur ve neredeyse hiç ayık olmazdı.\nParça parça anılarını ara sıra ağzında gevelerken, tepeden tırnağa alkol kokardı.\nNeşeli Kaptan onu azarlamazdı, dahası ona önemli sorumluluklar vermeye devam ederdi.\n\n\"Ne de olsa ikimiz de meteliğe kurşun atan insanlarız, değil mi? Hahahaha!\"\n\n\"Şarapla ıslanmış denizci şapkası, fırtınayla gökyüzüne doğru uçup şiddetli dalgalara doğru gitti.\"\n\"Ana vatanlarını kaybetmeye mahkum olanlar, umut ve istekten yoksun savaşlarda çarpışır.\"\n\"Hatıra denizinde kaybettiklerini, derinlerden geri almak istediler.\"\n\n\"Rüzgar ve dalgalar uygun. Onu bulduk.\"\n\"Bana rüyalarımda bile dadanan ve beni yiyip bitiren o dev yaratık...\"\n\"İntikam zamanı geldi. Sefere çıkıyoruz!\""
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Bereketli Rüyaların Hatıraları",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%30 Savunma.",
"4pc": "Bu Yadigar setini kuşanan bir karakter, aşağıdaki durumlarda Merak etkisi kazanır: Savaş alanındayken, karakter düşmanı bir Toprak saldırısıyla vurursa 1 kademe kazanır, 0,3 saniyede bir defa tetiklenebilir. Karakter savaş alanında değilken, her 3 saniyede 1 kademe kazanır. 4 kademeye kadar Merak birikebilir, her bir kademe %6 Savunma ve %6 Toprak Hasar Bonusu kazandırır. Bir Merak kademesi kazanılmadan 6 saniye geçtiğinde, 1 kademe kaybedilir.",
"flower": {
"name": "Çiçeklerin Zamanı",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Asla solmayacak olan altı yapraktan oluşan altın bir süs. Ölümlü dünyadaki başarıların geçiciliğini simgeler.",
"story": "Rüyalarında gördüğü şey, ay ışığı altında müzikle dans eden bir hayaletti.\nBomboş bir kağıt gibi olan, geçmişindeki o genç adam gibi...\nSaf ve kırılgan bir karakter gibi...\nKin ve ızdırap bittiğinde ortaya çıkacaktı.\n\nGezgin, rüya görme yetisine sahip olduğunun farkında değildi.\nBunun araştırmacıların küçük bir oyunu olduğunu düşünüyordu.\nBelki de çoktan yitmiş olan o kalbin küçük direnişiydi.\n\n\"Hep hayalini kurduğun 'kalbi' sonunda elde ettin.\"\n\"Ama o sadece yalanlar ve aldatmacalar için bir araçmış.\"\n\"Şimdi, sonunda sana ait olan şeyi elde edeceksin.\"\n\"Yanlış oluşturulan bu beden en sonunda bu dünyaya hükmetmeye talip olabilir.\"\n\n\"Ama tüm bunlar, zaferin gelip geçici bir hayalinden ibaret.\"\n\"Ve bir gün hepsi, ızdırap içinde kalan dünyanın iç çekişleri arasında kaybolup gidecek...\"\nBunu söyleyen geçmişteki \"o\" muydu? Yoksa gelecekteki \"o\" mu?\nGezenti umursamadı çünkü uyanma vakti geldiğinde\nuyanan o değil, yok olmuş bir gelecekteki benliğiydi."
},
"plume": {
"name": "İhtişam Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Münzevi bir yerden getirilen tüy şeklinde bir tılsım. Üreticisinin tutkusuyla bu köşkte dış dünyaya kapalı bir şekilde bırakılmış.",
"story": "Bu garip gezenti tip artık olanları düşünmüyordu.\nAma gözlerini kapattığında hâlâ ay ışığının aydınlattığı Tatarasuna'yı ve ocaktan yükselen alevleri görüyordu.\nKibar ve genç yardımcısı şöyle dedi:\n\"Bu altın süs eşyası, Yüce Şogun'un bahşettiği kimliğin bir kanıtı.\"\n\"Ama dünyayı dolaşırken lütfen şunu aklından hiç çıkarma.\"\n\"Bu kimliğini asla başkalarına açık etme.\"\nDürüst Müfettiş ise şöyle dedi:\n\"Bu altın süs eşyası, Yüce Şogun'un bahşettiği kimliğin bir kanıtı olabilir.\"\n\"Ama sen ne bir insan ne de bir makinasın.\"\n\"Seninle ancak bu şekilde başa çıkabilirim. Şu şeyi bana doğru tutma!\"\n\nDünü dünde bırakan gezgin, artık bunun hakkında düşünmüyordu.\nAma kulaklarını kapattığında, o yıl kulaklarında gürleyen rüzgarın sesini hâlâ duyabiliyordu.\nUmutla bakan bir çift göz dedi ki:\n\"Bu altın süs eşyası, Yüce Şogun'un bahşettiği kimliğin bir kanıtı.\"\n\"Bu kesinlikle halkı kurtarmamızı sağlayacak.\"\n\nZeki ve sevimli tapınak görevlisi şöyle söyledi:\n\"Bu altın süs eşyası, Yüce Şogun'un bahşettiği kimliğin bir kanıtı.\"\n\"Ve o seni terk etmeyecek.\"\n\"Bana gelince, ben de hemen yardım göndermek için elimden geleni yapacağım...\"\n\nAma nihayetinde, bu altın ok tüyü toza bulandı...\nVe tüm hikayeler ardında kül bile bırakmadan karmanın ateşiyle yandı."
},
"sands": {
"name": "Yaşam Şarkısı",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Inazumalılar için yalnızca küçük bir saat. İçindeki ana mekanizma söküldüğü için ibreleri oynamıyor.",
"story": "O aslında \"kalbi\" taşımak için doğmuştu.\nAma o, rüyalarında gözyaşı döktü.\nYaratıcısı onu izledi:\nO, bir insan olarak da bir araç olarak da fazla hassastı.\n\nAma yaratıcısı onu öldürmedi, uykusuna devam etmesine izin verdi.\nSon eserlerinde böylesine bir kalp taşıyacak tasarımlar yapmayı bırakmıştı.\nKısa bir süre sonra, en asil ve seçkin \"kanıt\" geldiğinde kalacak bir ev bulamadı...\nVe bu yüzden Yougou Dağı'ndaki büyük tapınağa gönderildi.\n\nSonra bu güzel kukla uyandı ve gezintilere çıktı.\nBirçok kalp tanıdı...\nİyi olanlar, dürüst olanlar, güçlü olanlar, kibar olanlar...\nKukla da bir kalbi olsun istedi.\n\nSonunda bir gün sevimli kukla istediği o \"kalbi\" elde etti.\nSonuçta var oluşunun temel nedeni buydu.\nAma aslında kuklanın asıl isteği bu değildi.\nÇünkü içinde kutsallıktan eser yoktu...\nDaha ziyade bencillik, ikiyüzlülük, kurnazlık ve lanetle dolup taşıyordu.\nBunların hepsi sevecen bir görüntünün ardına gizlenmişti.\n\nİyi ve kötü, duygu dünyasına ait işe yaramaz ve ahenksiz birer şarkıydı.\nAma bu \"kalbi\" söküp atacak olsa...\nHiçbir şey hissedemezdi."
},
"goblet": {
"name": "Uyanış Matarası",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Altın tozu ve siyah boyayla süslenmiş bir matara. Artık gerçek rengi görülemese de sahne dekoru olarak kullanıldığı için pek de önemi yok.",
"story": "Amenoma, Futsu, Isshin, Hyakume, Senju.\nBunlar bir zamanlar Gokaden Raiden'ın soyundan gelen beş aileydi.\nAma soyunu bugüne kadar devam ettirebilen tek aile Amenoma oldu.\nIsshin soyundan geriye ise belki birkaç uzak akraba kalmıştır.\nİnsanlara göre bu, geçen onca zamanın doğal bir sonucu.\nBöyle büyük itibar kayıplarının arkasında bir gizem olabileceğini kimse düşünmedi.\n\nGezgin bunu asla itiraf etmezdi.\nBunu, kılıç zanaatkarından intikam almak için yaptığını asla itiraf etmezdi.\nAsla doğruyu söylemezdi.\nBir anda sıkıcı gelmeye başladığı için bütün planlarından yolun yarısında vazgeçtiğini itiraf etmezdi.\nBir araştırmacıdan öğrendiği ses tonunu kullanarak sadece şunu söylerdi:\n\"Bu, insan doğasını anlamak için yapılmış bir deneydi sadece.\"\n\nInazuma'nın geleneksel tiyatrosunda \"Kunikuzushi\" olarak bilinen bir karakter vardır.\nBu karakterler, genellikle halktaki düzenbaz ve gaspçı kişileri yansıtır.\nYolculuğunun sonunda, bu ismi kendi iradesiyle seçti.\nBir zamanlar kullandığı ismini ise artık kendisi bile hatırlamıyordu.\n\nInazuma'nın geleneksel tiyatrosunda, üç perde ismini birleştirerek oyunun adını oluşturmak bir gelenektir.\nÖrneğin \"Sumirezome,\" \"Sangetsu\" ve \"Kogetsukan\" isimleri bir araya gelir.\nBunun sonucunda, oyunun adı \"Sumirezome Sangetsu Kogetsukan\" olur.\nBelki bir gün gelir, bu bedenin görüp geçirdikleri de\nfanilerin nesilden nesile aktardığı masallara, ley hatları boyunca dolaşacak uzak hatıralara dönüşür.\nAma şimdilik, onun üçüncü perdesi henüz tamamlanmadı."
},
"circlet": {
"name": "İskelet Şapka",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bir zamanlar gezginleri güneşten ve yağmurdan koruyan bir şapka. Nihayetinde yüzleri ve duyguları gizlemek için kullanılan bir araç haline gelmiş.",
"story": "\"Nereye gidiyorsun gezgin?\"\nBaşıboş gezen genç, çocuğun seslenmesiyle durdu.\nBu çocuk Tatarasuna zanaatkarının çocuğuydu. Hasta olmasına rağmen hâlâ gözleri parlıyordu.\nGenç adam, çocuğa Inazuma Şehri'ne doğru gittiğini söyledi.\n\"Ama şu an çok yağmur yağıyor. Giden insanlar da hâlâ dönmemiş!\"\nGenç adam cevap vermek için birkaç kez ağzınııp kapattı... En sonunda çocuğa belli belirsiz bir gülümsemeyle karşılık verdi.\nBir daha bu adaya geldiğinde, o çocuk orada olmayacaktı.\n\n\"Nereye gidiyorsun Inazumalı? O sandal senin değil!\"\nGezgin genç adam, limanda sandalcı tarafından durduruldu.\nGenç adam kılıcını çekmek üzereyken, yanındaki adamlardan biri onu engelledi.\nAdam, denizciye bu yabancı gencin onunla birlikte olduğunu söyledi.\n\"Ah, demek o sizin misafiriniz bayım. Haddimi aştım, beni bağışlayın.\"\nAdam gence soğuktan korunması için bir ceket verdi ancak genç kafasını salladı.\nOnun böyle şeylere ihtiyacı yoktu. Tek isteği, bu uzun yolculuğu boyunca karşılaşabileceği ilginç şeyleri öğrenmekti.\n\n\"Haberci Efendimiz, yolculuk nereye?\"\nBu hayatta en çok boşboğaz insanlardan nefret eden genç adam, astına elinin tersiyle bir tokat attı.\nÖte yandan, insanların yüzündeki dehşeti ve çaresizliği görmekten de çok keyif alırdı.\nVe belki de aptal yardımcısını etrafında tutmasının nedeni, tam olarak yüzünün aldığı hallerdi.\nO korkak, aşağılık tipe doğuya, Mondstadt'a gideceklerini söyledi.\n\"Anlaşıldı! Hemen korumalarınızı çağırıyorum!\"\nTabii ki korumaya ihtiyacı yoktu ama bu ahmaklara laf anlatamayacak kadar da tembeldi.\nGezenti kimliğine bürünüp doğuya doğru yalnız başına yola çıktı.\n\n\"Nereye gidiyorsun çocuk?\"\nEve dönüş yolunda genç, yol kenarında yaşlı bir kadın tarafından durduruldu.\nOna batıya gittiğini söyledi.\n\"Yani Yashiori Adası'na mı? Ne yapacaksın orada?\"\nBunu düşünmeden söylemişti, aslında son zamanlarda işlerin pek de yolunda gitmediğini biliyordu.\nGenç, kadına ilgisi için içten bir şekilde gülümseyerek teşekkür etti ve bir buluşma için oraya gideceğini söyledi.\nSandal kıyıya yaklaştıkça, tuhaf giyimli bir kadının kıyıda durduğunu görebiliyordu.\nKadın, genç adama uzaktan kristal bir küre fırlattı.\nGenç adam küreyi kolayca yakaladı ve batmakta olan kızıl güneşe doğru kaldırdı."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Eğitmen",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "Element Ustalığını 80 artırır.",
"4pc": "Bir Element Tepkimesi tetiklendikten sonra, 8 saniyeliğine tüm grup üyelerinin Element Ustalığını 120 artırır.",
"flower": {
"name": "Eğitmenin Broşu",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Eğitmenin bu broşu giymesi o gün talim olmayacağını belirtirdi.",
"story": "Okuldaki her öğrenci, katı eğitmenin ağırbaşlı bir asker olduğunu bilirdi.\nFakat eğitmen, haftanın bir iki günü göğsüne sarı çiçekli bir broş iliştirirdi.\nEğitmenin yüzündeki tebessüm, öğrencilerin de içine su serperdi.\nEğitmenin göğsünde o sarı çiçekli broş takılıysa, o gün izin alıp eve gidebileceklerini bilirlerdi çünkü.\nŞamatacı öğrencileri nihayet gittikten sonra, eğitmen sessizliğe gömülmüş mezarlığı ziyaret ederdi.\nBir süre orada ses çıkarmadan durur, sonra da mezar taşlarına kazınmış tanıdık isimlere saygılarını sunardı."
},
"plume": {
"name": "Eğitmenin Tüylü Aksesuarı",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Sakinlikte ustalaşmış bir eğitmen, bu aksesuarı her zaman yanında bulundurması gerektiğini bilir.",
"story": "Katı eğitmen, kendi dövüş yeteneklerini acımasız savaş meydanlarında geliştirmişti.\nÖğrencilerine sadece dövüş sırasında kendilerini nasıl savunacaklarını öğretmiyordu.\nSaldırı ve savunma tekniklerinden ziyade, savaşın en imkansız koşullarında bile hayatta kalma yeteneğini aktarıyordu onlara.\nGösterdiği her hamle ve teknikle, kendisinden evvelki savaş gazilerine hürmetlerini sunuyordu.\nZira kendisinin bugünkü konumunu onların özverisine borçluydu."
},
"sands": {
"name": "Eğitmenin Cep Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Genel olarak zaman yerine talim süresini takip etmek için kullanılan bir cep saati.",
"story": "Eğitmenin kıymetli cep saati. Okulun verdiği askeri ekipmanın bir parçası değildir bu.\nEğitmenin hâlâ bir asker olduğu günlerde, bu cep saati düşmana yapılacak taarruzun zamanını ayarlamak için kullanılırdı.\nZafer ve mağlubiyet anlarını gösterirdi, askerlerin son saatlerini sayardı.\nÖğrenciler için ise gerçek bir asker olma yolunda katlandıkları zorlukların bir sembolüydü."
},
"goblet": {
"name": "Eğitmenin Çay Fincanı",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Çoğu kişiye sıradan bir çay fincanı gibi görünebilir. Ama öğrenciler için eğitmenlerinin iradesini temsil eder.",
"story": "Her askeri okul öğrencisi, \"serbest idman saati\" denilen zamanın serbestlikle alakası olmadığını bilirdi.\nÖğrenciler tüm gayretle meydanda idman yaparken, eğitmen arkasına yaslanıp onları seyrederdi.\nEğitmen, akşamüstlerini bir fincan çok şekerli siyah çay yudumlayarak geçirirdi.\nBu huzur dolu saatler eğitmenin ayrıcalığının bir simgesi, otoritesinin somut bir kanıtıydı."
},
"circlet": {
"name": "Eğitmenin Şapkası",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Standart bir onursal eğitmen şapkası, yalnızca bir terfiyi reddedenlere verilir.",
"story": "\"Ben, komutan olarak ordunun başına geçecek hünere sahip değilim.\nElimden askerlik dışında bir şey de gelmez.\nTek yapabileceğim şey, bu çocuklara acımasız bir eğitim vermek.\nSavaş meydanında biraz daha hayatta kalabilsinler isterim.\""
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Lavdagezen",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "Ateş Direnci %40 artar.",
"4pc": "Ateşten etkilenen düşmanlara verilen Hasarı %35 artırır.",
"flower": {
"name": "Lavdagezenin Azmi",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Alevlerin içinde açan bir çiçek. Söylenene göre, uzun zaman önce bir bilge onu alev denizini geçerken takmış.",
"story": "Yalnızca yanan alevler içinde açan bir çiçek.\nYol açtığı keskin acı, bu çiçeği takanı güçlü kılar.\n\nAlev kırmızısı çiçek ışıldayan akik gibi parlar.\nLavdagezen bir zamanlar bu alev çiçeğini broş yerine takardı.\n\nLavdagezen son günlerinde halkına şöyle seslendi:\n\"Bu çiçek alevler içinde açar. Ateşler beni küle dönüştürene kadar,\nkaranlık dumanların içinde parlayan bu çiçeğin yanan ateşlerini göreceksiniz.\"\n\nİnsanlar, çiçeğin titreyen ışığını Mare Jivari'nin sınırına kadar izledi.\nSonunda açan çiçekleri buldular ama Lavdagezen ortalıkta yoktu."
},
"plume": {
"name": "Lavdagezenin Kurtuluşu",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Gururlu bir ankanın tüyü. Alevler içinde çarpan kanatlarını neredeyse duyabiliyorsun.",
"story": "Lavdagezen'in alevler arasında şarkı söyleyen bir kuştan kopardığı bir tüy.\nBunu takan kişi, kuşun alevler içinde kanatlarını çırpma sesini neredeyse duyabilir.\n\nEfsaneye göre kızgın alevlerde şarkı söyleyen ve yalnız yaşayan bir kuş türü varmış.\nİnsanlar ona put gibi taparken, krallarsa onu asalet sembolü olarak görürdü.\n\nBu tüyü takan Lavdagezen, kendini dış dünyadan soyutladı.\nTek başına, ardında hiçbir iz bırakmadan gelip gitti.\nO zamandan bu yana insanlar sık sık Mare Jivari'den gelen yaslı sesleri duyuyor.\nBunun kuşun şarkısı mı, yoksa Lavdagezen'in feryatları mı olduğunu kimse bilmiyor."
},
"sands": {
"name": "Lavdagezenin Azabı",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Kızgın kum tanecikleri bu kum saatinin içinde akıyor. Son derece sıcak olmalarına rağmen saate hiçbir zarar vermiyorlar.",
"story": "Bu kum saatinde akan şey sıradan bir kum değil, yanan kum.\nTıpkı bu yanan kum gibi zaman da ileri doğru akar. Kendi varlığına dair ardında hiçbir iz bırakmaz.\n\nLavdagezen'in hikayesi Mare Jivari'nin her yanını gezdikten sonra bile devam etti.\nYüzyıl daha münzevi bir yaşam sürdüğü söylenir.\nFakat bu kısa inziva, içinde yanan ızdırabı dindirmekten uzak kaldı.\n\nMünzevi bir bilge olarak geçirdiği süre boyunca, ebediyen yanan ateşe katlanamadı. Geçen zamanı hesaplamak için bu kum saatini yaptı.\nAlevler tutuştukça yanan kum, kum saatinde günler boyu durmaksızın akmaya devam etti.\n\nLavdagezen her ne kadar Mare Jivari'nin yakıcı alevlerinden korkmasa da ne yazık ki zamanın alevlerinin eziyetini durduramadı.\nÇok değer verdiği ailesinden ve müritlerinden uzakta tek başına yaşamanın yol açtığı ızdırap, hiçbir alevin derisini yakamayacağı kadar ruhunu kavurdu."
},
"goblet": {
"name": "Lavdagezenin Uyanışı",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Son derece sıcağa dayanabilen efsanevi bir kadeh. Şimdi boş olsa da önceki sıcaklığını hissedebiliyorsun.",
"story": "Bir zamanlar içi lav dolu olan bir kadeh. Şimdi içi boş olsa da lavın sıcaklığı hâlâ hissediliyor.\nBu kadeh, Lavdagezen adıyla bilinen bir bilgeye aitti. İçinden de bilgelik akardı.\n\nLavdagezen, kadehle oyuncak gibi oynardı. Kızgın ateşte bile kadehin şekli bozulmadan kaldı.\nEfsaneye göre Lavdagezen, kaliteli bir şarapmış gibi bu kadehten lav içerdi.\nAncak kaliteli şarap yüksek sıcaklıkta buharlaşsa da Lavdagezen'in bilgeliği ateşe karşı galip gelirdi.\n\nLavdagezen için kaliteli şarap, ustalığa ulaşma sürecinde sadece bir katalizör görevi görüyordu.\nEn küçük bir kıvılcım bile alkolün etkisiyle tutuşup parlak bir fikre dönüşebilir.\n\nKadeh, alevler arasında bilgeliğin işlenmesine sessizce tanıklık etti.\nKadehin en çok gururla dolduğu an, Lavdagezen'in son yolculuğuna çıkmasından hemen önceydi."
},
"circlet": {
"name": "Lavdagezenin Bilgeliği",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Alevli denizi geçen bir bilgenin tacı. Bir zamanlar bu taç, alevlere göğüs gererken ihtişamlı bir şekilde parlıyordu.",
"story": "Bir zamanlar Mare Jivari'de gezinen Lavdagezen adlı bir bilgeye ait olan kadim bir taç.\nYakından incelendiğinde kızgın ateşler arasında yükselen sureti neredeyse görülebilir.\n\nLavdagezen adıyla bilinen Mare Jivari'nin avare bilgesi, bu tacı alevlerin yoğun sıcaklığına dayanabilmek için kızıl akikten yaptı.\nBu taç bilgelikle ve azimle işlendi. Akranları ve üstleri arasında korku saçtı ve kıskançlığa yol açtı.\n\n\"Lavdagezen ne cüretle Mare Jivari'nin alevlerine meydan okur? Asırlardır böyle bir hakaret görülmedi!\nAlevler içinde yanan deniz, elbet bu küstah genci yutacak ve gökyüzü de onun küllerini hiçliğe taşıyacak.\"\n\nKıskançlığa kapılan öğretmen, öğrencisinin tacı takıp yanan denize adım atmasını istedi.\nLavdagezen, son derece sakin bir şekilde lava doğru ilerledi ve ufukta yavaşça gözlerden kayboldu."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,40 @@
{
"name": "Bahtıık",
"rarity": [
"1",
"2",
"3"
],
"2pc": "Savunma 100 artar.",
"4pc": "Mora toplamak 300 Can yeniler.",
"flower": {
"name": "Bahtıığın Yoncası",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Doğada yetişen dört yapraklı bir yonca. Şans getirdiğine inanıldığı için toplanmış.",
"story": "Genelde kısmeti açık olan insanlar mucizelerden nasibini ziyadesiyle alır.\nMesela efsanevi dört yapraklı yonca, onu bulana uğur getiren kıymetli bir keşiftir.\nBir gün Bahtıık isimli gamsız genç de tarlada oynarken dört yapraklı bir yonca buldu.\nÇok mutlu olup onu yerden kopardı ve cebine koydu.\nPeki yonca mı çocuğa şans getirmişti yoksa çocuk şanslı olduğu için mi yoncayı bulmuştu, orasını bilen yoktu."
},
"plume": {
"name": "Bahtıığın Kartal Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bir zamanlar bir canavar bir maceracıyı köşeye sıkıştırmış ve tam o sırada bir kartal gelip canavarı yakalayıp gitmiş... İşte o kartal giderken maceracının şansını temsil eden bu tüyü düşürmüş.",
"story": "Şans yüzüne gülerse, en vahşi canavara bile boyun eğdirebilirsin.\nOrmanda gezintiye çıkan Bahtıık olarak bilinen genç, yakınlarda pusuya yatmış canavarın farkında bile değildi. Oysaki canavar onu çoktan gözüne kestirmişti.\nBahtıık, dikkatini çeken rengarenk mantarlarla ilgilendiği sırada canavar saldırıya geçti. Bizimkisi sıçrayıp zehirli mantarların üzerine düştü ve mantarların hepsi dümdüz oldu.\nBu kolay bir av olacak diye düşündü canavar... Ta ki havada daireler çizen kartaldan kopan bir tüy usul usul süzülerek sırtına düşene kadar."
},
"sands": {
"name": "Bahtıığın Kum Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Kumsuz bir kırık kum saati. Dünyevi bir derdin yoksa saatin kırık olup olmaması zaten çok da önemli değil.",
"story": "Zamanın kendisi bile, Bahtıık olarak bilinen gamsız gencin suratında bir kırışıklık bırakamamıştı.\nBahtıık'ın ne bir çocuğu vardı ne de bir ailesi.\nYine de bahtının her daim açık gittiği bu hayatta, tanıştığı herkesi arkadaşı ve ailesi sayardı.\nHayatının son demlerini yaşarken bir gün bir kum saatine rastladı. Saatin içindeki kum sanki ömründen kalan zamanı hesaplar gibi akıyordu aşağıya.\nBahtıık kendi kendine güldü. Sonra da sapanını alıp kum saatini tuzla buz etti."
},
"goblet": {
"name": "Bahtıığın Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bir keresinde bir hırsızı bayıltmak için kullanılmış zarif ve metalik bir kadeh.",
"story": "Bir zamanlar doğduğu günden beri kısmeti açık olan bir çocuk vardı. En kötü haydutlar bile istediği kadar çabalasın, çocuğun saçının teline dahi zarar veremiyorlardı. Bu yüzden çocuğa \"Bahtıık\" lakabı verilmişti.\nÇocuk zamanla büyüdü, bir yetişkin oldu. Günlerden bir gün, kör kütük sarhoş olup kendini bir hanın arka sokağında buluverdi.\nYıldızların görünmediği bir gecede kötü niyetli bir haydut, onun bu savunmasız halinden istifade edip Bahtıık'ı soymayı planlamıştı.\nFakat tam bir hamle yapmak üzereyken, uçarak gelen bir kadeh haydudun tam alnına isabet etti. Darbenin etkisiyle sersemleyen haydut yere devrildi.\nBöylelikle Bahtıık, handa çıkan bir kavganın yakınlarında bulunup bu durumdan zararla değil karla çıkan sayılı kişiden biri oldu."
},
"circlet": {
"name": "Bahtıığın Gümüş Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Eski sahibi bir keresinde mağaraya düşüp sürgündeki kraliyetin hazinesini bulmuş. İşte bu taç o olaydan geriye kalan bir hatıra.",
"story": "Şansı yaver giden birisi, en ölümcül tuzakların arasında bile paha biçilmez hazineler bulabilir.\nHarabelerin arasında dolaşırken Bahtıık isimli genç, kazara dibi görünmeyen bir çukura düşüverdi.\nFakat bir toz yığınının üzerine düştüğü için kendisine hiçbir şey olmadı. Yıllar içinde çürüyüp giden bir döşekmiş meğerse bu toz yığını.\nBahtıık, bu sayede eski soylulardan kalma bir define keşfetmiş oldu. Bu taç da açık bahtının bir simgesi haline geldi."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Hanımın Sevdiceği",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Karakter İyileştirme Verimi.",
"4pc": "Bir Element Becerisi veya Patlaması kullanıldığında 10 saniyeliğine tüm grup üyelerinin aldığı iyileştirme %20 artar.",
"flower": {
"name": "Hanımın Uzak Sevgisi",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Sonsuza dek çiçek açan ve asla solmayacak olan kokulu bir çiçek.",
"story": "Hanımın çiçeği. Asıl sahibi gibi narin ve zarif.\nKitaplarda, bu tür çiçeğin uzun süre önce neslinin tükendiği yazar.\n\nTıpkı hanımın sayısız kez kitaplarda okuduğu metinde yazdığı gibi:\n\"Yardıma ihtiyaç duyan genç kadını, parlayan zırhını kuşanmış beyaz şövalye kurtardı.\"\n\"Ardından birbirlerini kutsarcasına çiçeklerle süslediler.\"\n\nHanımın kalbinin tıpkı çiçek gibi her mevsim değiştiği söylense de,\nbu çiçek aynı kaldı.\nÇünkü onun kalbi uzun zaman önce durmuştu,\nŞövalyeyle tanıştığı anda."
},
"plume": {
"name": "Hanımın Kara Sevdası",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Rüzgar eşliğinde göçen bir kuş gibi birine duyulan özlemi yansıtan tüylü bir aksesuar.",
"story": "Eski ama narin tüylü bir süs.\nUzun yıllar sonunda artık tozla kaplı.\n\nŞövalyeyle tanıştığı gün, hanım için zaman durdu.\nOnun gözünde artık hiçbir şeyin önemi yoktu. Aşk ve gençlik bile değersizdi.\nGözü sürekli şövalyeyi ararken, tutunacak dalı olmayan kayıp bir kuş misali etrafta geziniyordu.\n\n\"Dilerim şövalye ona olan aşkımı görür.\" diye dua etti.\nBu arada şövalye kendisini asil görevine adamıştı.\nKadim krallıkların parçalandığı uzak bir diyarda...\nŞövalye acaba hanımın hayal ettiği manzarayı görecek miydi?"
},
"sands": {
"name": "Hanımın Kaybolan Gençliği",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Zamanın sonu asla gelmez ama aynısı bu genç kızın üzerine düşüldüğü mutlu yılları için söylenemez.",
"story": "Hassas bir saat.\nSahibinin hislerine aldırmaksızın, zamanın geçişinin kaçınılmaz olduğunun bir göstergesiydi.\n\nHanımın zamanı bir gün sona erecekti.\nAma o yine de bekleyecekti.\nSaatin akrebi, sürekli yelkovanı kovalıyor gibiydi.\nHanımın kalbini ve aklını dolduran bitmek bilmez özlemi de buna benziyordu.\n\nO olaydan bunca yıl sonra, hâlâ o gün tanıştığı şövalyeyi hatırlıyordu.\nKendisini kurtaran beyaz şövalyeyi... İlelebet beklediği beyaz şövalyeyi."
},
"goblet": {
"name": "Hanımın Kısa Tatili",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Acı içki yerine tatlı siyah çay için yapılan bir bardak.",
"story": "Hanımın en sevdiği çay takımı.\nBir zamanlar içi enfes siyah çayla doluydu.\n\nHamur işlerinin ve çayın keyfini çıkardı bol bol.\nSıradan dünya hiç umurunda değildi. Hanım olarak bu onun ayrıcalığıydı.\n\n\"Bu çiçek benim madalyam olacak. Başka bir şeye ihtiyacım yok.\"\nŞövalye, tanıştıkları gün ona böyle söyledi.\n\"Fakat benim kalbim zaten...\"\nİtirafını yarıda kesmek, hem hanımın ayrıcalığı\nhem de boyunduruğundan çıkamadığı adap zincirleri yüzündendi."
},
"circlet": {
"name": "Hanımın Solan Güzelliği",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Kırışıklıkları gizleyen, özenle saklanmış bir kadın şapkası.",
"story": "Etrafı taliplerinin verdiği çiçeklerle çevrili olsa bile, \nHanım bir an bile şapkasını çıkarıp taliplerine bakmadı.\nİsimleri ve yüzleri hatırlamaya değmezdi.\n\nYıllar boyunca, her günün sonunda,\nhanım şapkasındaki tozları silkelerdi.\nAncak geçen zaman hanımın yüzünde de kendini gösterdi. Tozun aksine bunlar silkelemekle asla gitmeyecekti.\n\nZaman geçtikçe, daha da az talip onu çiçeklerle ziyaret etmeye başladı.\nNe önemi vardı ki? Onun için zaman uzun süre önce şövalyeyle tanıştıkları o gün durmuştu."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Mareşose Avcısı",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Normal ve Yüklü Saldırı Hasarı.",
"4pc": "Mevcut Can arttığında veya azaldığında 5 saniyeliğine Kritik Oranı %12 artar. En fazla 3 kademe birikir.",
"flower": {
"name": "Avcının Broşu",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Bir zamanlar savaşa önemli katkılara olanlara verilen kadim bir madalya.",
"story": "Bu amblem özellikle tasarlanmıştı ve daha önceleri\nFontaine'in savunmasında başarı gösterenlere verilirdi. Bu tür nişanlar genellikle ihtişamın sembolüydü\nama bazı ödül sahipleri bunlar ya görünmeyen bir yere saklar ya da suya atardı.\n\n\"Karanlıktaki gölgelerin peşine düş, hepsini kov ve onları avla.\"\n\"Mareşose Avcısı\"nın ismi buradan gelmektedir\nve adı daha sonra saygıdeğer \"Altın Avcı\" olacak olan Cassiodor'a atfedilmiştir.\nAncak o bu ismi bir aşağılama olarak görmüştür.\nSapkınların ve şeytanların sayısı aslında azdır ama sapkın ve şeytan olmaya itilen insanların sayısı oldukça fazladır.\nBugün, Gölge Mareşosesi savaştan ziyade daha çok suç eylemlerini araştırmaya odaklanmış durumdadır\nve bünyesine genç bir ırk olan çok sayıda Melusinayı katmıştır.\n\nBu amblem, bir zamanlar Poisson Kuşatmasına katılan ve kuşatmayı yöneten bir Mareşose Avcısına aitti.\nBu olaydan sonra, hayatının geri kalanını kadehiyle birlikte geçirmeye karar vererek Mareşoseden ayrıldı.\nEski bir dostu gelip de, her ne kadar istemese de, kendisinden yeniden insanlarla birlikte yaşamasını isteyene kadar bu böyle devam etti.\nKızı ve oğlu için karanlık gölgelerin olmadığı bir dünya yaratmaya çalıştı.\nEn sonunda ise tüm engelleri ve yabancılıkları ortadan kaldıran huzurlu bir okyanusa kavuştu."
},
"plume": {
"name": "Şaheserin Girişi",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bazı eski model kurmalı makinaların torkunu ayarlamak için kullanılan taşınabilir bir alet. Şimdilerde pek bir pratik değeri kalmadı.",
"story": "Kurmalı eşyanın torkunu ayarlamak için kullanılan küçük bir alet. Her türlü kurmalı motorda kullanılabilir.\nAncak, Alain Guillotin'in \"yeni modeli\" olan Kurmalı Mekanın gelişiyle birlikte bunların modası artık geçti\nve birkaç yüz yıl süren testlerden sonra bunlar da \"yeni\" olmaktan çıktı.\n\nAlain Guillotin,\nGölge Mareşosesine katılmadan ve oradan ayrılmadan önce, ayrıca en sonunda Kinetik Enerji Araştırma Enstitüsünü kurmadan önce\nşu anda harabe halde olan Doğa Felsefesi Enstitüsünde enerji üzerine araştırmalar organize etmişti.\nYaşamı boyunca, kendisi gibi Mareşose'de hizmet veren küçük kız kardeşinden başka hiç kimseye yakınlık göstermediği söyleniyor.\n\nOnun hakkında birçok efsane var. İçlerinden bir tanesi de şu şekilde:\nEnstitüdeyken akıllı bir makina geliştirdiği ve\nbu makinayı kullanarak kardeşine Mareşosedeki işlerinde yardımcı olduğu söyleniyor.\nBu bilgilerin çoğu onun önceki iş arkadaşlarından (çoğu Elynas'la savaşırken öldü) geliyor.\nAncak bunları kanıtlayan somut bir delil olmadığı için hiçbir zaman resmi kayıtlara girmedi.\nOna bu konu sorulduğunda, \"Çok yazık, söylenecek bir şey yok.\" diye cevap vermişti.\nBu konuyla alakalı sorulara ve taleplere bir daha hiç yanıt vermedi.\n\nBir diğeri ise şu şekildeydi:\nYaşlandığında Fontaine Araştırma Enstitüsünden emekli olarak kendi atölyesini açtı ve herkesle ilişiğini kesti.\nSon yıllarında yaptığı araştırma hiçbir zaman yayınlanmadı\nve sonrasında kişisel atölyesinde bulunan tek şey, bir şeyler inşa ettiğine dair izlerdi.\n\nSonraki yıllarda bu efsaneler, Coppelius'un tamamlanamadığı için sahnelenemeyen eserleriyle benzer kaderi yaşadı,\ninsanların hayal güçlerini körükledi, onlara ilham kaynağı oldu ve çok daha sıkı çalışmaya özendirdi."
},
"sands": {
"name": "Yargı Anı",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Standart bir cep saati. Tam olarak doğru göstermez.",
"story": "Bu cep saati bir zamanlar Fontaine'deki adalet sağlayıcılarına verilirdi.\nVakti tam doğru gösteren bir saat değildir,\nancak görevdeyken bir rozet olarak kullanılabilir,\nayrıca bir zamanlar Fontaine'de neredeyse herkes tarafından biliniyordu.\n\nBüyük Sihirbaz \"Parsifal\"ın savaşarak yargılanmayı talep etmesine dair haberler gazetelerle her bir yana yayıldı\nve bu talebi, beklenmedik bir suç işlemesiyle birlikte Fontaine Şehri'nde büyük tepkilere yol açtı.\nMahkemenin bu konudaki tutumu ve seçtiği kişi ise daha büyük bir infiale sebep oldu.\nDüelloda mahkemeyi temsilen Düello Şampiyonu Marfisa seçildi.\nAcaba Marfisa'nın kökenleri, düello esnasındaki yargılanmasını veya performansını olumsuz etkileyecek miydi?\nGeçmişinin Parsifal ile ne bağlantısı vardı? Ayrıca herkesin anlayacağı bir şekilde...\nHangisi daha güçlü bir savaşçıydı? İnsanlar bu tür soruları konuşmaktan zevk alıyordu.\n\nÖnceleri \"Parsifal\"ı tanıyan gazeteci Karl Ingold çoktan emekli olmuştu\nve böyle bir işi bir daha yapmamaya kesin kararlıydı. Onun yerine kaşiflere eşlik etmeye, onlarla birlikte vahşi yaşamı, enkazları ve harabeleri incelemeye karar vermişti.\nAncak mesleki gururundan mı yoksa eski anılarından mı bilinmez, bir gazeteci olarak çektiği tüm fotoğraflara çok kıymet veriyordu.\nYıllar sonra, Nergis Haçı Enstitüsünün Müdür Yardımcısının gönderdiği eski arkadaşlarla buluşma davetine yanıt verirken\no zamanlar Nergis Haçı Enstitüsünün üyesi olan kişilerin toplu fotoğrafını çekerken deklanşörün öteki tarafındaki yüzlere bakınca\nkalbinde böyle bir umutla Poisson ile Fontaine Şehri arasında defalarca nasıl gidip geldiğini hatırladı.\nO birkaç ay rüya gibi gelip geçti. Kimilerine göre çok uzun, kimilerine göre ise çok kısa bir zamandı.\nGençlik zamanını hatırladı, o kadar çok kişi ona uzak durmasını söylemesine rağmen,\nayrıca olaylar her şeye bir son verebilecek ve bir tek umut ışığı bırakmayacak noktaya gelmesine rağmen o yine de gençliğinden asla vazgeçmedi.\nLensten gördüğü gülümsemeleri, geleceğe dair duyduğu tüm hayalleri,\nayrıca taş zeminin öteki tarafından hayal meyal gelen yakarışları, metallerin çarpışma ve kırılma seslerini hatırladı.\nDaha sonra bir \"numara\" yaparak zorla kendisini karanlık ve güvenli bir mağaraya götüren kızı hatırladı.\nİşte o anda, son savaşını kaydetmemiş olmanın verdiği pişmanlık gözlerinin önünden film şeridi gibi geçti."
},
"goblet": {
"name": "Unutulmuş Kap",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "İçinde sert bir şarap olan taşınabilir metal bir kap. Bir ceketin cebine konulup kolayca ulaşılabilir.",
"story": "Bu şarap şişesi bir zamanlar Fontaine Şehri'ne büyük hizmetlerde bulunan birine aitti.\nBelirli bazı işleri yapanlar eğer doğuştan acımasız ve gaddar değillerse\niçlerindeki iksir olmadan kendilerini sonsuz bir çöküşe doğru giderken bulurlar.\n\nBu, Fontaine'in huzuru için yapılması gerekenleri yapmak zorunda kalan birine aitti.\nYaralanıp da malulen emekli olduktan yıllar sonra, nihai soruşturması esnasında fark etti ki...\n... Tavşan deliğinin ötesinde onu bir harikalar diyarı değil, aksine bir girdap bekliyordu.\n\n...\nAnılar, yırtık bir dalış maskesinden çıkan baloncuklar gibi gün yüzüne çıktı.\nGençliğini, Dwight, Basil ve Karl ile oynadığı oyunları hatırladı.\nO günlerde kahraman rolünü hep o oynardı, Karl ise kötü ejder Jabberwock olurdu.\nMüdürün kendisine sarılışını hatırladı, o kadar sevgi dolu ve aşina olduğu bir duyguydu ki şu anda da aynı o şekilde hissetmişti.\nÖfkeden Poisson'un alev kırmızısı rengine bürünmüş sayısız yüzü hatırladı.\nDaha sonra kendisinin de masum çocukları Nergis Haçı Enstitüsüne yolladığını hatırladı.\n\nEn sonunda ise en net hatırladığı şey \"oğlu\" ve \"kızı\" ile buluştuğunda yaşadığı duygulardı.\nBu, uzunca bir tünelin sonunda ışığı görmek, maske takmadan önce kendisini görmek gibi bir şeydi.\nAncak daha çok cehennemin karanlık çukurundaki örümcek ağlarına amansızca tutunmak gibi bir şeydi.\n\"Sevgili Alain, sevgili Mary-Ann... Size hiçbir zaman yakın olamadım.\"\n\"En son anımda dahi size nasıl 'babalık' yapacağımı bilemiyorum.\"\n\"Ama yine de büyümenize tanıklık ettiğim bu anılarımı kaybetmek istemiyorum...\"\nKafası ayıldığında tüm bu ihtişam, utanç, sevgi ve takıntı suda kaybolup gitti."
},
"circlet": {
"name": "Gazinin Çehresi",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Yaralı bir yüzü bir noktaya kadar gizleyebilen bir maske. Yaralı bölgeye ve kullananın cinsiyetine göre tasarımında değişiklikler olabilir.",
"story": "Bu maske, Fontaine Şehri'nde hizmet ederken yüzü yaralananlara verilen bir maskeydi.\nKorkunç bir görüntünün, belki de eski bir askerin ihtişamının ya da utancının yerini alır.\nAncak yüzdeki yaraların üzeri kapatılsa bile kalpteki yaralar asla kapanmaz.\n\n\"Eğer geri dönemezsem iki çocuğum sana emanet.\"\ndedi, birlikte büyüdüğü ve Fontaine Şehri'nde hizmet veren arkadaşı.\nArtık benimle yan yana savaşmanı istemiyorum, demek istedi\nama bugün, aralarındaki bu sessiz anlaşma yıllarca süren bir boşluktan ibaret kalmıştı.\nKonuşmadıkları müddetçe sanki Poisson olayı hiç yaşanmamış gibiydi.\n\nEnstitü bu sefer gerçekten de batabilir ve ben ile müdür olmadan işler hiç de güvende gitmeyecektir.\nBu yüzden, çocukları senin ve Ingold gibi güvenilir kişilere emanet etmek daha iyi olabilir.\nMaskenin altındaki sessiz ve çaresiz bakışını gören arkadaşı şöyle dedi:\n\n\"Zaferle geri döndüğümde Lasker ve Ingold'u da çağırıp bir toplanalım.\"\n\"Bu sefer yemeği ben yapacağım ve size marifetlerimi göstereceğim.\"\nGözlerindeki şüpheyi görünce sinirli bir şekilde şöyle dedi:\n\"Hey, kaç yıldır yemek yapmakla uğraşıyorum ve çocuklar buna bayılıyor!\"\n\n\"Şey, sanırım bu bir vedaydı Guillotin... Benim sevgili Emanuel'im.\"\n\"Umarım ki her şey yolundadır, herhangi bir belaya bulaşma sakın.\"\n\"Umarım ki o çocuklar Sponsian'ımı mahvetmemişlerdir...\"\n\nO, çocuk sevgisi nedir bilmezdi ve hiç kimseyle de bir münasebeti olsun istemezdi.\nÇünkü insanlara baktığında gördüğü tek şey onların damarlarında da akan kırmızı kandı.\nAncak eski arkadaşının talebi üzerine bir süreliğine onlara göz kulak olacaktı.\nAncak Basil geri döndüğünde onları hemen geri verecekti..."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Dövüş Ustası",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "+%15 Normal ve Yüklü Saldırı Hasarı.",
"4pc": "Element Becerisi kullandıktan sonra, 8 saniyeliğine Normal Saldırı ve Yüklü Saldırı Hasarını %25 artırır.",
"flower": {
"name": "Dövüş Ustasının Kırmızı Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Bu özel kırmızı çiçek, Dövüş Ustasının acısını dizginleyebilecek tek şeydi.",
"story": "Üstadı onu kabul ettiğinden beri, yıllardır her gün idman yapıyordu dövüş ustası.\nDövüş sanatlarına giden yol uzun ve acı doluydu. Yaralanmak ise kaçınılmazdı.\nDiğerlerinin sözünü dinleyip ormanda yerden ufak, kıpkırmızı bir çiçek kopardı.\nGururla taşıdığı savaş yaraları belki asla tamamen iyileşmeyecekti fakat en azından bununla acısını dindirebilirdi."
},
"plume": {
"name": "Dövüş Ustasının Tüylü Aksesuarı",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Sıradan bir kuş tüyü. Uzmanlar bunu güçlerini sınamak için kullanırken acemiler de yelpaze yapmak için kullanırlar.",
"story": "Becerikli bir dövüş ustasının göklerde süzülen bir kuştan yolduğu tüy.\nDövüş sanatları, aslında sadece ne kadar güçlü saldırdığınla ilgili değildir.\nYıllar boyu yaptığı idmanlar sayesinde elde ettiği çeviklik ve kıvraklık, bir dövüş ustasının asıl gurur kaynağıdır.\nDövüş ustası eşsiz yeteneklerinin kanıtı olarak işte bu tüyü göğsünde taşıyacaktır."
},
"sands": {
"name": "Dövüş Ustasının Su Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Dayanıklılık taliminde zamanı takip etmek için kullanılan bir saat. Normal bir kum saatine kıyasla daha doğru ve kesindir.",
"story": "Zamanın akışını ölçmek için su kullanan bir saat. Dövüş ustası bunu her daim yanında taşırdı.\nŞelalenin altında suya karşı ya da sırıkta tek bacağı üstünde durma idmanı yaptığı zamanlar,\ntüm bu acıya ve eziyete tek başına katlanırdı.\nBu saat, onun verdiği emeğin her bir saniyesini sessizce kaydetmişti."
},
"goblet": {
"name": "Dövüş Ustasının Şarap Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Savaş öncesi ayinlerde kullanılan zarif bir şarap kadehi.",
"story": "Dövüş ustaları göğüslerini gere gere arenaya adımını atmadan önce, mutlaka bir kadeh kaliteli şarap içer.\nHer dövüş ustası kadehini değerli rakibinin şerefine kaldırır.\nSonra da sakin ve telaşsızca arenaya girerek, saygıda kusur etmediği rakibinin karşısına çıkar.\nDövüş öncesi içilen şarabın asıl anlamı budur. Ne zaferi yüceltmektir amaç, ne de yenileni mahcup etmek."
},
"circlet": {
"name": "Dövüş Ustasının Bandanası",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bir talebenin ilk dersi: Azim, Kuvvet ve İrade. Bu kelimeler bandanaya asla unutmaman için yazılmışlar.",
"story": "Eskiden bir dövüş ustasına ait olan kıpkırmızı bir saç bandı. Bir zamanlar canlı olan rengi artık solmuş.\nBu saç bandı, takan kişinin küçüklüğünden beri dövüş sanatlarıyla uğraştığının kanıtıdır. Aynı zamanda genç dövüş ustasının tutkusunu simgeler.\nGenç dövüş ustası, daha şafak sökmeden ormanda idman yapmaya başlardı.\nUzun seneler sonra dövüş ustası artık bir eğitmen olmuştu. Gençliği geride kalmıştı belki fakat hâlâ gençken olduğu kadar atik ve çalışkandı."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Asil Minnettarlık",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%20 Element Patlaması Hasarı.",
"4pc": "Bir Element Patlaması kullanıldığında tüm grup üyelerinin 12 saniyeliğine Saldırısı %20 artar. Bu etki birikemez.",
"flower": {
"name": "Kraliyet Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Genellikle resmi günlerde giyilen, parlak kaplamalı saten bir çiçek. Kenara bırakıldığı günden beri seçkinliğinden bir gram kaybetmemiş.",
"story": "İpek satenden yapılmış mavi bir zambak.\nEskiden soylu bir kadın bunu baş süsü olarak takardı.\n\nBir zamanlar Mondstadt'a hükmeden bir asil, bunu arkasında bıraktı.\nO efsanevi çağda asiller, halk için örnek kimselerdi.\nOnlara bilgelikleriyle ve davranışlarıyla rehberlik ederlerdi.\nOnlar, Mondstadt halkının gerçek temsilcileriydi.\nOnları asil yapan sadece soyları değil,\naynı zamanda erdemlere ve ilkelere bağlılıklarıydı.\n\nAsillerin uzun ömrü, sonu gelmez rahata düşkünlükleri yüzünden kısaldı gitti.\nŞatafat, yerini yozlaşmaya bıraktı."
},
"plume": {
"name": "Kraliyet Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Eski Mondstadt soylularının avlarda taktıkları tüylü bir şapka. Sanki aradan hiç zaman geçmemiş gibi yeniliğini koruyor.",
"story": "İhtiyar bir asilin şapkasına gururla tünemiş bir şahinin tüyü.\nAvam sınıfıyla birlikte avlanmak ve avdan elde edilenleri onlarla paylaşmak eski bir gelenekti.\n\nMondstadt'ın yönetici sınıfının bir hobisi olan avcılık sıklıkla yapılırdı.\nŞenlikler, asillerin cömertliğinin bir simgesi olarak\nhizmetkarlarıyla ve genel halkla paylaşılırdı.\nHerkes şenliklere katılmaya hevesliydi.\n\nAvlanma kısa zamanda anlamını kaybetti.\nAsiller, her şeyi kendi hakları olarak görüp kendi üstlerine geçirdiler.\nTüy her ne kadar gururlu dursa da, insanların gözlerinde rengi solmuştu."
},
"sands": {
"name": "Kraliyet Cep Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Bir zamanlar Eski Mondstadt soylularına ait olan bir cep saati. Kuşaktan kuşağa geçerken tarihe tanıklık etmiş.",
"story": "Safirden yapılmış şahane bir cep saati.\nOnca yıldan sonra hâlâ çalışır durumda.\n\nBir zamanlar Mondstadt'a hükmeden bir asilin cep saati. Hâlâ zamanı doğru gösterir.\nDakiklik bir erdemdir. Bu cep saati de asillerin erdemli kalmasına yardımcı olmuştur.\nSıradan halkı etkilemekten ziyade, öz disiplini korumak amacıyla kullanılan bir araçtı.\nİyi bir asil, gündüzleri halkından daha ihtiyatlı olmalıdır.\nGeceleri ise onlardan daha düşünceli ve huzursuz olmalıdır.\n\nOnların miskin torunları, yıllar içerisinde bu sıkı programı sonlandırdı.\nSaatleri gittikçe daha gösterişli bir hal alırken erdemli işlevlerini kaybetti."
},
"goblet": {
"name": "Kraliyet Gümüş Vazosu",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bir zamanlar Mondstadt'ın eski soylularına ait olan süslü bir vazo. İçinde esen hüzünlü rüzgarların yankısı duyulabilir.",
"story": "Safirden yapılmış süs amaçlı bir vazo. Asil bir ailenin gümüş nişanını taşır.\nŞahane ve göz alıcı tasarımı Mondstadt'taki eski asillerin estetik anlayışına kanıt niteliğindedir.\n\nBir zamanlar Mondstadt'a hükmeden bir asil, bunu arkasında bıraktı.\nAncak eskiden içinde yatan gösterişli hazinelerden en ufak bir iz yok.\nBu lüks eşyalar hem asillerin itibarının,\nhem de Mondstadt halkının itimadının, gururunun ve refahının simgeleriydi.\n\nArdından asiller gücün etkisine yenik düştü.\nİnsanları önemsemeden, istedikleri gibi alıp istedikleri gibi harcadılar.\nLüks aksesuarlar gösteriş simgesi oldu."
},
"circlet": {
"name": "Kraliyet Maskesi",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Eski Mondstadt soylularının maskeli balolarda taktıkları maske. Gözleri nerede o eski günler dermişçesine bakıyor.",
"story": "Altın ve değerli taşlarla bezeli ve ince desenlerle işlenmiş gümüş bir maske.\nBüyük bir özenle tasarlanan bu maske, eski asillerin geleneklerini ve zarafetini gösterir.\n\nMondstadt'a hükmeden ilk asiller, mütevazı bir geçmişe sahip kahramanlardı.\nBu yüce reisler, zarif prensler ile güzel prensesler ve soylular,\nbir zamanlar halkı şölenlere ve ziyafetlere davet ederlerdi.\nO geçmişte kalan günlerde, asiller bilgeliklerini ve zarafetlerini cömertçe paylaşırdı.\n\nO altın çağda, asiller bilgilerini ve kazandıklarını insanlarla paylaşırdı.\nAncak sonrasında, ellerindeki güç asilleri baştan çıkardı. Ziyafetleri artık sadece kendi zevkleri için vermeye başladılar."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Nergisin Rüyası",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Su Hasarı Bonusu.",
"4pc": "Normal, Yüklü veya Havadan Saldırılar, Element Becerileri veya Element Patlamaları, bir düşmana isabet ettiğinde 8 saniyeliğine 1 kademe Nergisin Yansıması verir. 1, 2 veya 3 ve üzeri Nergisin Yansıması kademesi etkinken Saldırı %7/%16/%25 ve Su Hasarı Bonusu %4/%9/%15 artar. Normal, Yüklü veya Havadan Saldırılar, Element Becerileri ve Element Patlamaları ile oluşturulan Nergisin Yansıması kademeleri birbirlerinden bağımsız sayılır.",
"flower": {
"name": "Yolculuk Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Nihayetinde hikayeler de biter, açan çiçekler de solar. Rüyalarda açan çiçek ise canlılığını ve güzelliğini her daim korur.",
"story": "Ancak yine de bu krallığın üzerine bir gölge düştü.\nEjder, kahramanı yendiği için değil, her ikisi de beraber dünyada kaybolduğu için.\nKaranlık sular kadar yoğun bir kaosun, üzüntünün ve sonrasında gelen ayrılığın ortasında\nMüdür ve onun kız kardeşleri, kötülüğü kökünden kazımak için bir yolculuğa çıktılar ve\nVekil, savaş için yapılmış gemiye bindi ve sonunda kendini suların altında buldu.\nNergis kahramanları ve birçok şövalye, ejderler ve erdemli bilgeler etrafa saçıldı.\n\nBazıları Gölge Mareşosesi ile Özel Güvenlik ve Teftiş Devriyesi tarafından alındı\nve bir daha bu diyara gölge düşmemesi için çalışmaya başladı.\nBazıları yabancı topraklardan gelip giden kaşifler tarafından alındı\nve o andan itibaren dünyanın sınırlarını görmek için gerçek bir maceraya çıktı.\n\nBunun üzerinden birçok yıl geçti.\nBazıları bu tür olayların gelecekteki hikayeleri engellemesinin önüne geçmeye çalıştı\nve bu uğurda makinaların ve demirden gövdelerin sırlarını kullanmaya çalıştı.\nBazılarıysa normalin dışına çıkıp bu hikayelerin yeniden başlaması için\nperilerin adına, tahayyülün ötesinde bir yolculuğa çıktı.\nSolmuş çiçeklere değer verenler olduğu gibi\nbazıları da akşamüstü olunca henüz maceraları sona ermemiş olanları anarlardı..."
},
"plume": {
"name": "Zalim Büyücünün Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bu tüy eskiden birinin şapkasında süslemeymiş. Koyu yeşil rengiyle gerçekten insanın dikkatini çekiyor.",
"story": "Kahramanların olduğu yerde kötü büyücüler, şövalyelerin olduğu yerde de kötü ejderler olur.\nKahramanın elinde her zaman kutsal bir kılıç, büyücünün ise yanında hep bir çeşit büyü kitabı vardır.\nMaceralar arasında arta kalan zamanlarda kahramanlar, büyücüler, şövalyeler ve uğursuz ejderler henüz doğmadan önce\nherkes, Müdür Yardımcısının şapkasına iliştirilmiş, bilinmeyen bir kuş türüne ait olan tüye bakar dururdu.\nKüçük maceracılar, tüyün dile gelse kim bilir nasıl öyküler anlatacağını düşündüler kendi kendilerine.\nMüdür Yardımcısı da birçok hikayeye tanıklık etmiş olmalıydı. Tıpkı inzivadan sonraki yaşlı kahraman kadın gibi.\nÖyle olmasa neden bize tüyü vereceğine dair söz veren Müdür bile onu çıkartamasın ki?\n\n\"Durun bakalım, ██, ██ barışın. Kavga etmeyin.\"\nHer zaman şövalye ve uğursuz ejderi oynayan ikili, istemsiz bir şekilde başlarını salladı.\n\"Ben burada yokken gözün ███ üstünde olacak, değil mi ███?\"\n\"Müdür ve ben işimizi hallettikten sonra geri geleceğiz, o yüzden bir yere kaybolmayın.\"\nMüdür Yardımcısı bir süre düşündü ve gitmeden önce şapkasındaki koyu yeşil tüyü kopardı.\n\"Bunu bir süredir istiyordun, değil mi ███? Peki o halde. Al bakalım.\"\n\"Bunu sana şimdilik emanet ediyorum tamam mı? Kirlenirse çok kızarım ona göre.\"\n\nAncak nihayetinde bu tüy, asla bir kötü büyücünün kullandığı gizemli asa olmadı.\nBunun yerine yeni sahibinin izinden giderek, geldiği yere geri dönmeden önce ayrılık felaketine neden olan kaynağa ulaştı..."
},
"sands": {
"name": "Nergisin Daimiyeti",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Uzun zamandır çalışmayan bir cep saati. Akrebiyle yelkovanı dönedururken pek çok yıla tanıklık etmiş olmalı.",
"story": "Saatin ibreleri er ya da geç asıl yerlerine geri döner ve bununla yeni bir devir başlar.\nBütün Nergis kahramanları, hiçbir zaman değişmeyeceklermiş gibi görülürdü.\nAncak yıllar, bu son derece hassas ama kırılgan olan saatleri bile aşındırdı.\nTa ki yarını ve hiçbir şey olmayan gün gelene dek.\n\nBu cep saati, bir zamanlar makinaları çok seven küçük bir kahramana aitti.\nDefolu birçok parçayı ve çeşit çeşit cihazları bir araya getirerek yapmıştı onu.\nSonunda bu cep saati ve hediye edilen kişi, her şeyi çözen ezeli sıvıya düştü.\nAncak o sırada içindeki saat mekanizması çoktan durmuştu.\n\n\"Gelecekte uzun zaman sonra, çok uzak bir yerde...\"\n\"Uğursuz ejder Narcissus'un yönettiği kara bir imparatorluk vardı.\"\n\"Bir zamanlar özlemini duyduğu prenses, yaşadığı yüksek kule ile birlikte durağan ve rüyasız bir uykuya daldı, böylece ondan etkilenmedi. Narcissus buna çok kızdı ve onun hazinesini bulmak için yardakçılarıyla savaşçılarını imparatorluğa gönderdi. Adaletten yana olanların ona karşı koyamaması için uğursuz büyülerini kullanarak birçok savunma mekanizması kurdu. Prensesin hazinesini alacağına ve onu tekrar uyandıracağına yemin etti. Ancak bu şekilde onu tamamen ele geçirebilirdi.\"\n\"Prensesin onlara verdiği berrak ve parlak su incisi hazinesini koruyan bir grup kahraman vardı.\"\n\"Bir gün, bu inciden küçük bir yaşam doğdu.\"\n\"Hımm... Buna ne demeliyiz ki? Of, ne zor bir durum. Hikayenin bu şekilde devam edeceğini bilseydim senin ismini burada kullanırdım. Başka iyi bir arkadaşın var mı?\"\n\"Arkadaş... Aslında bir tane var. Bence buraya uyar da.\""
},
"goblet": {
"name": "Kahramanların Çay Partisi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Sevimli bir çay fincanı. Bir zamanlar beraber hoş bir öğle vakti geçiren kişilerce kullanılmış olabilir.",
"story": "Nergis kahramanlarının bile dinlenmek için maceralarına kısa aralar vermeleri gerekir.\nSaat çaldığında birçok kahraman ve büyücü ile birlikte şövalyeler ve kötü ejderler\nbir süreliğine tutsak prensesi ve zindanlardaki hazineleri unuttu.\nUzaklardaki krallığın gökyüzünü kaplayan kara bulutlar bir süreliğine kayboldu ve\nprenses, acı içinde beklerken bakışlarını penceresinden çevirdi.\nŞövalyeler gittiğinde maceraların da bir son bulması gerekirdi.\nBu, Nergis kahramanlarının ve diğer birçok küçük dünyanın uyduğu bir kuraldı.\nMerak edenler için de cevap oldukça basitti, Müdür Yardımcısının hazırladığı içecekler epey lezzetliydi.\n\nKasvetli bir gündü ama... Bu sözün pek anlamı yoktu.\nNe de olsa o, yeni evinde ne güneşin ne de ayın ışığını görebilecekti.\nOrada ilk tanıştığı kişi uzun ve saf olan Müdürdü.\nO da küçük kızla ne yapacağını bilmiyordu. Yine de onu kucaklayarak karşıladı\nve elbiseleri sırılsıklam olmuştu. Müdür Yardımcısı, kızın annesi olacak yaştaydı.\nKızı elinden tutarak dinlenen kahramanların, şövalyelerin ve kötü ejderlerin arasına götürdü.\nBunun bir sorun olacağını düşünmüyordu. Ne de olsa buradaki içecekler gerçekten çok lezzetliydi."
},
"circlet": {
"name": "Uğursuz Ejderin Gözlüğü",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Muhteşem bir işçiliğe sahip, tek camlı gözlük. Kadim hikayelerde kişinin bu gözlükle geleceği görebildiği söylenir.",
"story": "Her hikayede kahramanın kendine ait bir kutsal kılıcı ve yüzleştiği baş düşmanı olur.\nAncak çok yaşayan kahramanların eninde sonunda kötü ejderlere dönüştükleri söylenir. Belki de farklı hikayelerin kesiştiği yerlerde, birinin kahramanı diğerinin ejderi olabilir.\nBuna rağmen hikayelerin son hali genel olarak kolay anlaşılır. Kahramanlar bu nedenle kötü ejder değil, kahraman olarak anılırlar.\nBu yüzden kötü ejderler, tüm güçlerine ve kurnazlıklarına rağmen kutsal kılıcı taşıyan kahramanlar tarafından her zaman yenilirler.\n\nEjder, her şeyi yutan kanyona düşüp yok olmadan önce bir kere daha kahramanla geçirdiği zamanları düşünür ve sonunda şunu söyler:\n\"Senden nefret etmek için bir nedenim yok. Benim gördüklerimi henüz görmediğin için beni durdurmak istiyorsun.\"\n\"Yıldız canavarlar, dünyanın yaşam suyunu içip kurutacak. Yüz yıl sonra da dünyadaki tüm yaşam son bulacak.\"\n\"Tüm bu ruhları kurtarmak için geri döneceğim. On yıl, hatta yüz yıl geçse bile yeni bir evren olarak tekrar doğacağım.\"\n\nAncak ejdere karşı kazanan kahraman da bu uğurda kendisi için çok önemli bir şeyi kaybeder.\nBir daha asla insan aklının kavrayamayacağı ve anlayamayacağı bir şeye inanmayacak\nve ömrünün sonuna kadar güçlerini elementlerden almayan makinalar ve enerjiden oluşan bir krallığa sahip olacak."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Okyanus Renkli İstiridye",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 İyileştirme Bonusu.",
"4pc": "Bu yadigar setini kuşanan karakter gruptaki bir karakteri iyileştirdiğinde, 3 saniyeliğine bir Deniz Köpüğü görünür, iyileştirmeyle elde edilen Can miktarını toplar (fazlalık iyileştirme miktarı dahil). Bu sürenin sonunda Deniz Köpüğü patlayarak çevredeki düşmanlara toplam iyileştirmenin %90'ı kadar Hasar verir. (Bu Hasar, Elektrik Yükleme ve Süper İletim gibi Tepkimelere benzer şekilde hesaplanır ama Element Ustalığı, Karakter Seviyesi veya Tepkime Hasarı Bonuslarından etkilenmez). Her 3,5 saniyede bir sadece bir tane Deniz Köpüğü oluşturulabilir. Her Deniz Köpüğü 30.000 Cana kadar toplayabilir (fazlalık iyileştirme miktarı dahil). Aynı anda sadece bir tane etkin Deniz Köpüğü olabilir. Yadigar setini kullanan karakter savaş alanında olmasa bile bu etki tetiklenebilir.",
"flower": {
"name": "Deniz Renkli Çiçek",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Dalgalı okyanusun tüm renklerine bürünmüş olan yumuşak bir çiçek. Ayın gümüş ışıltısı altında harika renklerle parıldıyor.",
"story": "Okyanustan gelen narin bir çiçek. Ortasında sade bir inci var.\nWatatsumi Adası'nın şarkılarına göre bu çiçekler, incilerin aydınlattığı derinliklerde çiçek açarmış.\nDerinlerde yüzen denizin kızlarının ve narin ay ışığının özlemine bulanmıştır ve inci zarafetinde bir ışıltı yayar.\n\nTüm çatışmalar bittiğinde, deniz yaratıkları da yalnız yoldaşları için gözyaşı dökmeyi bırakacak.\nVe ay ışığı Touzan'ın üzerinde yükseldiğinde, kıymetli tanrı da yükselecek ve şarkılar söyleyecek.\n\"Ey denizin kızları, kalbimdeki insanlar, gelin ve görün. Ay bu gece gökyüzünde.\"\n\"Touzan bu gece düşse bile, fırtınalar ve şimşekler asla ayın inci gibi ışıltısını gölgede bırakamaz...\"\n\nYalnız kadın yakamozda şarkılar söyleyerek dans edecek.\nDenize dalanlar kayıplarının acısını unutacak, narin çiçekler bile canlılığını geri kazanacak."
},
"plume": {
"name": "Derinliklerin Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bir tapınak görevlisinin merasim elbisesinden alındığı söylenen mercan renginde ince bir kuş tüyü.",
"story": "Çoğu klanın ilk kez gün ışığı gördüğü günlerde Omikami, deniz halkının arasından tapınak görevlileri seçti.\nAdayla ilgili tarihi şarkılarda ilk Kutsal Rahibe'nin, bir zamanlar inci toplayan denizin kızlarından biri olduğu söylenir.\n\nKendisi umutlarını yitirmiş, anlamsız çatışmalar içinde kaybolmuş çocukların yardımına koşardı.\nBu amansız trajedinin içinde hayatın güzelliklerini göremeyen yetişkinlerin yardımına koşardı.\nKutsal Rahibe, güzel şarkıları ve kibar sözleriyle insanları yatıştırırdı.\nVe bu zor zamanlarda bile, Watatsumi halkı ilk kez umutlanmıştı.\n\nBu denizden gelen tüyün, Kutsal Rahibe'nin merasim elbisesine ait olduğu söyleniyordu.\nBir çocuğun narin elleri tarafından yanlışlıkla koparılmış ve huysuz bir insan tarafından korunmuştu.\n\nDaha sonra Rahibe, kahramanca bir tavırla kendini feda ederek geri dönülmez bir yola girdi...\nKutsal Rahibe'nin merasim elbisesi kaybolmadı, günümüze kadar nesilden nesile hatıralarla aktarıldı."
},
"sands": {
"name": "Ayrılık Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Dipsiz okyanusun derinliklerinden gelen kusursuz bir deniz kabuğu.",
"story": "Sakin ve ışıldayan okyanus derinliklerinde, zaman oldukça yavaş geçer.\nYıllar geçtikçe parlak deniz kabukları bile unutmaya başlar.\n\nWatatsumi halkı bir kez karanlıklardan kurtuldu ve gördükleri uzun rüyalara elveda dediler.\nKaranlıkta saklanan ejdervarislerinin meraklı gözlerinden kurtuldular, parlak mercan merdivenlerden gün ışığı altındaki diyara vardılar.\nOkyanus halkının, klanlarından bir hatıra olarak yanında bir tek deniz kabuğu götürdüğü söylenir.\nVe kendininkini kaybetmiş olanlar yeni bir aileye davet edilirdi.\n\nEski dilde bu saf kabuklar Tekrar Birleşme Parçaları olarak bilinirdi.\nBu iki tarafın birliği sonsuza kadar sürmese bile, bir daha asla dışarıdan bir güç tarafından bölünemeyecek.\nBu deniz kabukları, dalgaların altında geçen hayata bir veda, güneşin altındaki hayata ise yeni bir merhabaydı."
},
"goblet": {
"name": "İnci Kafesi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Watatsumi Adası'nın tapınak görevlileri tarafından adanan bu parıldayan inciler sonsuza kadar parıldayıp asla sönmezler.",
"story": "Deniz halkı için Watatsumi'nin tanrısı tarafından kutsanmış parlak inciler, paha biçilemez hazinelerdir.\nYalnızca Kutsal Rahibe'nin bu inciler hakkında şarkı söyleme izni vardı.\n\nEfsaneye göre gökkuşağı renklerindeki istiridyeler, bu kusursuz mücevherleri Watatsumi'nin merhametine olan minnetlerini göstermek için üretmişler.\nSonraları, Kutsal Rahibe soyunun bu incilerden geldiği bile söylenmiştir.\nKutsal Rahibe narin ve göz alıcı beşiğinden dışarı bir adım attı. Omikami, onu deniz ve ay ile dans eden kız kardeşlerle birlikte kutsadı.\nOmikami, neşesi ve sevgisiyle onların yüreklerine gün ışığını takip etme isteği bahşedecek güzel mücevherler verdi.\n\nBu inciler, damarlarında Watatsumi kanı akanların elinde daha bir parlak olur.\nBelki de bu, sadece doğruluğu hiçbir zaman kanıtlanamayacak eski bir hikayeden ibarettir.\nAma yenilginin eşiğine geldiklerinde, Kutsal Rahibe ve ikiz kardeşlerin kıyafetlerini değiştirip sonsuz dalgalar arasında gizlendikleri söylenir.\nBu kargaşada, sadece bu parlak inci denizin sessiz ve yalnız derinliklerinde kayboldu."
},
"circlet": {
"name": "Watatsumi Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bir zamanlar unutulmuş bir din adamı tarafından takılan kadim ve karmaşık bir taç. Bu yadigar, Watatsumi halkı tarafından büyük bir ayinle kutsanmış.",
"story": "Omikami, Watatsumi halkından ruhbanları seçtikten sonra bu kutsal taçları onlara bizzat takdim etti.\nAma şehadet çağı geçtiğinde ve rahiplik yok olup gittiğinde, bu güzel taçlar mühürlenerek kaldırıldı.\n\nDenizin insanları, bu inci ve mercanlardan oluşan taçları hiçbir lekenin kirletemeyeceğine dair şarkılar söyledi.\nVe bir taç bahşedilecek kadar talihli olan kimseler, Omikami tarafından yönetici sayıldı.\nTouzannou olarak bilinen cesur lordu ve dalgalarla özgürce dolaşan ikizler...\nOmikami'nin koruması ve lütufları her zaman onların üzerinde oldu ve isimleri ada halkının şarkılarıyla ölümsüzleşti.\nBir zamanlar tanrının yardımcılığını yapan bu yöneticilerin, denizin insanlarına adalarında tarım yapmayı, balık tutmayı ve avlanmayı öğrettiği söylenir.\nFakat kaderde yazılan şehadet vakti geldi ve tanrı kaybetti.\n\nOkyanusun derinliklerinden getirdikleri umutlar ve hatıralar da tarihi ve kültürel zenginlikleriyle birlikte yok oldu.\nBu gösterişli ve büyüleyici taçlar, sahipleriyle birlikte denizin unutulmuş derinliklerinde kayboldu."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Sönük Alev",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "Fiziksel Hasar %25 artar.",
"4pc": "Bir Element Becerisi bir düşmana isabet ettiğinde, 7 saniyeliğine Saldırı %9 artar. Bu etki 2 kademeye kadar birikir ve 0,3 saniyede bir tetiklenebilir. 2 kademeye ulaşıldığında, 2'li set etkisi %100 artar.",
"flower": {
"name": "Lekesiz Çiçek",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Sert ve mavi olan yapay bir çiçek. Taç yaprakları asla solmayacak ve rengini kaybetmeyecek.",
"story": "\"Beni şaşırtıyorsun. Vücudun insan vücudu ama içinde böylesine bir güç taşıyorsun.\"\n\"Akacak gözyaşın, dökecek kanın olmadığını söylüyorsun ama elbette ki bunun nedeni içinin bir yangın yeri olması...\"\n\"Vücudun uzun süredir yaralarla kaplı olsa da, şimdi şiddetli alevler bir kor gibi gözlerinden ve yaralarından akıyor.\"\n\"Ama konudan saptık sanki. Dumanı takip ederek senin izini sürdüm çünkü seninle anlaşmaya varmak istediğim bir konu var...\"\n\"Bırak seni tüketen alevler Majestelerinin lütfuyla sönsün. Ne dersin?\"\n\nİlk Fatui üyesi, içindeki yaşam alevinin neredeyse söndüğü genç bir kadına güç verdi.\nKadın da çılgın hayal gücünde yozlaşmış bir geçmiş ile kusursuz bir gelecek arasındaki çizgiyi gördü...\n\n\"Anlıyorum. O halde buz, silinmiş geçmişimin yerini alıp bu ölümsüz alevleri söndürsün.\"\n\"Karanlık yozlaşma ile dünyanın, insanların, canavarların acısı ve taşıdıkları günahların hepsi bu buzla arınsın.\"\n\nAma buna rağmen, kalbinde saf beyaz bir alev yanmaya devam etti...\n\n\"Sen, senin Çariçe'n ve ben aynı amacı taşıyoruz.\"\n\"Bu dünyadaki bozuklukların kaynağını temizlemek: Dar görüşlü, bilgisiz tanrılar ile Hiçliğin karanlığı ve yozlaşmaları.\"\n\"Pekala. Ortak amacımızı gerçekleştirme konusunda verimli olmak için elimden geleni yapacağım.\"\n\"Tepeden tırnağa bembeyaz giyinsem bile, varlığımın her karışında leke bırakan eski ölmüşlerin külleri asla temizlenemez.\""
},
"plume": {
"name": "Bilge Doktorun Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Eşsiz bir keskinliğe sahip olan uğursuz bir tüy. Belki de bilinmezi simgeliyordur.",
"story": "\"İnsan, belli bir karmaşıklık seviyesine sahip bir makinadan başka bir şey değil.\"\nBöylece, bilgeliğin kaynağında kendi kürsüsünden gençliğini ilan etti.\nBiri bu makinanın bir parçasını söküp geliştirse,\nmakinanın performansı büyük oranda artabilirdi.\nBir Önsezi olsun olmasın, fiziki durumları ve savaş becerileri göz önüne alınmadan,\n\"Geliştirilmiş insanlar\" ortalamanın çok üzerinde bir güç sergilerdi.\n\nAykırı biri olarak suçlanma ve bilgeler grubundan kalıcı olarak atılma riskine rağmen,\ngenç, araştırma notlarının kenarına doğrudan şu düşünceleri not etti:\nI. Beklendiği gibi, Akademinin çalışma tarzını göz önüne aldığımızda araştırmada çığır açacak bir ilerleme mümkün değil.\nII. Yine de kovulmak bir kayıp olur. İnsanın araştırmaya imkan sağlayan bir ortama ihtiyacı var.\n\nİlk Fatui, sapkınlık dedikodularının ardından onun izini sürdü...\n\n\"Sadece geliştirilmiş bir insan mı? Yüce ulusun bana yeterli kaynak ve bolca zaman verebilirse, tanrı dediğin şeyi bile üretirim. Ne dersin?\"\nSıvı altın gibi parlayan çölde Snezhnayalı bir diplomata sordu:\n\"Sen de bana Akademinin davrandığı gibi mi davranacaksın? Bana canavar veya deli mi diyeceksin?\"\n\"Yoksa yurdumdaki hemşehrilerimin bana davrandığı gibi davranıp, yabalarla ve sopalarla beni mi kovalayacaksın?\"\n\nAncak...\n\"Pekala. O halde artık ortağız.\"\n\"Unvanına gelince, şuna ne dersin...\"\nAldığı unvanın ironisiyle tamamen gafil avlanan genç adam, çok komik bir kahkaha patlattı."
},
"sands": {
"name": "Donmuş Zaman",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Kapağıılamayan bir cep saati. Yine de zamanın amansız akışıyla yelkovanı akrebi kovalamaya devam ediyor.",
"story": "Para dünyanın can suyudur ve paranın geçtiği yollar da dünyanın atardamarıdır.\nO halde dünyanın merkezi de altından bir kalptir.\n\nO, ayrıcalıklılardan biri değildi ve yalnızca dünyevi gücün peşinde olabilirdi.\nAma paranın tanrılar için bir anlamı olmasa da,\nkullandıkları diğer sayısız güçle birlikte parayı da sıkıca ellerinin altında tuttular.\n\nBelki de bir zamanlar yoksul olduğu için parayı arzuluyordu\nya da belki de tanrıların ona hiç sevgi göstermemiş olması, onun içindeki direnme arzusunu körüklemişti...\n\n\"Bu paraların geldiği diyarın insanları, her şeyden önce sözleşmelere saygı duyar.\"\n\"Para uğruna, ben de aramızdaki sözleşmeye saygı duyuyorum...\"\n\"Her mübah yola başvurarak, tüm dünyaya para pompalayan bir kalp olacağız.\"\n\"Ve zamanı geldiğinde, bu kalbin atışı yalnızca bizim isteğimizle duracak.\""
},
"goblet": {
"name": "Üstün Kadeh",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Karmaşık bir kadeh. Yeni görünümünden hiç ödün vermiyor.",
"story": "Doğduğunda herkesten daha güzel bir yüzü vardı.\nKaderine ise uzun bir hayat ve içi boş bir irade yazılmıştı.\n\nKutsal bir şekilde yaratılmış yüce bir varlıktı ama değersiz bir artık gibi bir kenara atılmıştı.\nYine de bilinmeyen bir hata nedeniyle uykudan uyandı.\nÖlümlüler diyarını dolanmaya başladı.\n\nFatui onu bulmadan önce, uzun yıllar boyu oradan oraya sürüklenip durdu.\nZaman içerisinde deneyimlerinden öğrendikleri ise şuydu:\n\n\"Ben diğerlerinden üstün bir 'insanım'.\"\n\"Tanrılar bile kaderime müdahale etmeye cesaret edemez.\"\n\"Ne bir ölümlü, ne tanrı ne de kaderin kendisi beni yargılayabilir.\"\n\"Kalan günlerimi nasıl istersem o şekilde yaşamakta özgürüm.\"\n\n\"Maske takan insanlarla çok eğlendiğim için...\"\n\"Onlardan biri olayım diyorum.\""
},
"circlet": {
"name": "Alaycı Maske",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Yüzü kapatan ve duyguları gizleyen bir maske.",
"story": "Madem yoldaşlarımın kanı temizlenemiyor, o zaman ben de kaderin yüzüne gülen Soytarı olurum.\nÖğrenme seviyem bilgelerle kıyaslanamayacağı için, önceki hükümdarın lütfunu alamadım.\nBu yüzden onları kutsal gazabın, yıkımın ve aptallığın habercisi olan günah perdesini yırtmaktan alıkoyamadım...\nO halde ben aptal değil, bir Fatui üyesi olacağım ve benliğimi, acımı anlayan Majestelerine adayacağım...\n\nAdım Soytarı Pierro. Lütfen söyleyeceklerimi dinle:\n\nMağrur Fatui yoldaşlarım, kalplerinizin öfke ateşiyle ve sonsuz kış soğuğuyla dolu olduğunu biliyorum.\nHer birimiz, bu dünyanın temel prensiplerinin saçma vurdumduymazlığına tanık olduk.\nBu yüzden bu değersiz dünyada maskelerimizi takıp ilerleyelim ve kaderin kurallarını baştan yazalım."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,14 @@
{
"name": "Kader Duası",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"1pc": "Su etkisinde kalma süresini %40 kısaltır.",
"circlet": {
"name": "Sağanak Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Kadim zamanlarda kurban adamakla görevli kişiler tarafından takılan bir taç. Her yıl, suya daldırıldığı için oldukça dayanıklı hale gelmiş.",
"story": "Derler ki,\nbir zamanlar yeryüzündeki insanlar, göklerden gelen vahiyleri doğrudan duyabiliyormuş.\nO zamanlar tanrıların elçileri, cahil insanlar arasında yürürdü ve ilk yağan yağmurlar kadim alevleri söndürdü.\n\nRefahın bol olduğu, bereketle dolu bir zamandan bahsedilir.\nO zamanlar yeryüzü, göklerin hakimiyeti altında kutsanmıştı ve elementlerin akışları düzgün ve düzenliydi.\nAsırlar boyu bolluk yaşanacağı yıldızlarda yazılıydı ve bu ilahi kanunu hiçbir şey değiştiremezdi.\n\nPeki yüzyıl veya binyıl sonra ne olacaktı? Bollukları kıtlığa, zenginlikleri yoksulluğa dönüşecek miydi?\nSunakları ve sarayları, geriye o gümüş beyaz ağaçtan başka bir şey kalmayacak şekilde toprağa karışacak mıydı?\n\nYalnızca bildiklerini söyleyen kutsal elçiler sessiz kaldı. Bu kıyameti anlamak için\nbaşrahip, başında beyaz dallardan oluşan taçla, dünyanın derinliklerini gezdi..."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,14 @@
{
"name": "Aydınlanma Duası",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"1pc": "Ateş etkisinde kalma süresini %40 kısaltır.",
"circlet": {
"name": "Alev Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Kadim zamanlarda kurban adamakla görevli kişiler tarafından takılan bir taç. Her yıl, kurban alevlerine maruz kaldığı için oldukça dayanıklı hale gelmiş.",
"story": "Derler ki,\nbir zamanlar yeryüzündeki insanlar, göklerden gelen vahiyleri doğrudan duyabiliyormuş.\nTanrıların elçileri, o zamanlar cahil insanların arasında yürürdü. Ebedi buz daha yeni çözülmeye başlamış ve ilk alevler daha yeni ortaya çıkmıştı.\n\nRefahın bol olduğu, her şeyin bu ilahi vahiylere göre yapıldığı bir zamandan bahsedilir.\nGöklerin elçileri, dünyanın yakında yeni ve daha parlak bir çağa gireceğini söyledi.\nBu kaderde yazılıydı, gelecek değiştirilemezdi.\n\nAma bu harika zamanların sona ereceği bir gün gelecek miydi?\n\nBu soruya elçiler yanıt vermedi. Böylece insanlar aralarından bir başrahip seçip,\nbaşını beyaz dallardan oluşan bir taçla süsledi ve onu dünyanın derinliklerine gönderdi.\nSorularının yanıtlarını bulmak ve bu gizemi çözmek için çok eski harabelere gitti. Uzun zamandır gömülü kalmış sunakları gezdi..."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,14 @@
{
"name": "Bilgelik Duası",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"1pc": "Elektrik etkisinde kalma süresini %40 kısaltır.",
"circlet": {
"name": "Yıldırım Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Kadim zamanlarda kurban adamakla görevli kişiler tarafından takılan bir taç. Her yıl, gök gürültüsünün çağrısına kulak verdiği için oldukça dayanıklı hale gelmiş.",
"story": "Derler ki,\nbir zamanlar yeryüzündeki insanlar, göklerden gelen vahiyleri doğrudan duyabiliyormuş.\nO zamanlar tanrıların elçileri, cahil insanlar arasında yürürdü. Gökten ilk yıldırımın düşmesiyle sular kurudu.\n\nİnsanlar sonsuz bilgelikten yararlandı ve o bilgelik de nimetleri oldu.\nRefahları, gurur ve hırsla birlikte sorgulayabilecek aklı da beraberinde getirdi.\n\nBöylece göklerin hükmünü sorguladılar ve tanrıların bahçesine girmeyi planladılar.\nİnsanlara ilahi sevgi, refah ve bilgelik vaat eden göklerin elçileri öfkeye kapıldı.\nSonsuzluğu sorgulamak yasaktı.\nYeryüzünün, gökyüzüne meydan okuması affedilmezdi.\n\nBeyaz dallı tacı takan başrahip, ilahi elçileri memnun etmek üzere yola koyuldu.\nDerinliklere dalarak kadim başkentteki gümüş ağacın saklı bilgeliğini aradı."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,14 @@
{
"name": "Bahar Duası",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"1pc": "Buz etkisinde kalma süresini %40 kısaltır.",
"circlet": {
"name": "Buz Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Kadim zamanlarda kurban adamakla görevli kişiler tarafından takılan bir taç. Yıllar boyunca dondurucu soğuğa maruz kaldığı için oldukça dayanıklı hale gelmiş.",
"story": "Derler ki,\nbaşrahipler, günleri sona ererken hep aynı manzarayı görürmüş:\nSoluk bir ağacın altında, gizli bir yerde bir yığın taç...\nHer biri bir ömür boyu tutulan sırları saklıyor.\nGörevinden ayrılan her başrahip, kusursuz beyaz dallardan yapılan tacını bu dünyaya adar.\nHer kudretli ve kadim şehir gibi, her sade görünümlü sunak da bir gün toprağa dönmelidir.\n\nTüm refah bir gün sona ermeli.\nBu, hiçbir şeyin ebedi olmadığı anlamına gelmiyor.\n\nHer döngünün sonunda dünya yenilenir. Bu yüzden sonsuzluk bir döngü içindedir.\nGerçeği arayış refah getirmez, aksine refahın bir ürünüdür.\n\nDerler ki,\nbir zamanlar yeryüzündeki insanlar Kutsal Diyar'dan gelen vahiyleri doğrudan duyabiliyordu.\nO zamanlar tanrıların elçileri, cahil insanlar arasında yürürdü. O günlerde hayat zayıftı ve toprak, sonu gelmeyen buzla kaplıydı."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Yolcunun Azmi",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "+%18 Saldırı.",
"4pc": "Yüklü Saldırı Kritik Oranını %30 artırır.",
"flower": {
"name": "Yoldaşlık Kalbi",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Bir kurdeleyle süslenmiş küçük bir mavi çiçek.",
"story": "Uzak diyarlardan gelen gezgin bu çiçeği göğsüne iliştirmişti.\n\nBolluk içinde yaşadığı hayatını geride bırakmış, göçebe ve özgür bir hayatın peşine düşmüştü.\nYabancı bir diyara vardığında, berrak bir gölün yanı başında kaşlarını çatmış bir kızla karşılaştı.\n\n\"Uzaklardan mı geldin gezgin? Neyse... bir önemi yok.\"\n\"Bir müzisyen misin? Eğer öyleyse, sakın beni içi boş iltifatlarınla veya şarkılarınla aşağılama.\"\n\"Beni olduğum gibi hatırla yeter.\"\n\"Hep 'festival' sırasında kurban edilecek kız olarak hatırla.\"\n\nMemleketini terk eden gezgin bu çiçeği göğsüne iliştirmişti.\nKeşke kendine hatırlatabilseydi kimseyi sevmemeyi, hiçbir şeye bağlanmamayı.\nOysaki hatırladığı tek şey, kıza verdiği sözdü ve bunun uğrunda ateşlere yürüyecekti..."
},
"plume": {
"name": "Eve Dönüş Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bir zamanlar ufuklarda kaybolan gezginlerin hatırasını taşıyan mavi bir ok tüyü.",
"story": "O zalim kudret yüzünden umutlar paramparça oldu, tekrar kavuşmak adına verilen sözler bir bulut gibi dağılıverdi.\nGöçebe gezginin yuvası ise bir kez daha ellerinden kayıp gitmişti.\n\nKibir dolu kötülük sevdiğinin neşesini çalmıştı.\nBitmek bilmeyen bu savaş ruhuna eziyet etmişti adeta.\nO yumuşak, neşe dolu ezgiler...\nHepsi, artık buz gibi keskin bir çınlamadan ibaretti.\n\nYoldaşları için, biricik dostu için, bundan sonra beraber şarap içemeyecekleri günler için.\nÖzgürlük için, yaşam için ve kızın gülüşünü çalan kötülükten alacağı intikam için.\nÇoktan kararını vermişti gezgin. Kalan son telini gerdi ve son okunu fırlattı.\n\nBu yabancı topraklardaki hayata alışmaya başlamıştı artık. Kafasını kaldırıp masmavi gökyüzüne baktı.\nAh... Demek bu topraklardaki gökyüzü de memleketindekinden farklı değildi..."
},
"sands": {
"name": "Yolcunun Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Çağlar boyunca güneşin ve ayın döngülerine sessizce tanıklık etmiş bir güneş saati.",
"story": "Gezgin, hem kaderin hem de durmak bilmeyen zamanın peşine düşmüştü.\nSoylulara karşı direnen o kumpanya bile sonsuzluğa akan zamana karışıp kaybolmuştu.\n\nUzun bir yolculuk esnasında, en sağlam saat bile bir daha çalışmamak üzere durabilirdi.\nZamanın akışının şaşmadığı tek yer güneşin ve ayın döngüsüydü.\nBu biçimsiz zamanı takip etmek isteyen gezgin, ışığın da peşine düştü. Zira yapabildiği tek şey buydu.\n\nNe soyluların oturduğu görkemli salonlar, ne başını sokacak bir yer bulamayan o asi kumpanya kalmıştı geriye.\nHepsi aynı zamanın akışı altında ezildi, anlık bir hayal gibi yok oldu gitti.\n\nAyın olmadığı o karanlık gecede yabancının yorgun yüzü de gölgelenmişti.\n\"Ne bir ok kaldı geriye ne bir şarkı, geldi artık koronun veda zamanı.\"\n\"Şehir meydanındaki kule düştüğünde, tekrar gülümsediğini görürüm belki de.\""
},
"goblet": {
"name": "Yolcunun Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bir zamanlar keyif verici içkilerle dolup taşan sade bir porselen kadeh.",
"story": "Bir lirin 4 teli vardır.\n\"Kumpanyadaki\" yoldaşlarıyla geçirdiği günler, herhalde bu göçebe hayatının en güzel zamanlarıydı.\nHer şey şef ile yollarının kesişmesiyle başladı. Tesadüf değil kaderin bir cilvesiydi bu şüphesiz.\nSonra flütünü kılıç olarak kullanan kız çıkageldi, ardından Kreuzlied adlı o kişi. Hepsi birer birer çıktı gezginin karşısına.\n\nKahkahaların yükseldiği, herkesin dans edip şarkı söylediği handa otururken, lir çalan müzisyen yolunun kesiştiği o kızı yoldaşlarıyla tanıştırdı.\nÇakırkeyif gezgin, ardından lirin tellerini tıngırdattı ve şarkısını söylemeye başladı.\n\nYoldaşları yanında olduğu sürece bir daha asla yalnız başına yola çıkmak zorunda kalmayacaktı...\nBu yolculuğun sonuna kadar onlarla omuz omuza yürümeye karar vermişti."
},
"circlet": {
"name": "Ayrılık Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Hafif bir bahar esintisi yayan kamıştan yapılma bir taç.",
"story": "Gezgin yola çıkmak üzereyken, son bir hatıra olarak söğüt dallarından yapılma bu tacı yanına aldı.\nBu taç sayesinde sevgilisi hep yanında olacaktı. Meltemde dağılan bir karahindiba gibi çekip giden sevgilisi...\n\nGezgin, göçebe bir lir sanatçısıydı. Şarap ülkesindeki o kız ise soyluların eline düşmüş bir esirdi.\nLiriyle çaldığı şarkı gerçek hislerini ele vermişti gezginin. Nedenini sorsanız kendi de bilmezdi.\n\n\"Beni neyin duygulandıracağını sormuştun... Senin yüzündeki tebessümden başka ne olabilir?\"\n\"Bir kez olsun yüzünün güldüğünü göremedim sonuçta. Bir kez bile önümde gülmedin.\"\n\"Bir gün seni esir tutan zincirleri kıracağım.\"\n\"O gün geldiğinde benim için gülümser misin?\"\n\n\"Evet. Teşekkür ederim. Bunu yaparsan beni çok mutlu edersin.\"\nBunlar hoş sözlerdi şüphesiz... Ama bir şarkıcının ağzından çıkanlara kim güvenirdi ki?"
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Geri Dönen Göktaşı",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "Kalkan Gücünü %35 artırır.",
"4pc": "Bir kalkan tarafından korunurken, Normal ve Yüklü Saldırı Hasarı ek olarak %40 artar.",
"flower": {
"name": "Yaz Gecesi Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Sürekli açan ve yapay olan bir çiçek. İçinde bir nebze hayat varsa bunu kim bilebilir?",
"story": "Sonsuza kadar açan bir yaz festivali çiçeği.\nKarların yedi kat altında gömülü olsa da solmayacak.\n\nBazıları bunu bir taklit, sahte yaşam olarak görebilir.\nÇünkü yaşam değişimde, acıda ve büyümede yatar.\nTanışmalarda ve ayrılıklarda.\n\nAncak onunla tanışmamdan kalan hatıralar,\nbirlikte taze çiçekler gibi gökyüzünde açan havai fişekleri izlemenin zevki,\narkasında iz bırakmadan ortadan kaybolan o tilki gözlü kadına dair anılar...\nŞimdi bu solmayan çiçek ise onu hatırlatan tek şey.\n\nSonunda aradaki fark tek bir şeye dayanıyor.\nBazıları için yaşam, bu ebedi yaz çiçeği kadar sonsuz.\nÇoğu kişi için ise duman kadar şeffaf."
},
"plume": {
"name": "Yaz Gecesi Finali",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Tahtadan yapılma sağlam bir dart. Ancak hedefine ulaştığında durur.",
"story": "Özenle yapılmış bir dart. Yaz festivali sırasında sık görülür.\nInazuma'nın hayalet hikayelerinde,\nbir insanla insan dışı varlığın karşılaşması hakkında bir masal anlatılır.\n\nEşimin hamileliğini kutlamak amacıyla tapınağa adak adamaya gittim.\nBilinmeyen sebeplerden ötürü dağa çıkarken, bu nesneleri de yanımda götürdüm.\nYedi yaşındayken bulduğum su balonu, on yedi yaşındayken aldığım tilki maskesi ve\nyüzyıl da geçse solmayacak bir çiçek.\n\nNeden onunla tekrar karşılaşmayı bekledim ki?\nEşimle görücü usulü evlenmedik. Hep para sıkıntısı çektik.\nÇocuk yapmamız da epey zaman aldı.\nYine de birlikte geçirdiğimiz günler mutlulukla doluydu, öyle değil mi?\n\nBuna rağmen, o dağlık yoldan sapıp o kadınla havai fişekleri gördüğüm yere gittim.\nÇalıları çekip ayırdığımda, onu beyaz elbisesiyle kayalığın üzerinde otururken gördüğümü sandım.\nYaklaşıp baktığımda, onun sadece güneşte uzanmış bir tilki olduğunu fark ettim.\nDalların çıtırdamasını duyar duymaz zıplayıp ormana kaçtı.\nMeltem esintisinin kıpırdattığı yapraklar arasında süzülen ışık hüzmesi gibi bir anda ortadan kayboldu.\nGeriye kalan tek şey eski bir ahşap dart idi."
},
"sands": {
"name": "Yaz Gecesi Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Belirli bir zamanda durmuş bir cep saati.",
"story": "Küçük, süslü bir cep saati.\nSaat, günün belli bir vaktinde durmuş gibi.\nInazuma'nın hayalet hikayelerinde,\nbunun insan dışı bir varlıkla karşılaşma ile ilgisi olsa gerek...\n\nYaz festivali gecesi hoşlandığım kızla tapınağa yürürken,\nkayıp bir çocuğun uzaktan ağlama seslerini işittim.\nO dalgınlık anında yere düşerek bileğimi burktum ve cep saatini kırdım.\n\nYanımdaki kız merhem bulmak için koşup gitti.\nYoldan geçen insanlardan yer açmaya çalıştım.\nDinlenmek için yolun kenarındaki bir kayalığa oturdum.\nGüzel maskeli kadın yanıma oturdu.\n\"Bu yeri pek kimse bilmez.\"\n\"Ancak havai fişekler en iyi buradan izlenir, bunu biliyordun değil mi?\"\n\nHayal gördüğümü sandım.\nOn yıldır karşılaşmamıştık.\nGeçen onca zamana rağmen tek bir gün bile yaşlanmış görünmüyordu. Yine de...\n\n\"Çok büyümüşsün. Fusen oyununu atlamamız gerekecek.\"\n\"Ama şarap getirdim. Havai fişekleri birlikte izleyelim. Ne dersin?\""
},
"goblet": {
"name": "Yaz Gecesi Su Balonu",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Yaz festivali boyunca her yerde su balonları görülebilir, ancak hiçbiri bunun kadar ince işlenmemiştir.",
"story": "Suyla dolu güzel bir su balonu.\nInazuma'nın hayalet hikayelerinde,\nbu, insan dışı bir varlıkla rastgele karşılaşmadan kalan bir yadigar olarak geçer.\n\nYaz festivali sırasında anne ve babamdan ayrı düştüm.\nBir an için su balonlarına bakmak istemiştim.\nBabamın elbisesinin kolunu tutarken bir anda bıraktım.\nDaha ne olduğunu anlamadan, kutsal tahtırevana eşlik eden insan kalabalığı bizi birbirimizden ayırdı.\n\nTapınağa çıkan yolda torii kapılarının yanında ağladım.\nDağa çıkan insanların ayaklarını saydım.\nNe zaman olduğunu bilmiyorum ama\ngözleri tilkiye benzeyen güzel bir kadın, yanıma gelip elimi tuttu.\n\n\"İnanılır gibi değil. Böylesine şirin bir çocuğu kim burada bırakır böyle?\"\n\"Ne dersin? Benimle havai fişekleri izlemek, dart atmak ve fusen oynamak ister misin?\""
},
"circlet": {
"name": "Yaz Gecesi Maskesi",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Efsanelerde betimlenen bir ilahın suretinde yapılmış popüler bir maske.",
"story": "Bir tanrının içine nüfuz ettiği birine ait maske.\nEfsanevi bir tanrının suretinde yapılmış bir maske.\n\nİnsanlar sık sık efsanevi tilki kılığına girer.\nYüzlerini, onun ilahi çehresine göre yapılmış maskelerle kapatırlar.\nBelki de onun şekil değiştirme becerisini kazanmak istiyorlardır.\n\nInazuma efsanelerine göre her şeyin ruhu vardır.\nYine de...\nBu tür varlıklar, muhtemelen uzun süre önce\nŞogun'un baskısıyla ormanlara kaçtı.\n\nHâlâ birçok insan, bu kutsal tilkilere ve onların başkalarının içine girebildiklerine inanır.\nBinlerce yıl yaşamanın hayvanlara güçler kazandırabildiğini düşünürler.\nDolayısıyla bu tilki maskesinin simgelediklerine de inanırlar.\n\nBu maskenin arkasına narin bir el yazısıyla not düşülmüş.\n\"Üzgünüm, havai fişekler atılırken ortadan kayboldum.\"\n\"Büyük ihtimalle bir daha birbirimizi görmeyeceğiz. Kendine dikkat et.\""
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Alim",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "+%20 Enerji Yüklemesi.",
"4pc": "Element Parçacıkları veya Küreleri kazanmak, bir yay veya katalizör kuşanan tüm grup üyelerine 3 Enerji verir. 3 saniyede bir uygulanabilir.",
"flower": {
"name": "Alimin Kitap Ayracı",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Kitap ayracı olarak kullanılan kuru bir çiçek. Kokusunu kitabın sayfalarından alıyor.",
"story": "Kitap yığınlarının arasında gerçek dünyadan bihaber yaşayan alim için çiçekler ender görülen bir manzaraydı.\nGünlerden bir gün alime hayranlık duyan genç bir adam, yabancı bir ülkeden getirdiği bu çiçeği ona verdi. Odasında yalnız başına geçirdiği kasvetli günleri canlandırır diye ummuştu.\nAlim verilen hediyeyi memnuniyetle kabul etti ve çiçeği bir kitap ayracı yaptı.\nO günden itibaren soluk kitap sayfalarının arasında canlı, parlak bir renk göze ilişir oldu."
},
"plume": {
"name": "Alimin Tüy Kalemi",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Tüy kalem olarak kullanılan bir kuş tüyü. Çok kullanılmaktan siyahlaşmış.",
"story": "Alimin tüy kalemi, yabancı diyarlardan gelmiş bir kuşun tüyünden yapılmıştı.\nO kadar kullanılmıştı ki tüyün üzeri artık yer yer kara lekelerle dolmuştu.\nAlim, hayatı boyunca bir kez bile lekeli tüy kalemini yenisiyle değiştirmeyi düşünmedi.\nTıpkı en çok kendi silahıyla rahat eden yaşlı bir asker gibi, alim de bunca yıldır alıştığı tüy kalemini kullanmak istiyordu."
},
"sands": {
"name": "Alimin Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Eski sahibi penceresiz bir odada kendini kitaplara gömen bir alim olan küçük bir masa saati. Bu saat muhtemelen onun için zamanı takip etmenin tek yoluydu.",
"story": "Alimin masasına özenle yerleştirilmiş narin bir saat.\nGünlerini ve gecelerini çalışma odasında geçiren alim, artık zaman kavramını yitirmişti.\nBu zarif saat, bilginin peşine düşmüş alimin rehberiydi.\nAlimin harcadığı saatler bir gün meyvesini verecekti. Arzuladığı irfana bir gün kavuşacaktı."
},
"goblet": {
"name": "Alimin Mürekkep Hokkası",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Normalde su içmek için tasarlanan bu bardak, bir alim fırçalarını temizlemek için kullandığından beri siyah lekeli bir hokkaya dönüştü.",
"story": "Zamanında bir alime ait olan porselen çay fincanı. Bu değerli porselen fincanın dışı altın şeritlerle süslenmiş.\nBulunduğu dağınık odayla tezat oluşturacak derecede zarif bir fincandı bu. Alimin, varlıklı bir aileden geldiğini ima eder gibiydi.\nDünyadan kopuk bir halde yaşayan alim, tüy kalemi fincanın içine batırıyordu. Fincanın güzelliği veya asıl kullanım amacı umurunda bile değildi.\nOnun gözünde kalemin ucunu temizlemek için kullandığı bir bardaktı sadece bu fincan. Artık her yanı mürekkep lekesiyle kaplanmış olan fincanın eski zarafetinden eser yoktu."
},
"circlet": {
"name": "Alimin Merceği",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bu düzeltici lensler, çok çalışmaktan gözü hasar alan bir kişinin görüşünü geri kazanmasına yardımcı oldu.",
"story": "Bilginin peşine düşmek kumar oynamak gibidir. Hayatını adasan bile sonunda tüm emeklerin boşa çıkabilir.\nAlim, hayatının yarısını sonu gelmeyen bir araştırmaya adamıştı, sürekli notlar alıyor hesaplamalar yapıyordu.\nAradığı cevabı bulamayınca, şüpheye düşüp doğru işi seçip seçmediğini sorguladı. Böylece daha da çok zaman kaybetmiş oldu.\nBir zamanlar keskin olan gözleri çok okumaktan bozulmuştu artık.\nHarcadığı tüm emeklere rağmen aradığı cevaplar hâlâ çok uzaktaydı."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Shimenawa'nın Hatırası",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%18 Saldırı.",
"4pc": "Bir Element Becerisi kullanılırken, karakter 15 ve üzeri Enerjiye sahipse 15 Enerji kaybeder ve 10 saniyeliğine Normal/Yüklü/Havadan Saldırı Hasarı %50 artar. Bu süre boyunca aynı etki tekrar tetiklenemez.",
"flower": {
"name": "Sarmaşık Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Kağıt kordonunun bükülmesiyle yapılmış olan güzel bir tılsım. Dilekleri gerçekleştirme gücü olduğu söylenir.",
"story": "Mizuhiki sanatı ile yapılmış bir omamori tılsımı.\nSöylentiye göre, dilekleri ve dileklerin altında yatan sebepleri kendine bağlama gücüne sahiptir.\n\nBir zamanlar kudretli bir Kitsune, bana tapınak işlerini nasıl yürütmem gerektiğini öğretmişti.\nO zamanlar, küçük bir balıı kasabasından Narukami'ye yeni gelmiş genç bir tapınak görevlisiydim.\nHer evde bulunan bir çaydanlık kadar sıradandım ve çocukluktan gelen düşüncesiz ve meraklı tavırları henüz üstümden atamamıştım.\nLeydi Saiguu'nun zarif fakat anlaşılması zor sözlerine her zaman biraz şüpheyle yaklaşırdım.\n\n\"Bu dünyada her şey iç içedir. Dolayısıyla, bir temeli olmayan önseziler somut gerçeklikten doğar.\"\n\"Bu sözde omamori tılsımı, aslında insanların dileklerini gerçekleştiremez ama dileklerin bu karmaşıklık içinde sonsuza kadar var olmasını sağlayabilir.\"\n\nTam bir kafa karışıklığı halindeki şaşkın ifademi görünce Leydi Kitsune gülmekten kendini alamadı,\npiposuyla hafifçe kafama vurdu ve incelikle konuyu değiştirdi.\n\n\"Sanırım sen de kaderindeki kişiyle tanıştın, değil mi Hibiki?\"\n\n\"İnsanın 'kaderinde' nasıl bu kadar kaba ve umursamaz biri olabilir ki?\"\n\n\"Ah, öyle mi dersin?\"\n\nAma sonuçta karanlık her şeyi yuttu.\nO \"kader\" de artık yoktu."
},
"plume": {
"name": "Hatıra Mızrağı",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Oldukça eski bir yapıya sahip olan bir iblis katleden ok. Birisi tarafından bugüne kadar muhafaza edilmiş.",
"story": "İblis katleden bir ok, dualar sırasında ve felaketleri uzaklaştırmak için tapınak tarafından kullanılır.\nBu okun, bütün iblisleri takip edebildiği ve yok edebildiği söylenir.\n\nİnsanlar, iblis katleden okların kötülüğü uzaklaştırdığını söyler ama kötülük hiçbir zaman nesnel bir kavram olmamıştır.\nKötülük, genellikle kalplerimizden gelir, korkuyla birlikte buz tutmuş ve kararmış hastalıklı zihinlerden doğar.\nLeydi Saiguu gideli uzun zaman oldu, ben de artık Büyük Narukami Tapınağında eğitim gören o genç tapınak görevlisi değilim.\nO boş pipoyu ne zaman elime alsam, içindeki boşluğun ve uzun zamandır var olan bu acının bir karabasan gibi üzerime çöktüğünü hissediyorum.\n\nÖzlemeye değer birine sahip olmak... Özlemeden bir günümü geçirmediğim birini kaybetmek... Akıp giden zaman...\nLeydi Kitsune'nin karanlıklar içinde sessiz ve sakin bir şekilde duran beyaz vücudu, tapınak görevlisinin rüyalarına damga vurmuştu.\nBüyük Tengu, Leydi Saiguu'yu korumadaki başarısızlığına öfkelenerek Teruyo'yu terk etti ve kendi isteğiyle sürgüne gitti.\nHarunosuke, tuttuğu yastan doğan hiddet yüzünden başka bir ülkeye gitti; Nagamasa ise Mikoshi adını temize çıkarmak için Şogunluğa katıldı.\nBana kutsal ormanda okçuluk öğreten ve kızıl kiraz ağaçlarının altında ettiğim masum yemini sabırla dinleyen adama gelecek olursak...\nO, ne olursa olsun bana gelecek, gözünü kan bürümüş olsa da, bu kara leke onu vahşi bir yaratığa dönüştürmüş olsa da...\n\nBen, sözümüzü tutmak için onu okumuz ve yayımızla kurtaracağım. Artık hangisi bozulursa...\nKötülüğü okumuz ve yayımızla yok edeceğim, deliliği ve anlamsız saplantıyı defedeceğim.\n\n\"Bana geri dön, ahmak kumarbaz.\"\n\"Ama bu sefer yolunu kaybetme Konbumaru.\"\n\nAcaba son eli kim kazandı...\nBu önemsiz düşünceler aklından geçerken hafifçe yayına dokundu."
},
"sands": {
"name": "Sabah Çiyi Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Bükülmüş kağıt kordonla ve çanla süslenmiş bronz bir saat. Akrep ve yelkovan, bir sonbahar gününde sessizliğe gömülmüş.",
"story": "Tapınak çanı ile süslenmiş şık bir saat.\nAkrep ve yelkovan, her zaman sabahın erken saatlerini gösterir.\n\nGün ağarırken, çiy taneleri yoğunlaşır ve sonra kaybolur.\nBu rengarenk manzara çok güzel olsa da çok uzun sürmez.\n\nBir kere, bir sonbahar gecesinde Leydi Saiguu ile bir yamaçta ay ışığı ve ağustos böceği sesleri eşliğinde oturmuştuk.\nO zamanlar köyden gelmiş genç ve inatçı bir tapınak görevlisiydim.\nSusmak bilmeyen bir serçe gibi, bağıra çağıra insanlara kendi düşüncelerimi dayatıyordum.\nLeydi Kitsune'nin yüzündeki hafif gülümseme, beni büyülemişti ama ağzından çıkan kelimelerin anlaşılması zordu ve hep öyle olageldi.\n\n\"Anın güzelliğine kapılıp o anda kalmaya çalışmak, bir çiy damlasını yakalamaya çalışmak kadar safça.\"\n\"Ben bir çiy damlası gibi çoktan yok olup gittim. Senin bende gördüğün, bende görmeyi dilediklerinin kalıntıları sadece.\"\n\nBu bulanık anısında anlaşılmaz şeyler söylemeye devam etti. Yüzündeki ifade, sekiz ayın yorgunluğunu omuzlarında taşıyan bir dolunay kadar kederliydi. Derken ben bir anda...\nPiposuyla kafama hafifçe vurdu, yüzünde her zamanki alaycı ve sitemkar ifade vardı.\n\n\"Hibiki, güneş doğmak üzere.\"\n\"Geri dönmeliyiz.\""
},
"goblet": {
"name": "Umutlu Kalp",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Fal bakmak için kullanılan silindir şeklinde özel bir eşya. Altındaki özel mekanizma ile istenmeyen dilek çubukları kolayca çıkarılabilir.",
"story": "Tapınağın fal için kullandığı özel bir silindir.\nKitsunenin bahşettiği iyi talihle birleştirildiğine inanılır.\n\nFalcılık, yolunu kaybetmiş gibi hisseden insanların sorularıyla başlamıştır. Bu yüzden iyi ya da kötü talih olması fark etmeksizin bu, insanların geleceklerine yön vermesine yardımcı olur.\nBaşka bir deyişle, yanlış talih yoktur ve kaybolmuş hisseden insanlar vardır.\nTapınakta çalışırken çok şey öğrendim. Pek parlak bir zekam olmasa da artık güçlü bir Kitsune gibi nasıl konuşulacağını biliyorum.\nBugünlerde, kudretli Yougou Tengu kadar insanlıktan uzak birinin bile bir kız çocuğu olabiliyor.\nO aptal Konbumaru bile Şogun'un Hatamoto üyesi olabiliyor ve yüksek rütbeli bir samurayın kızıyla evlenebiliyor.\n\n\"Ne sevimli bir çocuk. Bütün gününü eğlence için birilerini öldürerek geçiren Büyük Yougou Tengu'nun bile içinde az da olsa annelik duygusu varmış.\"\n\"Yine de... Çocukların yarattığı o canlılık hissi hiçbir zaman bu tapınakta olmadı. Bu kötü bir şey. Söyle bakalım Hibiki, tekrar çocuk olmak ister miydin?\"\n\nLeydi Kitsune, uzaktan bile hissedilen kiraz çiçeği şarabı kokuyordu ve şarap yüzünden her zamanki gibi yine yakışıksız bir şaka yapmıştı.\n\n\"Aa, Hibiki asma suratını. Peki ya şuna ne dersin? Ben Leydi Saiguu, sana fal bakacağım!\"\n\"Haha, gördün mü? İşte 'Harika Talih' çıktı. 'Harika Talih'! Bunun ne anlama geldiğini biliyor musun?\"\n\"Tüm kötü fal kağıtlarını çıkardığın anlamına geliyor. Lütfen benimle alay etmeyi bırakın Leydi Saiguu.\"\n\"Hayır... Özlediğin insanın, sonsuza kadar anılarında yaşayacak kadar şanslı olduğu anlamına geliyor.\"\n\nBu yüzden güçlü olmalı ve uzun, çok uzun yaşamalısın.\nSevdiğin herkes gitmiş olsa bile, hayatta olduğun sürece,\nonlarla geçirdiğin vakitler asla yok olmayacak..."
},
"circlet": {
"name": "Kaprisli Surat",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "İyi bir şekilde muhafaza edilmiş ve ayinlerde kullanılan bir tilki maskesi. Dudaklarında küçük ama esrarengiz bir gülümseme var.",
"story": "Bir zamanlar bir tapınak görevlisine ait olan canlı ve şık bir festival maskesi.\nMaskenin dudakları, yukarı doğru kıvrılmış ve hafif bir gülümseme oluşturmuş ancak gözlerinde gerçek parıltıdan eser yok.\n\nBüyük Tapınakta idman yaparak çok fazla zaman geçirdim ve epey olgunlaştığımı söyleyebilirim.\nEn azından artık gençken olduğum kadar aptal değilim ve kendi ayaklarımın üstünde daha fazla durabiliyorum.\nAma nedendir bilinmez, ben büyüdükçe Leydi Saiguu'nun yüzüne düşen gölge de artıyor gibi.\nYüzündeki ifade endişe ya da korku değil, daha ziyade kederli bir isteksizlik...\n\n\"Hayatta ne olacağı hiç belli olmaz. Aşk gelip geçicidir, kalıcı gibi görünen hatıralar bile silinip gidebilir.\"\n\"Hafızanı kaybetmek, hayatını kaybetmekten farksızdır. Sonsuz karanlıkta yitip gitmek gibidir.\"\n\nBu kez yüzündeki gülümseme bile kederini gizleyemiyordu.\nBu, festival gününden ziyade bir veda günü gibi.\n\n\"Her neyse. Bana şu ahmak Konbumaru'yu anlatsana biraz.\"\n\"Ne oldu? Hâlâ benim gibi yaşlı bir kocakarının, onu senin elinden alabileceğinden mi korkuyorsun?\""
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Taşordu'nun Azmi",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%20 Can.",
"4pc": "Bir Element Becerisi bir düşmana isabet ettiğinde, 3 saniye boyunca çevredeki tüm grup üyelerinin Saldırısı %20 ve Kalkan Güçleri %30 artar. Bu etki 0,5 saniyede bir uygulanabilir. Bu yadigar setini kuşanan karakter savaş alanında olmasa bile bu etki tetiklenir.",
"flower": {
"name": "Övgü Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Altın yapraklı bir çiçek. Sahibinin şanını ve onurunu simgeler.",
"story": "Hüzünlü şarkıların uçurumlarda söylendiği bir çağda, bir gün Kanyon'a bir gök taşı düştü.\nGeceleyin sonsuz gökyüzünün derinliklerinden yere düşen demirden gök taşı, çarptığı anda toprağı Parlak Kum Kristaline dönüştürdü.\n\nİnsan fani bir varlık olsa da Rex Lapis, Taşordu'ya madenleri savunmaya gitmesini bizzat emretti.\nHiçlik akın akın gelirken, Taşordu güvenli bir alana ulaşmaları için sayısız sivile eşlik etti.\nMadenciler, Kanyon'da kalan az sayıda arka birliğin hikayesini anlatır.\nOnlar da sivri kayalıklarda son kurbanı verene kadar, isimsiz Yakshayla birlikte cesurca savaştı.\n\nZamanla hem ölümlülerin hem de Adeptusların isimleri unutulup gitti. Dağlar ve nehirler bile şekil değiştirdi.\nYine de bu onurlu davranışları asla unutulmayacak. Altın yapraklı bu çiçek gibi sonsuza dek parlayacak.\n500 yıl sonra bile, liman şehri felaketin durdurulduğu günkü gibi huzurunu korumaya devam ediyor.\nBirlikler, atalarının yaptığı fedakarlıkların şerefine bu altın çiçeği hâlâ gururla taşıyor."
},
"plume": {
"name": "Merasim Savaş Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Yalnızca ayinlerde takılan bir şahin tüyü. Dış dünyaya Liyue Limanı'nın saygınlığını ve azmini gösteriyor.",
"story": "Askerlik görevinin bir simgesi olarak Taşordu, üniformalarını süslemek için yüksekten uçan avcı kuşların tüylerini kullanır.\nBu kuyruk tüyleri yalnızca merasimlerde takılır. Bu tüyler, vatandaşların moralini artırır ve yabancı ziyaretçileri hayranlık içinde bırakır.\n\nSöylenenlere göre, bu merasim geleneği başlangıçta isimsiz Yakshadan esinlenmiştir.\nSavaşın ortasında Yaksha Hiçlikle sert bir çarpışmaya girince, tüylerin bazıları kopmuştu. Yere düşen tüyler ise umudun bir sembolü olarak görülmüştü.\nSonunda cesur Yaksha ve korkusuz vatandaşlar, düşmanın karanlık ininde yorgun bir uykuya dalmıştı.\nRex Lapis, onların fedakarlıklarından etkilendi ve dağdaki taşların alçak sesleri arasında uzun bir sessizlik yemini etti.\nİnsanlar, Kanyon'u savunan isimsiz Yakshanın aslında Rex Lapis komutası altında olmadığını savunur.\nHatta eski bir günahın kefareti... Korkaklık ve görevin ihmal edilmesi için ödenen bir bedel olduğuna inanır.\n\nGerçek ne olursa olsun, bir zamanlar semavi diyarlara yükselen Yaksha bulutların arasında özgürlüğüne kavuştu.\nKanyon'un derinliklerinde sonsuz uykuya hapsolmuş askerlere gelince... onların efsanesi zamanla birlikte evrilmeye devam edecek."
},
"sands": {
"name": "Altın Güneş Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Basit bir güneş saati. Taşordu tarafından savaş zamanlarında temin edilirdi.",
"story": "Gün ışığı ve ay ışığı ile çalışan dayanıklı bir saat. En karanlık günlerde bile ışık demetlerini yakalayabilir.\nLiyue zifiri kötülük tarafından tehdit edildiğinde, bu saat askerlere güneşin sıcaklığını hatırlatırdı.\n\nYaksha ile yan yana savaşırken, bu ölümlü askerler karmayla kirlenmekten veya katliam sırasında zarar görmekten kaçamadı.\nTaşordu askerleri, ölümün karanlığına teslim olmamak için, her savaşta bu saati kullanarak sessizce zamanın akışını belirlerdi.\nAskerler ortak bir savaşa gitme hızı belirlemişti, böylece ölümlü askerlerin bir kısmı geri çekilirken başka bir kısmı savaş alanına gelirdi.\nBu savaşa gitme ve savaştan geri çekilme döngüsü, hem Yakshanın hem de cesur askerlerin öldüğü Kanyon'un derinlikleri boyunca devam ederdi.\n\nBu saat, 100 yıl sonra bir madenci tarafından gün yüzüne çıkarıldı. Bronz yüzeyi, parlak yıldız ışığında parıldıyordu.\nŞehir efsanelerine göre, günün birinde pazar sokaklarını dolaşan siyah elbiseli nesne koleksiyoncusu, tüm Altın Güneş Saatlerini satın alıp her biri için cömert bir ödeme yapmış.\nBunun sebebini öğrenmek isteyen bazı satıcılar onu sorgulamış ama o, bahanelerle ve laf cambazlığıyla tüm soruları ustaca savuşturmuş.\nKişinin gerçek amacına gelince, belki de yalnızca zamanın kararlı ilerleyişi buna tatmin edici bir cevap verebilir."
},
"goblet": {
"name": "Asilzadenin Bağlılık Kupası",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Taşordu tarafından yemin etmek için kullanılan altın bir kupa. İçinden hâlâ şarabın güzel kokusu geliyor.",
"story": "Taşordu ilk kurulduğunda, Liyue hâlâ vahşi ve tehlikeli bir yerdi.\nKasaba, köy ve kabile büyükleri altın bir kadehle sadakat yemini ederdi.\nRex Lapis'e olan sadakatlerinin ve hemşehrilerine olan vazifelerinin bir göstergesi olarak,\ntüm bölgelerden cesur askerler seçerlerdi. Bu askerler Taşordu olarak bilinir hale gelmişti.\n\nSavaşta Yakshalarla omuz omuza verir, arka birliklerde görev alırlardı. Onlar da altın kadehten içerdi.\nBu, yardımsever ve heybetli Toprağın Efendisi'ne kaldırılan son kadehti. Gözleri ileriye dönük bir şekilde hiçliğe daldılar.\nYüzlerce yıl sonra kibirli bir maceracı Kanyon'un derinliklerinden kadehi aldı ve kusurlarını giderdi.\nKadeh, geçen zaman boyunca mucizevi bir şekilde kararmamış ve sağlam kalmıştı. Yer altı dünyasının zifiri karanlığı onun parlaklığını azaltmayı başaramamıştı.\n\nAncak bunun üzerinden yüzyıllar geçti. Liyue halkı felaket çağının ve isimsiz bir Yakshanın hikayelerini anlatırdı.\nBambaşka geçmişlerden ve farklı diyarlardan gelen kahramanların Hiçliğe karşı aynı sancak altında nasıl birleştiğinin hikayelerini...\nElbette hikayede kadehe ve daha önceden gidenlerin kanının döküldüğü gün nasıl temiz ve lekesiz kaldığına da değinilirdi."
},
"circlet": {
"name": "Kadim General Miğferi",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Kadim zamanlardan kalma harika bir miğfer. Üzerindeki tozu temizleyerek ilk günkü haline getirebilirsin.",
"story": "İsimsiz Yakshayla beraber savaşan komutan, görev sırasında öldü.\nTıpkı onun yanında savaşan bir avuç yoldaşı gibi.\nMağdur sivillerin güvenli bir yere kaçtığından emin olmak ve Toprağın Efendisi'nin nazarındaki şereflerini korumak isteyen\nön cephenin miğfer takmış birlikleri, mızrakları Hiçliği gösterir şekilde hücum etti.\n\nFelaket sırlı topraklara geldi, ortalık kadim düşman sürüleriyle kaynıyordu.\nRex Lapis'in emri altındaki Yaksha, Hiçliğin çarpık yaratıklarına karşı kanlı bir savaş verdi.\nSavaş, savaş alanına son kan damlası düşene ve saf olmayan her şey temizlenene kadar devam etti.\nHiçlik dalgası geri çekilirken, parlak kumlar bir kez daha ihtişamla parladı.\n\nFakat Kanyon'un üstündeki gökyüzünü dolduran hüzün en sonunda dağılınca, Yaksha iz bırakmadan ortadan kayboldu.\nMiğferlerini savaş alanında bırakan general ve adamlarına gelince, onlar da orada sonsuza dek huzur içinde yattılar."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Sürgün",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "+%20 Enerji Yüklemesi.",
"4pc": "Bir Element Patlaması kullanıldığında, ekipmanı kuşanan karakter hariç tüm grup üyeleri için 6 saniye boyunca 2 saniyede bir 2 Enerji yenilenir. Bu etki birikemez.",
"flower": {
"name": "Sürgünün Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Gömlek üzerine takılan soluk bir çiçek. Eski sahibi onu sürgünde bile giyinmeye devam etmiş, bundan ötürü bir anlamı olmalı.",
"story": "Aslında her şey, sürgün edilen soylunun aile kavgasına tutuşmasından önce başlamıştı.\nBu çiçek, kanın ilk damlası dökülmeden açtı.\nİnsanlığın zalimliğini bizzat tecrübe eden sürgün, iyi kalbini ve nezaketini geçmişe gömdü.\nYine de bu solmuş çiçeğin ve bir zamanlar sahip olduğu o masum tebessümün kıymetini asla unutmayacaktı."
},
"plume": {
"name": "Sürgünün Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Aslında gerçek bir aksesuar değil. Sürgünün doğada rastgele bulduğu sıradan bir tüy.",
"story": "Sürgün, ovaları ve ormanlarııp vahşi doğada tek başına dolaştı.\nKararan bulutların ardından masmavi bir tüy omzuna düşüverdi.\nTıpkı sürgünün kendisi gibi, bu tüy de telaşla şahinden kaçmaya çalışan bir kuştan düşmüştü.\nBu tüy, yuvasını kaybetmiş özgür bir kuşun ruhunu temsil ediyordu, tıpkı sürgünün kendisi gibi."
},
"sands": {
"name": "Sürgünün Cep Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Kristal kapağı kırılıp içindeki ibreler kaybolduktan sonra bile eski sahibi bu saati son nefesine kadar sakladı.",
"story": "Bu cep saati soylunun eline daha küçükken geçmişti.\nBu zarif saat, çocukluğunun tek tek her saniyesini kaydetmişti.\nNe yazık ki gençliğinin gamsız günleri o facia yüzünden bir bıçak gibi kesildi.\nYapayalnız kalan soylu artık bitmek bilmeyen bir sürgüne zorlanmıştı."
},
"goblet": {
"name": "Sürgünün Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Ağır metalden yapılmış soluk bir kadeh. Bir zamanlar onu süsleyen mücevherler sökülmüş.",
"story": "Bu gümüş kadeh sürgün edilmiş bir soylunun aile yadigarıdır. Bir zamanlar kadehin dışında üzerine aile arması kazınmış bir mücevher vardı.\nFakat ailesini rezil eden sürgün, bir zamanlar gurur duyduğu o sembolü kadehin üzerinden kazıdı.\nBu yüzden kırılan kadehin içine artık herhangi bir sıvıyı koymak imkansızdı.\nYine de sürgün yolculuğunun sonuna dek bunu yanında taşıdı."
},
"circlet": {
"name": "Sürgünün Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Aslında saygın bir taç olmakla birlikte üzerindeki kraliyet nişanı çıkarıldığı için artık o saygın itibarı temsil etmiyor.",
"story": "Sürgün, çocukken görkemli bir evde yaşardı. Gamsız bir çocukluk geçirmişti, gümüşten yapılmış saray onun oyun alanıydı.\nÇok eski zamanlarda, babasının tacı asaletin ve soyluluğun simgesi olarak görülürdü.\nFakat yıllar sonra çıkan bir aile kavgası, çökmeye yüz tutmuş sarayı kana buladı.\nO günden sonra bu taç, işlediği suçun bir kanıtı olarak sürgünün elinde kaldı."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Yıldırım Öfkesi",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Elektrik Hasarı Bonusu.",
"4pc": "Yüksek Voltaj, Elektrik Yüklü, Süper İletim ve Aşırı Çiçeklenme ile verilen Hasarı %40 artırır ve Şiddetlenme ile verilen Hasar Bonusu %20 artar. Hızlanma veya yukarıda belirtilen Element Tepkimeleri tetiklendiğinde Element Becerisi Bekleme Süresi 1 saniye azalır. 0,8 saniyede bir tetiklenebilir.",
"flower": {
"name": "Yıldırım Kuşu'nun Merhameti",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Yıldırım yüklü bir çiçek. Bir şekilde ezilmekten ve hiddetli mor ateşte kül olmaktan kurtularak felaket gününden sağ çıkmış.",
"story": "Yanardağın külleri arasında dimdik duran mor renkli bir yabani çiçek.\nKadim kabilenin topyekun katliamına tanıklık etti.\n\nŞaman ise masumun kanıyla Yıldırım Kuşu'nu çağırdı.\nAdaklarını sundular ve Yıldırım Kuşu'nun vahiylerini bildirmesini beklediler.\nFakat Yıldırım Kuşu'nun gelişiyle çakan şimşekler beraberinde yıkımı getirdi.\n\nOnun için şarkı söyleyen küçük çocuğa karşı işlenen suçun cezası topyekun helaktı.\nYıldırım Kuşu gerçek yüzünü gösterdi ve kabileyi yeryüzünden sildi."
},
"plume": {
"name": "Felaketten Kurtulan",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Yıldırım Kuşu'nun zalim öcünün gazabıyla hâlâ titreyen yıldırım yüklü bir tüy.",
"story": "Yıldırım Kuşu'nun mor şimşekle büyülenmiş kayıp tüyü.\nKabilenin yıkımına tanıklık eden son şeydir.\n\nKadim kabile Yıldırım Kuşu'nu kendilerinin koruyucusu bilmesine rağmen, Yıldırım Kuşu kabilenin üzerine yıldırım yağdırdı.\nKasvetli bir gecede, çocuğu samimi bir arkadaşı olarak gördü.\nYıldırım Kuşu uçup giderken, çocuk düşen tüyü eline aldı.\n\n\"Yıldırım ve yağmurlarla geldiğinde,\nsana bir şarkı daha söyleyeyim o halde!\"\n\nGerçekleşmeyen vaadin pişmanlığıyla çılgına dönerek,\nYıldırım Kuşu dağı küller altında bıraktı.\nYıllar sonra bir canavarmış gibi avlanıp katledildi.\n\nYıllar geçti, yanan topraklar yeniden hayat buldu.\nŞimşek tüyü toprakta gömülü kaldı.\nYıldırım Kuşu ile küçük çocuğun hikayesi de kabileyle birlikte unutulup gitti."
},
"sands": {
"name": "Yıldırım Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Bir zamanlar Yıldırım Kuşu'na tapan kabileye onun ne zaman geleceğini bildiren bir kum saatiydi. Kabilenin yok olduğu günden beri sonsuz bir sükunete büründü.",
"story": "Yıldırım Kuşu'na tapan kadim kabileye ait şık bir kum saati.\nKabilenin sonu geldiğinde, kum saati de yok oldu.\n\nZamanında bir şamana ait olan, mor taş ve altından yapılmış şık bir kum saati.\nKum saati, Yıldırım Kuşu'nun onuruna düzenlenen festivalde amacına hizmet ederdi.\n\nKabilenin düzenlediği son festivalde çılgına dönen Yıldırım Kuşu, kanlı sunağı havaya uçurdu.\nKoruyucunun gelişine kalan süre ile kabilenin yıkımına kalan süre aynıydı.\nYıldırım Kuşu, kendisi için şarkı söyleyen çocuğun intikamını almak için kabileyi yok etti.\n\nFakat Yıldırım Kuşu, küçük çocuğun kendisini adak olarak kurban ettiğinden habersizdi.\nHer şey kabilenin iyiliği, Yıldırım Kuşu'nun lütfu içindi."
},
"goblet": {
"name": "Yıldırım Fırtınası Alameti",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "İçinde masumların kanı bulunan bir ayin kadehi. İçinde yankılanan duaların gürüldeyen öfkesiyle dolup taşıyor.",
"story": "Kadim bir kabilenin şamanlarının ayinde kullandığı bir kadeh.\nYıldırım Kuşu'na sunulan kanlar bunun içinde sunulurdu.\n\nYıldırım Kuşu'nun fırtınalı dağlarda uçtuğu mevsimlerin birinde, küçük bir çocuk korkusuzca şarkı söyledi.\nÇocuğun sesinden etkilenen gururlu Yıldırım Kuşu, onun yanına kondu.\n\n\"İlginç ezgiler, minik insan. Yıldırım ve fırtınalardan korkmuyor musun yoksa?\"\n\"Bana yıldırımları ve fırtınaları dindirebileceğimi söylediler.\"\n\nKüçük çocuk duraksadı ve böyle yanıtladı.\nYıldırım Kuşu, döktüğü gözyaşlarına rağmen sessizliğini korudu.\nÇünkü çocuk büyüleyici bir şarkı söylüyordu.\n\nBu, Yıldırım Kuşu ile küçük çocuk arasındaki ilk ve son buluşma oldu.\nKüçük çocuğu bir daha gördüğünde, çocuğun kanı sunaktaki altın kadehi doldurmuştu."
},
"circlet": {
"name": "Yıldırım Sihirdarı Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Bir zamanlar Yıldırım Kuşu'na tapan bir şaman tarafından takılan taç. Bu iflah olmaz canavar, şamanın kendisine olan bağlılığından etkilenmemişti.",
"story": "Yıldırım Kuşu'na tapan kadim kabilede\nihtiyar şamanlar bu tacı takardı.\n\nYıldırım Kuşu, fırtınalı havalarda gökte süzülerek mor yıldırım ve yağmur yağdırdı.\nKadim kabileler, Yıldırım Kuşu'nun güçlerinden korkup verdiği nimetler için ona teşekkür etti.\nOnun kendilerini koruması ve günahlarını affetmesi için adakta bulunmak üzere şamanlar seçildi.\n\nYıldırım Kuşu, insanların kendisine tapıp tapmamasını umursamıyordu.\nAncak onlar bunu bilmiyor ve Yıldırım Kuşu'nun öngörülemez eylemlerini ilahi vahiy olarak görüyordu.\nOysaki nefes aldığında çıkan yıldırım, insanların kaderlerini belirleyecekti.\nYıldırım Kuşu gökyüzünden baktığında, insanlarla hayvanları ayırt etmezdi.\n\nTa ki bir gün fırtınanın uğultusunda bir şarkı duyana kadar.\nBu şarkı bulutları delip geçti ve ona ışık bahşetti."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Yıldırım Terbiyecisi",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "Elektrik Direnci %40 artar.",
"4pc": "Elektrikten etkilenen düşmanlara verilen Hasarı %35 artırır.",
"flower": {
"name": "Yıldırım Terbiyecisinin Kalbi",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Şiddetli gök gürültüsüne ve yıldırımlara karşın yine de açan bir çiçek. Bugün bile fırtınalarda yolculuk edenlere cesaret kaynağı olmaya devam ediyor.",
"story": "Yıldırım fırtınası sırasında koparılmış mavi bir çiçek.\nBu tacı kim takarsa, gök gürültüsünden ve şimşekten korku duymaz.\n\nBu çiçek, yalnızca yıldırım fırtınaları sırasında açar ve sürekli yağan yağmura rağmen asla solmaz.\nYıldırım Terbiyecisi, bu Yıldırım Çiçeğinin önünde diz çökerek onu saygıyla kopardı.\n\nYıldırım Terbiyecisi, gök gürültüsü ve şimşekle korkusuzca mücadele ederken bu çiçeği daima göğsünde taşıdı.\nVahşi Yıldırım Canavarı ile çarpışırken bile azmi asla sarsılmadı.\nBu mor çiçeği takma fikri Yıldırım Terbiyecisi'nin içine bir anda doğmuş olsa da\ngezginler için bu çiçek, yıldırımı fetheden sarsılmaz azmin kaynağı oldu."
},
"plume": {
"name": "Yıldırım Terbiyecisinin Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Yıldırım fırtınaları içinde uçan yırtıcı bir kuşun tüyü. Gök gürültüsünü ve yıldırımı dizginleyen efsanevi kahraman tarafından nişan olarak alındığı söylenir.",
"story": "Fırtınalar içinde süzülen bir şahinin tüyü şeklinde tasarlanmış bir nişan.\nBu nişanı takan, gök gürültüsünün gürlemesini ve volkanın sıcaklığını neredeyse hissedebilir.\n\nNe gök gürültüsünden ne de volkandan korkan şahin,\ntüyünü yanan ormanda bıraktı.\nYıldırım Terbiyecisi, tüye benzeyen şekilde mor taştan bir nişan yaptı.\nMor nişan, düşmanların bakışları altında pırıl pırıl parlıyordu.\nBu küçük nesne şimşek gibi ışık saçtı,\nsanki Yıldırım Canavarı'nın düşüşünü öngörmüş gibi.\n\nŞahin gibi Yıldırım Terbiyecisi de yıldırımı ve alevleri fethederek,\nnihayet Yıldırım Canavarı'nı alt etti."
},
"sands": {
"name": "Yıldırım Terbiyecisinin Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Gök gürültüsünü ve yıldırımı fetheden kahramanın saati. İçindeki elektrik kristalleri zamanla ileri geri akarlar.",
"story": "Yıldırım Terbiyecisi'nin bir zamanlar kullandığı kum saati. İçinde kum yerine küçük Elektrik kristali parçaları hareket eder.\nParçalar, zaman geçtikçe parçalanıp aşağı doğru akar ve kum saatinin alt kısmında bir araya gelir.\n\nYıldırım Canavarı'nı alt eden Yıldırım Terbiyecisi, bu kum saatini mor taşlardan yaptı.\nZaman şimşek gibi hızlı geçiyor. Gökyüzünü kaplayan parıltı gibi bir anda yok oluyor.\nYıldırım Terbiyecisi bile hızla geçen zamana söz geçiremedi.\n\nBu kum saatinde, gök gürültüsü ve şimşek bile zamanın asla değişmeyen kanununa uymak zorunda.\nZaman sessizce geçerken, kum saatindeki parçalar sayısız kere parçalanır ve bir araya gelir.\nBunu gözlemleyen Yıldırım Terbiyecisi yaşam ve ölüm döngüsünü öğrendi. Bu bilginin verdiği güçle canavarı alt etmeyi başardı."
},
"goblet": {
"name": "Yıldırım Terbiyecisinin Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Yıldırım Canavarını yenen Yıldırım Terbiyecisinin mor yıldırımı içtiği şarap kadehi.",
"story": "Bir zamanlar Yıldırım Terbiyecisi'ne ait olan bir kadeh.\nBelki önceki sahibi, yıldırım içerken bunu kullanmış olabilir.\n\nOnca kudretine rağmen Yıldırım Terbiyecisi sadece bir ölümlüydü ve o da duygularının esiriydi.\nTıpkı çakan şimşekler gibi öfke ve sevinç de aniden gelip giderdi.\nBu kadeh, Yıldırım Terbiyecisi'nin hem başarılarına hem de keder ve kahkahalarına tanıklık etti.\n\nYıldırım Terbiyecisi'nin ailesi kurban edilirken kullanılan şarabı bu kadehten içtiler.\nYıldırım Terbiyecisi'nin canavarın inine girmesini sağlayan cesaret bu kadehten geldi.\nSon günlerini yalnız geçiren Yıldırım Terbiyecisi'nin tek yoldaşı bu kadeh oldu."
},
"circlet": {
"name": "Yıldırım Terbiyecisinin Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Yıldırım Terbiyecisine diyara dehşet saçan Yıldırım Canavarını yendikten sonra verilen taç.",
"story": "Çok eski bir taç.\nYatışan şimşeğin ışığıyla parlıyor.\n\nBir zamanlar vahşi Yıldırım Canavarı,\nhalkı muazzam şimşeğiyle esir etti.\nAncak bu şimşek, yalnızca bir an parladı\nve aynı şimşek gibi kudreti de bir anda yok oldu.\n\nYıldırım Terbiyecisi, canavarı yıldırım fırtınasında alt etti.\nBu tacı ganimet olarak aldı.\nFakat geçmiş, asla tümüyle yatıştırılamaz."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Küçük Mucize",
"rarity": [
"3",
"4"
],
"2pc": "Tüm Element Dirençleri %20 artar.",
"4pc": "Alınan element Hasarı, 10 saniyeliğine karşılık gelen Element Direncini %30 artırır. 10 saniyede bir uygulanabilir.",
"flower": {
"name": "Küçük Mucizenin Çiçeği",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Işığa doğru uzanıyormuşçasına kayadan biten bir çiçek.",
"story": "Eski bir mezar taşındaki çatlakların arasından filizlenmiş mavi, ufak bir çiçek.\nMezar taşındaki oymalar ölümden geriye kalanlardı fakat çatlaklarının arasından yaşamın bir mucizesi filizlendi."
},
"plume": {
"name": "Küçük Mucizenin Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "İnsan gözünün göremeyeceği kadar hızlı uçan bir yırtıcı kuşun tüyü.",
"story": "Rüzgar kadar hızlı uçan bir şahinden yolunmuş tüy. Böyle bir kuşun varlığı bile aslında bir mucize.\nNet bir görüş ve keskin pençeler bahşedilmişti bu kuşa.\nGeniş kanatları sayesinde emsalsiz bir süzülüş hızına sahipti."
},
"sands": {
"name": "Küçük Mucizenin Kum Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Sıradan bir kum saati. Ters çevirdiğinde kuru kum tanecikleri, su gibi akarmışçasına aşağıya dökülürler.",
"story": "Derler ki insan çabalayarak bir zafer elde edebilir fakat bir mucize istiyorsa beklemesi gerekir.\nSert bir kayanın incecik kuma dönüşmesi de bir mucize değil midir?\nPeki birbirimizle tanışmamız mucize değilse nedir?"
},
"goblet": {
"name": "Küçük Mucizenin Kadehi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Genelde fal bakmak için kullanılan bir kadeh. Tabii su içmek için de kullanılabilir.",
"story": "Yıldızların ışığıyla parıldayan berrak bir kadeh.\nGeçmişte fal bakmak için kullanılırdı.\nZira içindeki suyun Yıldız Denizi'nin bir yansıması olduğuna inanılırdı."
},
"circlet": {
"name": "Küçük Mucizenin Küpeleri",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Aslında antik bir meteor cevherinden yapılmış olan ucuz bir takı.",
"story": "Yıldızlar gibi parlayan metalden yapılmış, ucuz bir çift küpe.\nSatıcılar bundan bihaber olsa da, bu küpelerin parıltısı aslında kadim zamanlarda düşmüş yıldızlardan geliyor."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,40 @@
{
"name": "Gezgin Doktor",
"rarity": [
"1",
"2",
"3"
],
"2pc": "Alınan iyileştirmeyi %20 artırır.",
"4pc": "Element Patlaması kullanmak %20 Can yeniler.",
"flower": {
"name": "Gezgin Doktorun Gümüş Nilüferi",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Yıllarca bekledikten sonra tüm iyileştirici özelliklerini kaybetmiş şifalı bir madde.",
"story": "Doktor, bir maceracı hevesiyle nadir bulunan şifalı bitkileri toplayabilmek için diyar diyar dolaştı.\nUçurumun kenarındaki kaygan kayaların arasında bu gümüş nilüferi buldu.\nNihayetinde nilüferi ilaç elde etmek için kullanmadı ama çiçeğin kokusu ona her zaman için hayata devam etme gücü vermişti."
},
"plume": {
"name": "Gezgin Doktorun Baykuş Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bir baykuşun dayanıklı tüyü. Gece üstünlüğünün simgesi olan bu tüy, Gezgin Doktora geceleri hastaları ziyaret etmesi için cesaret verdi.",
"story": "Gecenin zifiri karanlığı bile gezgin doktor ile hastaları arasına giremezdi.\nGeceleri her köşeden bir tehlike çıkabilir. Karanlıkta dışarı çıkacak olanlar bir baykuş kadar uyanık olmalıdır.\nFakat bir baykuş gibi geceler boyu hiç dinlenmeden uyanık kalan gezgin doktorun kendisi de sonunda hasta düşüverdi."
},
"sands": {
"name": "Gezgin Doktorun Cep Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Zamanı takip etmek için kullanılan hassas bir saat. Bir doktor için bir saniye, yaşamla ölüm arasındaki çizgidir.",
"story": "Ölüm döşeğindeki bir hastayı tedavi ederken her saniyenin önemi vardır.\nBu saatin tam tıkırında çalışması, gezgin doktorun işleri yoluna sokmasına sayısız kez yardımcı olmuştu.\nFakat kendisi ölüm döşeğinde yapayalnız yatarken elinden gelen tek şey saatin sesini doyasıya dinlemekti. Zira çıkan her bir tik tak, ömründen geriye kalan kıymetli anlardan biriydi.\nEskiden hayat kurtarmak için kullanılan bu alet, artık sahibi için son bir ağıt yakıyordu."
},
"goblet": {
"name": "Gezgin Doktorun İlaç Şişesi",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Bu ilaç şişesi son derece yoğun ve güçlü karışımları barındırıyordu. Şimdi boş olsa da çok ağır bir şekilde ilaç kokuyor.",
"story": "İçindeki ilaç kuruyalı çok olsa da acı kokusu şişeye sinmişti.\nO acı ilaç sayesinde, gezgin doktor birçok kişinin hayatını kurtardı.\nDoktorun kendisi amansız bir hastalığa yakalandığı zaman bile, ocaktaki ilaç şişesi dışında kimsesi yoktu."
},
"circlet": {
"name": "Gezgin Doktorun Mendili",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Doktor hastaları tedavi ederken saçlarını toplamak için kullanırdı. Acil durumlarda burkulma ve kol kırıkları için askı olarak da kullanılabilir.",
"story": "Eskiden gezgin doktor durmadan oradan oraya giderdi, her gün ziyadesiyle meşguldü ve sürekli randevudan randevuya koştururdu.\nİster güneş çıksın ister yağmur yağsın, hiçbir şey onu işinden alıkoyamazdı.\nBu mendili hem dağılmış saçlarını kapatmak için hem de sargı bezi olarak kullanırdı.\nZor zamanlarında hep yanındaydı bu mendil, yolculuğunda dahi sadık yoldaşlık etti ona."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Öbür Dünya Zincifresi",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%18 Saldırı.",
"4pc": "Karakter bir Element Patlaması kullandıktan sonra Saklıık etkisini kazanır ve 16 saniyeliğine Saldırısı %8 artar. Karakterin Canı azaldığında Saldırısı ek olarak %10 artar. Bu ek artış maksimum 4 defa gerçekleşebilir. Bu etki 0,8 saniyede bir tetiklenebilir ve etki, karakter alandan ayrıldığında kaybolur. Saklıık etkisi devredeyken bir Element Patlaması tekrar kullanıldığında ilk Saklıık etkisi kaybolur.",
"flower": {
"name": "Çiçeklenmiş Yaşam",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Kadim bir yadigar. Hâlâ kendisini yüzyıllar önce muhafaza eden varlık kadar canlı duruyor.",
"story": "Bu kadim sülüğen yamaçlar bile bir zamanlar muhteşem açan çiçeklere ev sahipliği yaptılar.\nKara kanın nehir gibi aktığı çağda bile tek bir çamur lekesiyle kirlenmedi.\n\nTaşordu burada olduğu sürece kötülük asla kazanamayacak. Düşman karanlık iblisler olsa bile bu değişmeyecek.\nSessiz dağ insanları ve çelik ay huzurlu ortamlarına yerleştiler.\n\n\"Parlak Kum Kristalinden yamaçların kızı, benim için ağlama.\"\n\"Tianheng'in gölgesinde doğdum, Rex Lapis'in sunduğu merhametin karşılığını ödemek için savaşıyorum.\"\n\"Canımı dört kollu Yakshaya emanet ediyorum; birlikte parlayan derinliklere ineceğiz.\"\n\"En karanlık çukurların gölgeli yollarında, taştan sert kristal koridorlarda cesurca yürüyeceğiz.\"\n\"Derinlerden yükselen kötülükle, o derinliklerde gezinen yaratıklarla yüzleşeceğiz.\"\n\"Bu korkunç yaratıklar ve garabetleri beni ne korkutur ne de kaçırır.\"\n\nGece rüzgarı Taşordu askerinin sözlerini yarıda kesti, asker söyleyeceklerini bitiremedi.\nDağ kabilesindeki o genç kıza, unutulmasın diye bu küçük çiçeği bir anı olarak bırakmakla yetindi.\n\n\"Sadece kaybolup unutulmaktan korkuyorum.\"\n\"Makus talihin cilvesiyle adı olmayan bir yerde gömülür gidersem beni unutmayın.\""
},
"plume": {
"name": "Saklıığın Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Güçlü hatıralarla ıslanmış, hafifçe ışıldayan bir tüy.",
"story": "Efsaneye göre bir kahraman, Kanyon'un en yüksek yamacının tepesinde duran bir kartalın tüyünü koparmış.\nEfsane ayrıca böyle bir başarı kazanan kişinin Adeptuslar arasında ölme hakkı kazanacağını anlatır.\n\n\"İnsanları korumak adına bile isteye ölüme gitmek... Gerçekten kayda değer bir amaç.\"\n\"Fakat bu, derin havuzun dibine gömülen bir balık veya demirci ocağına dalan bir kuştan farksızdır.\"\n\"Kendi dileğimi henüz gerçekleştirmedim ancak bilinmeze gidecek ve sonunda hafızalardan silineceğiz.\"\n\"Bizim gibi fanilerin gökyüzünde süzülen, bir hortuma kapılan tüylerden farkı yoktur.\"\n\"Kurtarmak, savunmak... Sonunda bunlar anlamsız, amaçsız şeyler.\"\n\nBu iç karartıcı konuşmalar kendilerini gösterememiş kişilerin kalplerini sarsıp geçti.\n\nFakat sonuç olarak savaş sona erdi ve birçok asker, devasa derinliklerde sonsuz istirahatlerine çekildi.\nKaranlık güçlerin kulak tırmalayan haykırışları da dinen dalgacıklar gibi sessizleşti.\nFanilerin yaşamı kısa da olsa toprak onları her zaman hatırlayacaktır."
},
"sands": {
"name": "Güneş Yadigarı",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Oldukça sağlam görünen kadim bir saat. Üzerindeki kum kristali sayesinde etrafa ışıltı saçıyor.",
"story": "Rex Lapis'in genç olduğu zamanlarda güneş aslında dünya üzerinde yarışan bir savaş arabasıydı.\nGecenin üç kız kardeşi bir felakette şehit düştükten sonra güneş savaş arabası derin bir vadiye düştü.\nBunu bir işaret sayan dağ halkı cihazı onararak bir kez daha karanlıkta parlamasını sağladı.\nSürekli batıya giden döngüsüne dönmüş olsa da tek bir parçası geride kaldı.\nŞehre taşındıklarında o parçayı ufalayıp kristallere dönüştürerek değerini bilen birisine satıyorlardı.\n\n\"Bir dakika. Şaka yapıyorsunuz. Bu saçma sapan halk öykülerine güvenmiyorsunuz, değil mi?\"\n\"Shenglu Salonunun tüccarları uzun zaman önce muğlaklıklarını bıraktı ve geçmişlerini unuttu.\"\n\"Parlak Kum Kristali kolayca ahşap ürünlere dönüştürülemez, lüks boya yapmaya da uygun değildir.\"\n\"Kanyon'daki madencilere göre, ki bu hikayeye inanmanızı salık vermem...\"\n\"Bu saat ve kum kristali beş yüz yıl önce Taşordu'dan gelmiş.\"\n\nIşığın karanlıkla mücadele ettiği ışıksız hiçlikte Yaksha'nın kudretine sahip biri bile uzun süre dayanamaz.\nİşte tam da bu nedenle faniler, gecenin demir perdelerinin arasında kaybolmamak için ışığa ihtiyaç duyar.\nBu nedenle Taşordu yolu aydınlatmak için soluk ay ışığına benzeyen bu parlak kumu topladı.\nSaat ise hiçlikte geçirdikleri zamanı belirtiyordu ve başarısız olup düştükleri noktada bu görevi devralmak için başkalarının geldiğine dair bir kanıt görevi görüyordu."
},
"goblet": {
"name": "Sözleşme Anı",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Kum kristalinden yapılmış eski bir bardak. Yıllar geçse bile parıltısı biraz olsun sönmemiş.",
"story": "Kanyon olarak bilinen bu yer en eski zamanlardan bu yana sülüğen renkte parıldar.\nDağ madencileri ve şehir tüccarları hâlâ bir Yakshanın efsanesini anlatır.\nSöylentiye göre bir zamanlar yıldızın düştüğü çorak topraklara dört kollu yalnız bir gezgin gelmiş.\nBu gezginin kötülükleri alt etme maceraları sayesinde insanlar buralara gelmeye başlamış, ardından birçok insan dağlardan birbiri ardına gelmiş ve gezginle konuşmuş:\n\n\"Uzaklardan gelen misafir, lütfen şarabımızı kabul et ve yakarışımızı duy.\"\n\"Yıllanmış acı içkilerimizin, Rex Lapis'in bile yere göğe sığdıramadığı Tianheng Dağı'nın tatlı içkilerine hiç mi hiç benzemediğini düşünebilirsin.\"\n\"Fakat tanrılar bize değerli taşlar ve muhteşem yeşim sundu, biz de geçinmek için bu sert kayaları oyuyoruz.\"\n\"Rex Lapis'in lütfu sağ olsun, yaşamlarımız mükemmel olmasa da tehlikeden uzağız.\"\n\"Ancak işler değişti ve yıldızın düşüşünden aldığımız lütfun üzerine kara bir gölge çöktü.\"\n\"Sana sunabileceğimiz değerli hediyelerimiz yok ama bize yardım etmen için sana yalvarıyoruz.\"\n\nMisafir, yaşlıların isteğine kulak verdi ve sunulan o acı şarabı son damlasına kadar sessizce içti.\nMisafir hiçbir vaatte bulunmadı, küstahlıklarından dolayı fanileri hor görmedi fakat kalmasını sağlamak için yapılan tüm çabalara rağmen sadece doğuya yöneldi.\n\nOndan sonra olanları ise herkes biliyor...\n\nFakat, misafirin kabilenin yaşlılarıyla birlikte içtiği kristal kum şarap kadehi bugüne dek devam eden antlaşmalarının bir kanıtı olarak duruyor."
},
"circlet": {
"name": "Yıldırım Duruşu",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Dağda yaşayan insanların bu maskeyi bir Yaksha için yaptığı söylenir. Yapımı oldukça basit olsa bile maskenin yüzeyi ışıl ışıl parıldar.",
"story": "Bir zamanlar dört kollu ve kudretli bir Yaksha, Tianqiu'nun bedenine girmişti.\nKabilelerin övgüleriyle birlikte Kanyon'a çok uzaklardan gelmişti.\nOnun için bol yemekli bir festival düzenlediler.\nElinde kılıcıyla Kanyon'a adım attı, bu felaketi durdurmaya kararlıydı.\nBir iblis kadar kudretliydi ve gözlerinde korkunç mor ateşler parlıyordu.\nYıldırım ölümcül gölgeyi yarıp geçti ve gök gürültüsü karanlığı dağıttı.\nBulutlar hiçliği gizledi ve gökyüzünü yutacak korkunç bir ağız gibi açıldı.\nVahşi rüzgarlar uğuldadı ve parlak sülüğen, karanlığı süpürdü.\nDağ yamaçları sarsıldı ve vadiler çöktü.\nDerinlikler çökerken çığlıklar yükseldi ve her şey sessizleşti.\nGün batımının ışıklarıyla yoğun bulutlar daha da yoğunlaştı ve konan kuşlar üzüntüyle şakıdı:\n\"Duymuyor musun? Kuzey rüzgarında davullar susuyor, kahraman girdabın içinde batıyor.\"\n\"Görmüyor musun? Yaksha şafak için savaştı, fakat yaşamını bu uğurda veriyor.\""
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Yeşil Gölge",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%15 Rüzgar Hasarı Bonusu.",
"4pc": "Girdap Hasarını %60 artırır. Girdapta kullanılan elemente karşı 10 saniyeliğine düşmanın Element Direncini %40 azaltır.",
"flower": {
"name": "Yeşil Tarlaların Hatırası",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Bir zamanlar geldiği yerin her yerinde görülebilen vahşi bir çiçek. Bu çiçeği göğsüne takmak için bir avcı tarafından koparılmış.",
"story": "Eskiden toprağı kaplayan beyaz bir yabani çiçek.\nO zamandan beri hiç solmadı ve hâlâ çok hoş bir koku yayar.\n\nToprakların yaban hayatıyla dolu olduğu ve henüz canavarların kol gezmediği günlerde,\nYeşil Gölge, bu çiçeği kullanarak üzerindeki insan kokusunu saklardı.\nBu nedenle sessiz ve sakin Yeşil Gölge'yi arayanların,\ngözlerini kapatıp ormanda yalın ayak yürümesi ve yabani çiçeklerin hafif kokusunu izlemesi gerektiği söylenir.\nSadece bir avcı kadar hafif adımlarla ilerleyen birisi, yaprakların ayaklarının altında çıtırdamasını önleyebilir. Aksi takdirde varlığını, avcıların kraliçesine belli etmesi kaçınılmazdır.\n\nEn nihayetinde avcıyı bulanın da küçük bir çocuk olduğu söylenirdi.\nO sırada kadim krallığın üstüne bir felaket çökmüş ve topraklarda çaresizlik hüküm sürüyordu."
},
"plume": {
"name": "Yeşil Ok Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Bir zamanlar avını delip geçen ve hiçbir leke almayan bir okun tüyü.",
"story": "Bir şahinin parlak ve ışıltılı tüyü. Bir zamanlar Yeşil Gölge'nin oklarından birinde kanat işlevi görürdü.\n\nGeçmişte Yeşil Gölgenin oku hedefini bulduğunda,\noraya gidip avının yaşam enerjisi huzur içerisinde tekrar doğaya dönene kadar, kürkünü hafifçe okşardı.\nÇünkü bir gün kendisinin de avladığı şeylerin ruhları ile birlikte huzur içinde uyuduğu yere gideceğini biliyordu.\n\nYeşil Gölge, yaşamı sona erdiğinde gerçek yaşamdan uyanacağına\nve uçsuz bucaksız bir av sahasında merhum avlarıyla bir araya geleceğine inanıyordu.\n\nAynı zamanda oku, küçük çocuğu öldüren canavarı delip geçtiği anda,\nömrünün sonunda varacağı o uçsuz bucaksız av sahasının elinden kayıp gittiğine inanıyordu.\nÇünkü o değişime uğramış canavarı hayatta kalmak için değil,\nintikam ve keder duygusuyla öldürmüştü."
},
"sands": {
"name": "Yeşil Gölge Kararlılığı",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Bir zamanlar bir avcının kullandığı harika bir pusula. Her daim seni avına götürür.",
"story": "Yol bulmak için kullanılan hassas bir cihaz.\n\nEfsaneye göre Yeşil Gölge tarlalarda yalın ayak yürüdüğünde,\nayaklarının altındaki çimenler ona ağaçlardaki kuşların neler gördüğünden bahseder,\nbastığı çamur ise topraktaki köklerin duyduklarını anlatırdı.\n\nFakat felaket vurduğundan bu yana, çimen ve ağaçların bir daha asla konuşmadığı söylenir.\nÇünkü Ormanların Tanrısı felakette can vermişti.\n\nYeşil Gölge de o gün bugündür, avlanırken yönünü bulmak için bu cihazı kullandı.\nKarşılaştığı küçük çocuğun isteği üzerine kuşları ve diğer hayvanları avlamayı bıraktı.\nBunun yerine yıkıma ve acılara yol açan canavarları avlamaya koyuldu."
},
"goblet": {
"name": "Yeşil Gölge Matarası",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Yeşil Gölge tarafından kullanılan bir matara. İçi dışından çok daha büyük.",
"story": "Çok dirençli ve sızdırmaz bir matara.\nYeşil Gölge adıyla bilinen efsanevi bir avcı, bir zamanlar bu matarayı ateş başındaki fısıltıları toplamak için kullanırdı.\n\nBir gece Yeşil Gölge diğer insanların kokusunu aldı.\nAvcı olduğundan ne kurt sürülerinden ne de canavarlardan korkardı.\nOysa en çok korktuğu şey, ateş başında bir sohbete katılmaktı.\nİnsan dilini konuşmayalı uzun zaman olmuştu.\n\nİnsanlar arasına tekrar katılıp Yeşil Gölge olarak kabul edildikten sonra bile kimse, onun tek bir söz ettiğini duymadı.\nAynı şekilde kimse arkasında tek bir iz bıraktığını da görmedi.\n\nYeşil Gölge o gece duyduğu kahkahaları toplayıp matarasında sakladı.\nYıllar boyunca ne zaman kendini yalnız hissetse matarasındaki sesleri dinledi."
},
"circlet": {
"name": "Yeşil Gölge Tacı",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Daha önce Yeşil Gölgeye ait olan görkemli bir taç. Rüzgarın doğadaki esintisi gibi yemyeşil.",
"story": "Kan lekesi olmayan bir avcı şapkası.\nHalk efsanesine göre, bu şapka avcıların taçsız kraliçesi Yeşil Gölge'ye aitti.\n\n\"Asla toprağın ve ormanın düşmanı olma.\" Avcıların kuralı buydu.\nAvcı, doğanın sessiz bir parçası olmalı.\nBir zamanlar bir kuşun bu şapkada yuva yaptığı söylenir.\n\nAvcıların kraliçesine kimse taç takabilecek kudrette değildi;\nçünkü kendisinden üstün olan tek şey sadece doğaydı.\n\nKısa bir süre sonra yaşanan kriz anında ise avcı şapkası,\nbunu gören canavarları korkudan tir tir titretti."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Vourukasha'nın Parıltısı",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "+%20 Can.",
"4pc": "Element Becerisi ve Element Patlaması Hasarı %10 artar. Kuşanan karakter Hasar aldığında bu Hasar Bonusu 5 saniyeliğine %80 artar. Bu etki 5 kademeye kadar birikir. Her kademenin süresi birbirinden bağımsızdır. Bu etkiler, kuşanan karakter savaş alanında olmasa da tetiklenebilir.",
"flower": {
"name": "Khvarena'nın Kökeninin Tomurcuğu",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Çok eski zamanlarda kutsal yolculuklara çıkanların taktığı, küçük çiçek şeklindeki bir nişan.",
"story": "\"Masum kızım, Khvarena'm...\"\n\"Seni başka bir anneye vereceğim. Onu sev ve ona sadık ol.\"\n\"Onun benden bir eksiği yok ve onun ışığı benden çok daha parlak.\"\n\"Bir keresinde rüyamda yüzü olmayan bir kabus gördüm ve bu, beni çok korkuttu.\"\n\"Bu yüzden seni, bedenimden ayırdım ve senden bu kabusları durdurmanı istiyorum.\"\n\n\"Khvarena'm, gözümün feri...\"\n\"Karanlık dalganın geleceğine dair onu daha önce uyarmıştım, senin kaderin de buna dayanıyor.\"\n\"Lütfen korkup kaçma, Khvarena'nın ışığının sönmesine izin verme ve anneni utandırma.\"\n\"Kendimi ölümlüler için feda etmek benim kaderim olabilir ama fedakarlıklar, yeni hayatlar için güzel başlangıçlardır...\"\n\"Şimdi yeşil ananın kollarına git. Kaderini onun diyarında bulacaksın.\"\n\n\"Khvarena'm, saf kızım...\"\n\"Tamamen değişeceksin. Ayrılık ve ölümle yüzleşeceksin.\"\n\"Tüm bunların ardından ölümsüz olacaksın ama bu da kolay bir şey değildir...\"\n\"Amrita Efendisi ile Çimenlerin ve Ağaçların Efendisi ilahi formlarını senden önce kaybedecekler...\"\n\"Onlar unutulacak ve yalnızca senin fedakarlığın hatırlanacak.\"\n\n\"Khvarena'm, çiçeklerin kızı...\"\n\"Korkudan geri çekilmeyeceğine eminsen...\"\n\"Kendini yeni hanımının kollarına bırak.\""
},
"plume": {
"name": "Alacalı Tüy",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Yeşil yaprakların ve mis kokulu çiçeklerin canlı renkleriyle parlayan, tüy şeklinde zarif bir süs.",
"story": "Kimsenin hatırlamadığı bir zamanda, kum fırtınası felaketinin cenneti yutmasından önceki gecede,\nçiçekler ve ağaçlar, ölümlüler diyarından, onların umutlarından ve felaket içindeki geleceklerinden bahsetti.\nYaklaşılmaması gerekenler gri ölümü getirdi ve karanlık dalgalar saf nehir kıyısına vurdu,\nancak yeni doğmuş bitkilerin ve canavarların ölümlüler ile birleşmesiyle bu kötü dalgalara karşı konuldu.\n\nÇimenlerin ve Ağaçların Kraliçesi, Kızıl Kumların Efendisi ile bağını kestikten sonra geçirdiği yalnız yıllarda Khvarena'yı bir kutsal kuşa dönüştürdü\nve onu, yaşam ile ölüm arasındaki muhafız olarak iki dünyayı da korumakla görevlendirdi.\nKutsal kuş çamların, selvilerin ve kış nilüferlerinin arasında yaşadı ve hâlâ birliğin olduğu zamanları gördüğü rüyalara daldı,\nancak felaket geldiğinde uyandı ve kaçınılmaz sonuna gitti.\nDaha sonra tıpkı o kahinin de söylediği gibi yağmur ormanına kasvetli ve ölümcül bir karanlık çöktü...\nBirlikteki kişinin uyardığı gibi karanlık dalganın canavarları her yeri kapladı ve yeni doğmuş olan yağmur ormanını silip süpürdü...\n\nBu karmaşanın ortasında su diyarının eski lideri öldü ve bedeni de saf çiy denizi olan Amritaya dönüştü,\nbuna rağmen bu deniz, Hiçliğin yok ettiği bu ıssız diyarda kurudu.\nAncak Çimenlerin ve Ağaçların Hanımı'nın yas tutmaya vakti yoktu. Sayısız tohumun ana ağacının beslenmesi gerekiyordu...\nKaranlık kusurları ortadan kaldırmak ve Amritanın saflığını güvence altına almak için Simurgh, kutsal formunu bozdu.\n\n\"Çiçeklerin Khvarena'sından doğan her güzel şeyin kaderinde solup çamura dönüşmek vardır.\"\n\"Bunlar solduktan sonra yeniden doğar ve Amritadan beslenirler. Çiçek denizindeki canlılar için 'ölüm' bir sorun değildir.\""
},
"sands": {
"name": "Geçmişin Yaprak Dökümleri",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Üzerinde Khvarena'nın ışığının parıldadığı kadim bir saat. Canlı gibi duran saf bir sıvıyla dolu.",
"story": "\"Sana bir Khvarena parçası vereceğim, arkadaşım. Onu kendine yakın ve güvende tut.\"\n\"O, çiçeklerin bilgeliğinden ve gökyüzünün damarlarından gelir. O, hayatın saf özüdür.\"\n\"Khvarena, çiçeğin kalbindeki bir nokta ve Amrita denizindeki bir ışık damlasıdır.\"\n\"Karanlık hiçlik, tüm hayatı yutmak için gelene kadar lütfen hediyemin kıymetini bil...\"\n\nBu hikaye çiçekler ve yapraklar arasında aktarıldı, meyveler ve çekirdekler tarafından hatırlandı.\nÇiçeklerin Hanımı solup toz olduğunda, çölün efendisinin sahte bir rüyaya kapıldığı zaman,\nzalimler, her daim hareket eden kum tepelerinin altına gömüldüğünde ve azimleri tükendiğinde,\ntopraktan gelen her şey, altın kumlara döndüğünde ve rüzgarla gelen yağmur ormanına gittiğinde...\nÇimenlerin ve Ağaçların Kraliçesi dünyayı sessizce izledi ve bu dünyadan göçüp gidenleri ve birliğini hatırladı.\n\n\"Lütfen bu Khvarena'yı benim için koru, benim yoldaşım, canım arkadaşım.\"\n\"Biz gittiğimizde ölümlüler, beşiğinden yeni alınmış bebekler gibi buralarda gezecek ve kaybolacaklar.\"\n\"Zayıf olmalarına rağmen vahşi rüzgarları, kızgın ateşleri ve kendi kusurlarını fethedecekler.\"\n\"Ancak benim korktuğum şey, öngörebildiğim felaketler değil, kaos içindeki karanlık...\"\n\"Yalnızca bu karanlığın kötülüğü ve 'ölümün' tehdidi, tomurcukları ezebilir.\"\n\nYaldızlı kumlar, geçmişin sarayını yuttuğunda Çimenlerin ve Ağaçların Kraliçesi kadim anlaşmayı yerine getirdi.\nKhvarena'nın vasiyetini yerine getirerek onun için güzel bir form yarattı ve onu eşi benzeri olmayan güzellikte bir hayatla süsledi.\nBu, sayısız kuşun renginin göründüğü ve sayısız çiçeklerin şarkısının söylendiği kutsal kuş Simurgh'un formuydu...\nVahanın son rüyası tek bir bedende toplanarak kutsal kuşun bedeninde saklı saf, parlak ve sonsuz bir çiçek denizine dönüştü."
},
"goblet": {
"name": "Sonsuz Sevinç Şenliği",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Eskiden nektar ve tatlı özsu ile dolup taşmış, bugünse boş kalmış göz alıcı bir kadeh.",
"story": "Bahçenin Hanımı bu dünyadan göçtükten sonra, Çimenlerin ve Ağaçların Kraliçesi kum deniziyle olan bağını kopardı.\nDeli aşkını ve imparatorluğu bırakıp yağmur ormanına dönmeyi ve hayatı korumayı seçti,\nböylece ormandan yeni bir hayat doğdu, bilgeler ortaya çıktı ve yeni bir yurt meydana geldi.\nDayanağı olmayan hayaller ölüme yol açar ve ölüm de faniler için bir uyarıdır.\n\nÇiçeklerin Khvarena'sı en hayat dolu şölenden ve en saf neşeden doğdu.\nİçinde ne çileciliğin acısı ne de otoritenin baskısı vardı.\nKaderinde eninde sonunda kuruyup, solup ölmek vardı,\nancak Bilgeliğin Efendisi bundan bir ders çıkarıp onu koruyup kullanmayı öğrenebilirdi.\n\n\"Büyük hanımımın kehanetini unutmayasın sakın. Beni, sana o göndermişti.\"\n\"Ahmaklık henüz ölümlüleri bu dünyadan silip süpürmemiş olsa da bir gün bu dünyanın dışından gelen vahşi bir karanlık üstlerine çökecektir.\"\n\"Hanımımdan geriye bir tek ben kaldım. Her şeyi arındıran bitki özü benim.\"\n\"Eğer en saf suya kavuşacak olursam tıpkı bir nar gibi açılıp sayısız ışık hüzmesine dönüşürüm.\"\n\nBöylece kutsal kuş Simurgh, çiçeklerin Khvarena'sından doğdu\nve çiçek denizine uçmadan önce efendisinin yanında bir süre kaldı..."
},
"circlet": {
"name": "Khvarena'nın İhtişamının Kalbi",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "İçinde yüzlerce çiçeğin ihtişamını barındıran, göz alıcı ve canlı renkli küpeler.",
"story": "\"Sevgili dostum, çok bilgeydin ama erkenden göçüp gittin...\"\n\"Büyük efsanelerin arasında yokluğun kasveti kol geziyor.\"\n\"Tıpkı ölümün, yaşamı takip etmesi ve unutmanın da hatırlamanın sevgilisi olması gibi.\"\n\"Ölümün karanlığı bir tehdit olmasaydı, hiçbir yaşamın önemi olmazdı.\"\n\"Unutkanlığın dalgaları, hatıralara çarpmasaydı tarihe geçecek kadar önemli olan hiçbir şey olmazdı.\"\n\nGeçmiş bir çağda Çimenlerin ve Ağaçların Kraliçesi, arkadaşının dileğini yerine getirdi,\nçiçeklerin Khvarena'sını kutsal kuşun formuna bahşederek onu yağmur ormanının bir kısmını korumakla görevlendirdi\nve nasıl bir çiçeğin kaderinde solmak varsa, Simurgh'un kaderinde de fedakarlık vardı.\nTüm yeşil şeylerin besleyicisi, Çiçeklerin Efendisi'nin yanında uyuduğu geceden beri bunu biliyordu...\n\n\"Yeşil kutsal kuş, sayısız Khvarena çiçeklerine dönüştü ve ibibikler gibi diyarın her bir köşesine saçıldı...\"\n\"Khvarena, Amritanın hanımının saf bedeni üzerine kondu ve böylece ışıltılı çiçek denizi doğdu.\"\n\"Bu denizde birçok ruh bulunur. Bunlar çimenlerin, ağaçların ve çiyin dileklerini taşırken tüm kirliliği arındırırlar.\"\n\"Denizde birçok ruh bulunur. Yeşilliğin, Amritanın ve taze çiçeklerin üç anası için şarkı söylerler.\"\n\nBir gece bu kız, üç ananın kollarından ayrılacak\nve dünyanın büyümekte olan kirliliğini arındırmak için kendisini feda edecek..."
}
}

View File

@@ -0,0 +1,39 @@
{
"name": "Göçebe Kumpanyası",
"rarity": [
"4",
"5"
],
"2pc": "Element Ustalığını 80 artırır.",
"4pc": "Karakter bir Katalizör veya Yay kullanıyorsa Yüklü Saldırı Hasarını %35 artırır.",
"flower": {
"name": "Kumpanyanın Şafağı",
"relictype": "Yaşam Çiçeği",
"description": "Küçük çiçek şekilli bir nişan. Eğer dikkatli bir şekilde dinlersen neredeyse çalan flütü ve şarkıları duyabilirsin.",
"story": "Ufak bir çiçek şeklindeki nişan. İçinden bir melodi yükseliyor gibi.\n\nKumpanya üyeleri arasında karizmatik bir kılıç ustası vardı.\nIşığın suya yansıması kadar güzel, serçelerin ötüşü kadar zarifti.\nHer darbesinde rüzgarın ahenkli sesi duyulurdu.\n\nHer şarkının ve dansın sonu, yağmurun ardından açan güneş gibiydi.\nO günlerin üstünden çok zaman geçti ve kılıç ustasının müziği olmadan, ne sahne ne de hayatın kendisi aynı hissi veriyor.\n\nMüziği ve kılıcı, güzel olduğu kadar tehlikeliydi de.\nİki farklı kitleye hitap eden kumpanyanın gösterileri de bu yöndeydi.\nDüşman kitle karşısında, müzik sahnenin de ötesine taşınırdı."
},
"plume": {
"name": "Ozanın Ok Tüyü",
"relictype": "Ölüm Tüyü",
"description": "Zamanın yıpratıcı etkisine rağmen rengini ve sağlamlığını koruyan mavi bir ok tüyü. Çevresinde sanki akan bir suyun sesi duyuluyor.",
"story": "Zamana meydan okuyan masmavi bir ok tüyü.\nOk havada süzülürken, kanadından sanki bir ezgi yayılır.\n\nKumpanyanın arpçısı aynı zamanda yetenekli bir okçuydu.\nEfsaneye göre arpıyla gökyüzündeki kuşları yanına çeker ve onları oklarıyla vurup düşürürdü.\nKuşları yakına çekmek için arpını çalarken, asla gökyüzüne bakmadığı söylenir.\nBazıları bundan arpçının kibrini sorumlu tutarken, arkadaşları ise avcının bunu merhametinden yaptığını söylerdi.\n\nTalihsiz kuşlar, arpçının ok kanatlarına dönüştü\nve arpın sesi kuşların ağıdı oldu."
},
"sands": {
"name": "Konserin Son Saati",
"relictype": "Kadim Kum Taneleri",
"description": "Performans sırasında zamanı takip etmek için kullanılan bir kum saati. Bir zamanlar tellerinden çıkan sesler, performansın sona ermesiyle sessizliğe bürünmüşler.",
"story": "Kumpanyanın kum saati. Aynı zamanda arp işlevi de görür.\nZaman geçtikçe ezgisi daha da derinleşir.\n\nGösteri sonuna yaklaşırken, kumpanya bu arpı çalardı.\nZaman geçtikçe arpın ezgisi derinleşmeye başladı.\nArpın sesinin azalması, gösterinin sonunun geldiğini belirtirdi.\n\nSonuçta bir gün her şeyin sonu gelecekti ve Kumpanya da onlardan biri olacaktı.\nKumpanya üyelerinin hayatı tek tek son buldu ve enstrümanları toprağın derinlerine gömüldü.\nArp sessizliğe bürününce kumpanyadan duyulan son ses, kum saatindeki bir kum tanesinin son defa akışı oldu."
},
"goblet": {
"name": "Göçebenin Matarası",
"relictype": "Eonotem Kadehi",
"description": "Eski ve garip şekilli bir matara. İçine lir telleri işlendiği için su aktıkça muhteşem bir ezgiye dönüşüyor.",
"story": "İçindeki su aktıkça harikulade bir ezgi yayan, şekli garip bir matara.\nBir Kumpanya üyesinin hayatında, su içerken bile daima müzik vardı.\n\nÇok eski bir hikayede, diyarı dolaşan bir göçebe kumpanyadan bahsedilir.\nFlüt yerine kılıçlar, arp yerine yaylar eşliğinde hem dostlarına hem de düşmanlarına gösteriler düzenlerlerdi.\nÇölden geçerek alevli Mare Jivari'ye ayak bastılar.\n\nMatarada yankılanan arpın ezgisi onlar için bir hatırlatmaydı.\n\"Sınır tanımayan melodiler eşliğinde yürürüz.\"\n\"Nerede müzik varsa biz oradayız.\""
},
"circlet": {
"name": "Orkestra Şefinin Şapkası",
"relictype": "Logos Tacı",
"description": "Elementlere karşı uzunca bir süre direnmesine rağmen parlaklığını yitirmemiş bir şapka. Kadim bir ezgi hâlâ içinde yankılanıyor.",
"story": "Zamanın eskitemediği güzel bir silindir şapka.\nYakından dinleyenler, şapkanın içinden neredeyse kadim bir ezginin yankılandığını duyabilir.\n\nBinlerce yıl önce bu diyardan bir kumpanya geçti.\nKumpanyanın tek bir nota kağıdı yoktu. Gördüklerini şarkıya dökerler ve duyduklarını enstrümanlarıyla çalarlardı.\nZaman geçtikçe kumpanya, dünyanın ne kadar büyük olduğunu yavaşça fark etti.\n\n\"Dünyada şarkısı söyleyebileceğimiz çok şey var.\"\n\nKumpanyanın üyeleri notaları sözlere dönüştürdü ve yolculuklarının kaydını bir kitap olarak derledi.\nOrkestra şefi, öldükten sonra bile Göçebenin Nota Kitabı dedikleri bu kitabı hâlâ sıkıca tutuyordu."
}
}